USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

'Samsun'daki birlik imajının icraata dönüşmesi gerekir'

Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Canbolat, "Samsun'dan dünyaya verilen mesaj bakımından oluşan birlik imajının, sadece orada kalmayarak bir icraata dönüşmesi gerekir." dedi.

'Samsun'daki birlik imajının icraata dönüşmesi gerekir'
22-05-2019 17:02
Google News
İstanbul

Bursa Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim S. Canbolat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile siyasi parti liderlerinin Samsun'da verdiği "birlik fotoğrafı"na ilişkin, "Samsun'dan dünyaya verilen mesaj bakımından oluşan birlik imajının, sadece orada kalmayarak bir icraata dönüşmesi gerekir. Umarız, Türkiye'de siyasetin dönüşümü noktasında, uzlaşı ve hukuk temelinde, ülkenin daha iyi noktalara gelmesi için siyasiler birbirleriyle daha yapıcı bir zeminde birleşirler." dedi.

Uzmanlar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile siyasi parti liderlerinin Samsun'da gerçekleştirilen 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı 100. Yıl Törenleri'nde aynı fotoğraf karesinde birlik görüntüsü vermesine ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Prof. Dr. İbrahim S. Canbolat, Samsun'daki fotoğrafın ülke için iyi bir görüntü olduğunu söyledi.

Canbolat, Türkiye'nin emperyalist emellere maruz kaldığı dönemde başlatılan milli mücadele hareketi ve onun sonunda ülkenin geldiği durum düşünüldüğünde, 19 Mayıs'ın 100. yıl dönümünde de siyasi partileri temsil eden liderlerin orada bulunmalarının, birlik ve beraberlik mesajı vermelerinin Türkiye için iyi bir manzara oluşturduğunu belirtti.

Samsun'dan dünyaya verilen mesaj bakımından oluşan birlik imajının sadece orada kalmayarak bir icraata dönüşmesi gerektiğini vurgulayan Canbolat, "Umarız Türkiye'de siyasetin dönüşümü noktasında, uzlaşı ve hukuk temelinde, ülkenin daha iyi noktalara gelmesi için siyasiler birbirleriyle daha yapıcı bir zeminde birleşirler." diye konuştu.

Siyasetin dilinin yumuşaması bakımından da iyi bir manzara oluştuğunu aktaran Canbolat, "Son dönemlerde yaşadığımız bazı olumsuz hadiseler dikkate alındığında ileriye dönük olarak kamuoyuna güzel bir manzara sunulmuş oluyor." şeklinde konuştu.

Canbolat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından siyasi parti liderlerine yapılan çağrının olumlu olduğunu anlatarak, liderlerin de bu çağrıya olumlu yanıt vererek Samsun'a gitmelerinin de iyi bir gelişme olduğunu kaydetti.

Bu birlikteliğin sürmesi gerektiğini ifade eden Canbolat, şöyle devam etti:

"Türkiye çevresine olup bitenlere bakılırsa Orta Doğu'da Müslüman ülkelerde, gelişmekte olan ülkeler coğrafyasında çok içler acısı bir durum var. Özellikle bunlar dikkate alındığında hala umutla Türkiye'den beklentiler var. Mazlum milletlerin Türkiye'den beklentileri büyüktür. O açıdan Türkiye'de içeride birbirleriyle kavga etmeden uyum halinde dünyaya da mesaj vermiş oluruz."

"Dış kamuoyuna verilen mesaj yerine ulaştı"

Yalova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Sosyolog Prof. Dr. Ali Rıza Abay da 100 yıl önceki tartışmaları bugüne taşımadan önce ülke olarak gelecek yıllara odaklanılmasının önemine işaret etti.

Abay, Türkiye'nin varlık yokluk mücadelesi verdiği yıllardaki şartları ve dayanışma ruhunu günlük siyasi tartışma ve rekabetle kurban etmemek gerektiğini anlatarak, "Bu coğrafyada bağımsız bir devlet olarak var olmanın temel şartının birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olmaktan geçtiğini de asla unutmamalıyız. Başka bir ifade ile bu coğrafyada yaşamak sürekli beka tehdidi ile karşı karşıya olmak demektir." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi parti liderlerini Samsun'a çağırırken bu temel varsayımları göz önünde bulundurduğunu dile getiren Abay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasi parti liderlerini Kurtuluş Savaşı'nın başlangıcının 100. yılında birlik ve beraberlik içinde olmaya davet etmesini çok yerinde bulduğunu vurguladı.

Prof. Dr. Abay, siyasi parti liderlerinin Samsun'daki birlik görüntüsüyle iç ve dış kamuoyuna mesaj verildiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Dış dünyaya verilmiş olan mesajın, tarihi arka planı da göz önünde bulundurulduğunda yerine ulaştığı kanaatindeyim ancak iç kamuoyuna verilmek istenen mesajın tam olarak yerine ulaştığı kanaatinde değilim. Zira, mesaj içeren fotoğrafın iç kamuoyu tarafından okunurken zoraki bir enstantane olarak görüldüğünü düşünüyorum. Fotoğrafın öncesinde ve sonrasındaki gelişmeler, konuşmalar bunu doğrular niteliktedir. İç kamuoyu, mesajın içtenlikli ve samimi olmasını beklemektedir."

"Mevzubahis olan vatansa gerisi teferruattır"

İç kamuoyunun Türkiye'deki siyasi atmosferin normalleşmesini beklediğini dile getiren Abay, şöyle konuştu:

"Hem bu çağrıyı yapan hem de bu çağrıya uyarak gelen siyasi parti liderlerini kutlamak gerekir. Kamuoyunun bu fotoğrafın kalıcı olmasını beklediği kanaatindeyim. Ancak bu fotoğrafın çekilmesinden bir iki gün sonra yapılan bazı konuşmalar siyasetçilerin üslubunda bir yumuşama olmadığını da göstermektedir. Bu durumu biz 15 Temmuz hain darbe girişiminde sonra oluşturulmaya çalışılan 'Yenikapı ruhu' diye ifade ettiğimiz süreçten sonra da yaşadık, gördük. Oysa iç kamuoyu siyasetçilerden daha yumuşak bir üslup beklemekte ve bunun kalıcı olmasını istemektedir. Temennim, 19 Mayıs günü Samsun'da çekilen bu fotoğraf, siyasi atmosferin normalleşmesinde bir milat olur."

Abay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın beka vurgusu ve Türkiye ittifakı çağrısının her ne kadar Türkiye içindeki bazı kesimler tarafından tam olarak anlaşılmamış olsa da dış dünyanın, özellikle Türkiye'ye hasmane tavırlar içinde olan ülkelerin bu mesajı gayet iyi anladıklarını belirterek, "Onlar şunu iyi biliyorlar ki, Türkler vatan ve mukaddes bildikleri değerler söz konusu olunca iç anlaşmazlıkları bir tarafa bırakıp 'Mevzubahis olan vatansa gerisi teferruattır.' diyerek kenetlenirler. Bu özelliğimizi dost-düşman gayet iyi bilmektedir." dedi.

"Toplumsal feraset Türkiye'nin sigortasıdır"

Altınbaş Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kasım Han ise Türkiye'deki kutuplaşmanın sadece dışarıda Türkiye düşmanlarının işine yaradığını belirterek, 19 Mayıs'ta siyasilerin verdiği fotoğrafın bu bağlamda çok önemli olduğuna vurgu yaptı.

Türk kamuoyunun büyük bir ferasete sahip olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Han, "Türkiye'nin temel sigortası toplumdaki bu ferasettir. Toplumun söyleminden davranışlarına kadar yansıyan bu feraset ülkemizi koruyor ama halkın ferasetine de fazlaca yüklenmemek gerekiyor. Dolayısıyla siyasilerden bu tür birleştirici söylemler gelmesini, jestler gelmesini, karşıt fikirleri vatana ihanetle suçlamamasını özlüyoruz tabii. Elbette ki işler bu şekliyle yürüdüğünde ülkenin bekası da milli çıkarları da garanti altındadır." diye konuştu.

Prof. Dr. Han, bir ülkenin toplumsal sözleşmesinin o ülkenin huzurunun, güveninin, bekasının temel teminatı olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Bu toplum sözleşmesinin kendini yenileyerek ayakta durmasının yolu da toplumsal katmanların birbirlerine taviz vermesi suretiyle siyaseti yürütmeleriyle ancak mümkün olur. Değişik toplumsal katmanlardaki öncelikler, değişik partilerin savundukları gündemler, bunların hepsi, siyaset denilen kurum vasıtasıyla tartışılır. Ve buradan karşılıklı tavizleşmenin neticesi olan sonuç çıkar. Bizde ne yazık ki sürekli olarak tavizleşmenin kötü bir şey olduğunu savunan bir siyaset üslubu var. Halbuki sağlıklı demokratikleşmenin özünde bu tavizleşme yatıyor. Bu şekilde işleyen demokratik süreç ise ülkenin geleceğinin esas garantisidir."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ