İşte, Sami Özey’in yeni yazısı:
İşte, "2002 VE 2007 RUHU NASIL GERİ GELİR?.." sorusunun cevap anahtarı..
Bir müddetten beri
Yalova taraflarındayım.. Amacımız güya bir nebze istirahat.. Ama gel de istirahat et.. Güncel ve gündem bütün ağırlığıyla devam ediyor.. Ve biz de bundan ayrı kalamıyoruz.. Bir yandan üst üste gelen ve yüreklerimizi kanatan şehit haberleri, diğer yandan ise kaynayan siyaset kazanı ve bunun sonucu partilerin erken seçim planları.. Biz de bunlara ister istemez kafa yoruyoruz.. Evet dostlarım; görünen o ki
Kasım ayında erken seçim yapılacak..
Kasım’ın hangi
Pazar’ında olur bilemiyorum!.. Şunun şurasında süre olarak da bir şey kalmadı.. Dolayısıyla genel seçime çeyrek kala bir takım hatırlatmaları ve ikazları yapmak
kardeşlik vazifemiz, diye düşünüyorum.. Biz her gün sokaklardayız.. Her gün halkla iç içeyiz.. Çünkü halkın kendisiyiz.. Derdi bu aziz vatan olan insanlarımızla konuşuyoruz.. Halkımız
7 Haziran seçim tablosunun meydana çıkardığı belirsiz ortamdan hayli rahatsız.. Milletimizin
AK Parti hakkında en önemli düşüncesi; yanlış insanlara prim verilip bu kişilerle parti politikalarının tespiti hadisesidir..
AK Parti’ye gönül veren samimi kişiler bu durumu kabul etmiyor.. Milletimizin, bizim de altına imzamızı atacağımız önemli ifadeleri var.. Satır başlarıyla söyleyecek olursak durum şu merkezde..
1- Partiyi basamak yapıp kendine ikbal arayan kişiler partide istenmiyor..
2- Geçmişte
AK Parti zihniyetiyle uzaktan yakından ilgisi bulunmayan, iş takipçisi ve her devrin adamı olan kişilerin partiye verdikleri zarar ziyan ortadayken hala daha bulunmaz
Hind kumaşı misali bu eksantrik tiplerden medet umulması hazmedilemiyor..
3- Yapılacak muhtemel milletvekili aday listelerinin mutlaka şehirlerin eşraflarından, ağırlığı olan, sözü sohbeti dinlenir ve geçmişi defosuz kişilerden seçilmesi isteniyor..
4- Özellikle doğu ve güneydoğuda mutlaka ve mutlaka sandık güvenliğinin sağlanması gerektiği vurgulanıyor..
(mesela; 150 seçmenli bir yerden HDP'nin 150 evet oyu alma komedisi sona ermeli).. 5- Başkanlık sistemi gibi aslında düşünülenin düzgün ifade edilemediği ve bunun neticesinde de milletin net olarak anlamadığı sistemlerin şu anda elzem olmadığı hatta lüzumsuz olduğu dillendiriliyor..
6- Yine milletimizin en çok takıldığı husus;
çözüm süreci meselesi..
Neyin çözümü?.. Ne için çözüm?.. Kiminle pazarlık?.. Millet bunu anlamıyor, anlamak da istemiyor!..
7- Milletimizin önemli bir kısmı, gözü gibi gördüğü ve gönülden koruyup kolladığı
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı çok seviyor.. Ama enteresandır,
Tayyip Bey’in meydanlarda sıkça görülmesini istemeyenler de hayli fazlalıkta..
O bizim başımızın tacı, şimdilerde olduğu gibi meydanlar yerine insanları çağırıp onlarla konuşsun, onlarla dertleşsin, diyenler de çoğunlukta.. Hatta bir kısmı da,
Tayyip Bey’in meydanlara inmesinden
Başbakan’ın izole edileceği anlamı çıkarılacağının da altını çiziyor..
8- Hali vakti yerinde olan
AK Parti’lilerin, yaşantılarına son derece dikkat etmeleri gerektiği ifade ediliyor.. Bunlara birkaç kelime de biz ilave edelim; özellikle de hanımlar, makul ve mütevazı yaşamalılar, gösterişten, sükseden, pozdan, uzak durmalılar.. Kocalarının ve kendi ailelerinin zenginlik öncesi günlerini, bir başka ifadeyle; garibanlık zamanlarını, unutmamalılar!.. Daha başka maddeler de sıralanabilir ama şimdilik bu kadar yeter, diyelim..
Netice-i kelam; AK Parti ve AK Parti’liler, bunlara riayet ettikleri vakit, samimi görüşüm odur ki; 2002 ve 2007 ruhu geri gelir.. Yok,
eski tas eski hamam misali devam eder giderse, tek kelimeyle havanda su dövülür!.. Olan da bu aziz millete olur..
AK Parti’ye üye dahi olmayan bir kişi olarak açık ve net söyleyeyim ki; Allah milletimizi
“beş bas, on beş al” tarzı siyaset yapan politika fetbazlarıyla imtihan etmesin, onlarla koalisyonlara mahkum etmesin!.. Hatalarından ders alan bir
AK Parti iktidarının milletimizin de hasbi desteğiyle yine iktidar olmasını samimi bir vatansever olarak ben de istiyorum.. Zira taraflı tarafsız vicdan sahibi herkes
AK Parti iktidarlarının
Türkiye’mize önemli hizmetler yaptığını kabul eder.. Benim gibi düşünmeyenler, hatta beni yanlı bulanlar da olabilir!.. Düşünceye saygı gösteririz.. Hepimiz ayni gemide bulunuyoruz.. Mühim olan gemiyi batırmamak!..
Kıymetli dostlarım; Bu ülke çok büyük.. Fiziki olarak da büyük, mazisiyle de büyük, gönül derinliği itibariyle de büyük.. Burada herkese ve her samimi düşünceye yer var.. Ancak; sadece ve sadece, bu aziz vatana kastedenlere, yani; vatan hainlerine yer yok!..
Vesselam!.. Sami Özey yazdı…
(“Sosyal Medya” butonlarından “Twitter”, “Facebook”… Yazıyı Paylaş!..)