ANTALYA - Abdullah Çatlı
Türkiye'nin son konargöçer yörüklerinden Sarıkeçililer, yüzlerce yıllık göç geleneğini yaşatmaya devam ediyor.
Kış aylarını Akdeniz kıyısındaki yerleşim birimlerinde geçiren Sarıkeçili yörükleri, bahar aylarıyla Toroslar'ın zirvelerine doğru bir yolculuğa çıkıyor. Keçilerini önlerine katıp, eşyalarını develere yükleyen Sarıkeçililer, kilometrelerce yol kat ettikten sonra, serin yaylalara ulaşıyor. Hayvanlarını Toros Dağları'nın el değmemiş meralarında otlatan ve bakımlarını yapan yörükler, havaların soğumaya başlamasıyla yeniden sahildeki evlerine dönüyor.
Yazın sıcak günlerini Toros Dağları'nın zirvelerinde geçiren Sarıkeçili yörüklerinden Gök ailesi de kışlarını geçirdikleri Mersin'in Aydınçık ilçesinden yola çıkıp Konya'nın Hadim ilçesine ulaştı. Keçi kılından yaptıkları çadırlarda yaşayan Gök ailesi, yemeklerini içeride yaktıkları ateşte pişiriyor.
Gök ailesi, elektriklerini çadırın yanında kurdukları güneş panellerinden elde ediyor. Bu sayede çadır içinde televizyon da izleyebiliyorlar.
"Toplu bir mezarımız yok"60 yaşındaki Veli Gök, AA muhabirine yaptığı açıklamada, atalarından kalan konargöçerlik geleneğini halen sürdürdüklerini ifade etti. Gök, sahilden Toroslar'ın zirvesine kadar kilometrelerce yol katettiklerine değindi. Ekim ayına kadar yaylada kaldıklarını anlatan Gök, "Atalarımız asırlarca yaylalara göç etmiş. Bizim gelmişlerimiz geçmişlerimiz hep bu yaşam tarzını seçmişler. Belirli bir yaylamız yok. Göçerlerde ailede ölenler nerede ölürse oraya defnedilir. Bu yüzden bizim toplu olarak bir mezarımız da yok." dedi.
64 yaşındaki Mustafa Gök ise çocukluğundan beri develerle göç ettiğini anlattı. Gök, geçmişte Mersin'in Mut ilçesi ve Karaman ile Konya'nın Seydişehir ve Beyşehir ilçelerindeki yaylalara gittiklerini, şimdi ise Hadim'i tercih ettiklerini söyledi.
İlkbahar gelince keçilerin sahilde kalamadığını anlatan Gök, "Bizim işimiz zor. Yolda göçerken çok zorluklarla karşılaşıyoruz. Göçü alıp bir başka yere göç ediyoruz." dedi.
Atalarından kalma yörük kültüründen her şeye rağmen vazgeçmediklerini vurgulayan Gök, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Atalarımız Orta Asya'dan göç edip gelmişler. Develerle kış aylarını Akdeniz'de yaşamışlar. Baharın gelişiyle develerle yollara çıkmışlar. O dönemde çocuklarını da okutamıyorlarmış. Ben bile okuyamadım. Çocukluğumu hatırlıyorum. Okul görmezdik. O zamanlarda okutacak güç de yoktu."
dikGAZETE.com