Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Suriye’de yaşananlar, ülkelerin siyasi nüfus mücadeleleri, yürütülen kale savaşları içerisinde unutulan şeyin “insan” olduğunu söyledi.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, 23-24 Eylül arasında düzenlenen Somali Altıncı Yüksek Düzeyli Ortaklık Forumu’nun kapanış oturumuna katıldı. Oturuma Akdoğan’ın yanı sıra Somali Başbakanı Ömer Abdiraşid Ali Şarmarke, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Vekili Jan Eliasson, Somalili bakanlar ve bürokratlar katıldı. Oturumda konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, askeri araçların barış ve güvenliği tesis eden yegane unsurlar olmadığını belirterek, “Ekonomik faaliyetlerin güçlendirilmesi ve canlandırılması da hayati önem taşıyor. Aynı zamanda gençler ve kadınlar için iş imkanlarının oluşturulması da elzemdir. Bu hedeflere ulaşılması hiç şüphesiz yetkin hesap verebilir, demokratik devlet kurumlarının ayrıca hukukun üstünlüğüne dayalı devletin üstünlüğüyle mümkün olabilecektir. Bu salondaki herkesin 2016 yılının söz konusu hedeflere ulaşılabilmesi bakımından önemli bir eşik olduğu konusunda hemfikir olduğunu düşünüyorum” dedi.
“KALBİMİZ VE YÜREĞİMİZ AYNI ZAMANDA SOMALİ HALKI İÇİN ATIYOR”
“Biz Somali’yi dost bir ülke olarak görüyoruz” diye Akdoğan, “Dost olmanın ötesinde kardeş bir ülke olarak görüyoruz. Bu kardeşlik hukuku ilgili olmayı, dert edinmeyi ve başkası için de kalbinizin atmasını gerektiriyor. Bizim kalbimiz ve yüreğimizde aynı zamanda Somali halkı için atıyor. Türkiye yardım elini uzattığı, dayanışma içerisine girdiği hiçbir coğrafyada hiçbir ülkeye sömürülecek bir toprak parçası olarak bakmamıştır. Türkiye insani yardımlarını kardeşlik hukuku içerisinde sorumluluk duygusuyla, dünyanın vicdanının kaybolmadığını göstermek iddiasıyla gerçekleştiriyor. Bu nedenle Türkiye bugün dünyanın her yerinde vicdanın, insanlığın ve umudun adı olarak anılıyor. Dünyada insani ve kalkınma yardımlarında milli gelire oranla Türkiye birinci sıradadır. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde Somali’ye gerçekleştirdiği ziyaretin anlamı da buydu. Bütün dünya Somali’yi terörün, salgın hastalıkların, kuraklığın, kıtlığın ve istikrarsızlığın pençesine terk etmişken Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Somali’de başgösteren iç savaş sonrasında ülkeyi ziyaret eden ilk yabancı devlet başkanı olmuştur. İşte o ziyaret Somali’nin yeniden ayakları üzerinde doğrulabilmesi için adeta bir milat olmuştur” ifadelerini kullandı.
“SAVAŞIN VE KRİZİN İÇERİSİNDE UNUTULAN BİR ŞEY VAR, İNSAN”
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye 2011 yılında milyonlarca Somali’yi etkileyen kuraklık, kıtlık, siyasi istikrarsızlık gibi krizlerle boğuşan halkın yardım çağrısına en üst düzeyde karşılık vermiştir. Bugün dünyada yaşanan insanlık krizlerinin nedeni aslında siyasi krizlerdir. İnsanın ıskalanmasıdır, insanın vicdanının susması ve sönmesidir. Yanı başımızda Suriye’de yaşanan olaylar, bunun en somut örneğidir. Türkiye 3 milyon civarında Suriyeli ve Iraklı kardeşine sınırını, kucağını ve kalbini açtı. 4 yıldır Türkiye yalnız bırakıldı. Bugün göç dalgası sebebiyle kimi Avrupa ülkesi bu mesele ile ilgilenmeye başlamışken, Türkiye 4 yıldır tek başına bu meseleyi göğüslemeye çalışıyor. İşte bütün bunlar ve Suriye’de yaşananlar, ülkelerin siyasi nüfus mücadeleleri, yürütülen kale savaşları, bunların içerisinde unutulan bir şey var. O da ‘insandır.’ İnsani krizler, üzerine bomba yağdırılan siviller, çocuklar, vurulan okullar ve hastaneler. Bütün bunlar içerisinde insan unutuluyor. Meselenin insani kriz boyutu unutuluyor. İşte bu süreçte başta Ortadoğu ve Suriye olmak üzere bütün bu insani krizler ile daha fazla ilgilenilmesi gerekiyor. ABD’nin insani kriz boyutuyla da öncü rol oynaması gerekiyor. Bu konularda da bir liderlik ortaya koyması gerekiyor. Türkiye bugüne kadar sadece 10 milyar dolar civarında harcama yaptı. Gelen dış yardımlar 455 milyon dolardır. İşte bütün bu konularda önce insanı merkeze, odağa alarak bir bakış açısı geliştirilmelidir.”
Akdoğan, “Türkiye Somali’ye ikili yardım konusunda en çok yardım yapan ülkedir. Ağustos 2011’den bu yana yapılan insani kalkınma yardımları 400 milyon doları bulmuştur. Yatırımlarımızla da Somali’yi destekliyoruz. Hem devlet hem de millet olarak Somali halkının yanında olmaya çalışıyoruz. Somali Türkiye’nin yardım elini uzatması sonrasında kendi ayakları üzerinde durmaya başlamıştır. Somali’nin geleceği dünden daha iyiyse, bugünden daha iyi olacaktır. Bölgesel barış olmadan bölgede barışın tesis edilmesi mümkün değildir” şeklinde konuştu.
(İHA)
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, 23-24 Eylül arasında düzenlenen Somali Altıncı Yüksek Düzeyli Ortaklık Forumu’nun kapanış oturumuna katıldı. Oturuma Akdoğan’ın yanı sıra Somali Başbakanı Ömer Abdiraşid Ali Şarmarke, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Vekili Jan Eliasson, Somalili bakanlar ve bürokratlar katıldı. Oturumda konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, askeri araçların barış ve güvenliği tesis eden yegane unsurlar olmadığını belirterek, “Ekonomik faaliyetlerin güçlendirilmesi ve canlandırılması da hayati önem taşıyor. Aynı zamanda gençler ve kadınlar için iş imkanlarının oluşturulması da elzemdir. Bu hedeflere ulaşılması hiç şüphesiz yetkin hesap verebilir, demokratik devlet kurumlarının ayrıca hukukun üstünlüğüne dayalı devletin üstünlüğüyle mümkün olabilecektir. Bu salondaki herkesin 2016 yılının söz konusu hedeflere ulaşılabilmesi bakımından önemli bir eşik olduğu konusunda hemfikir olduğunu düşünüyorum” dedi.
“KALBİMİZ VE YÜREĞİMİZ AYNI ZAMANDA SOMALİ HALKI İÇİN ATIYOR”
“Biz Somali’yi dost bir ülke olarak görüyoruz” diye Akdoğan, “Dost olmanın ötesinde kardeş bir ülke olarak görüyoruz. Bu kardeşlik hukuku ilgili olmayı, dert edinmeyi ve başkası için de kalbinizin atmasını gerektiriyor. Bizim kalbimiz ve yüreğimizde aynı zamanda Somali halkı için atıyor. Türkiye yardım elini uzattığı, dayanışma içerisine girdiği hiçbir coğrafyada hiçbir ülkeye sömürülecek bir toprak parçası olarak bakmamıştır. Türkiye insani yardımlarını kardeşlik hukuku içerisinde sorumluluk duygusuyla, dünyanın vicdanının kaybolmadığını göstermek iddiasıyla gerçekleştiriyor. Bu nedenle Türkiye bugün dünyanın her yerinde vicdanın, insanlığın ve umudun adı olarak anılıyor. Dünyada insani ve kalkınma yardımlarında milli gelire oranla Türkiye birinci sıradadır. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde Somali’ye gerçekleştirdiği ziyaretin anlamı da buydu. Bütün dünya Somali’yi terörün, salgın hastalıkların, kuraklığın, kıtlığın ve istikrarsızlığın pençesine terk etmişken Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Somali’de başgösteren iç savaş sonrasında ülkeyi ziyaret eden ilk yabancı devlet başkanı olmuştur. İşte o ziyaret Somali’nin yeniden ayakları üzerinde doğrulabilmesi için adeta bir milat olmuştur” ifadelerini kullandı.
“SAVAŞIN VE KRİZİN İÇERİSİNDE UNUTULAN BİR ŞEY VAR, İNSAN”
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye 2011 yılında milyonlarca Somali’yi etkileyen kuraklık, kıtlık, siyasi istikrarsızlık gibi krizlerle boğuşan halkın yardım çağrısına en üst düzeyde karşılık vermiştir. Bugün dünyada yaşanan insanlık krizlerinin nedeni aslında siyasi krizlerdir. İnsanın ıskalanmasıdır, insanın vicdanının susması ve sönmesidir. Yanı başımızda Suriye’de yaşanan olaylar, bunun en somut örneğidir. Türkiye 3 milyon civarında Suriyeli ve Iraklı kardeşine sınırını, kucağını ve kalbini açtı. 4 yıldır Türkiye yalnız bırakıldı. Bugün göç dalgası sebebiyle kimi Avrupa ülkesi bu mesele ile ilgilenmeye başlamışken, Türkiye 4 yıldır tek başına bu meseleyi göğüslemeye çalışıyor. İşte bütün bunlar ve Suriye’de yaşananlar, ülkelerin siyasi nüfus mücadeleleri, yürütülen kale savaşları, bunların içerisinde unutulan bir şey var. O da ‘insandır.’ İnsani krizler, üzerine bomba yağdırılan siviller, çocuklar, vurulan okullar ve hastaneler. Bütün bunlar içerisinde insan unutuluyor. Meselenin insani kriz boyutu unutuluyor. İşte bu süreçte başta Ortadoğu ve Suriye olmak üzere bütün bu insani krizler ile daha fazla ilgilenilmesi gerekiyor. ABD’nin insani kriz boyutuyla da öncü rol oynaması gerekiyor. Bu konularda da bir liderlik ortaya koyması gerekiyor. Türkiye bugüne kadar sadece 10 milyar dolar civarında harcama yaptı. Gelen dış yardımlar 455 milyon dolardır. İşte bütün bu konularda önce insanı merkeze, odağa alarak bir bakış açısı geliştirilmelidir.”
Akdoğan, “Türkiye Somali’ye ikili yardım konusunda en çok yardım yapan ülkedir. Ağustos 2011’den bu yana yapılan insani kalkınma yardımları 400 milyon doları bulmuştur. Yatırımlarımızla da Somali’yi destekliyoruz. Hem devlet hem de millet olarak Somali halkının yanında olmaya çalışıyoruz. Somali Türkiye’nin yardım elini uzatması sonrasında kendi ayakları üzerinde durmaya başlamıştır. Somali’nin geleceği dünden daha iyiyse, bugünden daha iyi olacaktır. Bölgesel barış olmadan bölgede barışın tesis edilmesi mümkün değildir” şeklinde konuştu.
(İHA)