Rusya’nın zor şartlarıyla bilinen Sibirya bölgesinde inşa edilen ülkenin en büyük petrokimya tesisi ZapSibNeftekhim (ZapSib), Türk işçiler sayesinde belirlenen takvimden önce tamamlandı.
Ünlü Rus yazar Fyodor Dostoyevski’nin Sibirya’daki sürgün hayatının bir kısmını geçirdiği, tesisin inşa edildiği Tümen bölgesine bağlı Tobolsk’ta dondurucu soğukların yıl boyu etkisini sürdürmesi dikkati çekiyor.
Dünyanın en büyük petrokimya şirketlerinden SIBUR, Türk şirketler Rönesans ve Yamata’nın katkılarıyla dünyanın en zorlu coğrafyalarından Tobolsk’taki ZapSib tesisinin inşaatını 2015’te başlattı. Toplam 9,5 milyar dolarlık yatırımla hayata geçirilecek tesiste işlenecek petrokimya ürünlerinin başta Rusya, Türkiye, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri, Avrupa ve Asya’ya ihraç edilmesi planlanıyor.
Yıllık 1,5 milyon tonluk etilen, 1,5 milyon tonluk polietilen ve 500 bin tonluk propilen üretimiyle Rusya’nın en büyük, dünyanın ise sayılı petrokimya tesislerinden biri olan tesisin inşaatında, Türk Rönesans ve Yamata şirketleri, 3 bin 210’u Türkiye’den olmak üzere toplam 15 bin işçiye istihdam sağladı.
"Türkiye, SIBUR için önemli bir pazar"SIBUR Yönetim Kurulu Üyesi ve ZapSib tesisinin Üst Yöneticisi (CEO) İgor Klimov, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ZapSib’in dünyanın en gelişmiş petrokimya tesislerinden biri olduğunu söyledi.
İnşaatı kısa bir süre önce tamamlanan tesiste yüksek katma değerli poliolefin üretileceğini anlatan Klimov, "Bu da bize, taşıması pahalı olan orta seviye ürünlerin yerine, poliolefin granüllerini doğrudan hedef pazarlara sevk etme olanağı sunacak." dedi.
ZapSib sayesinde işlenecek ham maddelerin, yüksek kar marjlı petrokimya ürünlere dönüştürüleceğini ve taşıma maliyetlerinin düşeceğini belirten Klimov, "Bu da SIBUR’u enerji sektöründeki küresel dalgalanmalara karşı daha dirençli hale getirirken, ihraç pazarlarımızı da çeşitlendirecek. Türkiye, Rusya, BDT, Avrupa ve Asya’da 2 bine yakın hedef müşteri belirledik. Türkiye, SIBUR için önemli bir pazar." diye konuştu.
Tesiste polietilen ve propilen gibi inşaattan, ilaç sektörüne kadar birçok sektörde yaygın olarak kullanılan iki petrokimya ürününün üretileceğine işaret eden Klimov, "ZapSib böylece Rusya’nın polietilen ve propilen üretimini ikiye katlayacak." bilgisini paylaştı.
"Planlanandan 6 ay önce tamamlandı"Rönesans Holding Mekanik İşler Şefi Burak Ergüleç de projenin kendileri için bir dönüm noktası olduğunu söyledi.
ZapSib ölçeğinde bir projede daha önce çalışmadığını dile getiren Ergüleç, "Sorun yaşamadan böyle bir projenin altından kalkmayı başardık. Çok şey öğrenmiş olduk. Beyaz yakalı, mavi yakalı çok sayıda personel de yetiştirmiş olduk. İnşaatın en pik noktasında 20 bin civarında çalışanımız oldu. Bunun üstesinden gelebildik." diye konuştu.
Projenin, planlanandan 6 ay önce tamamlandığına işaret eden Ergüleç, "Biz bu konuda dünya çapındayız. İnşaat kısmında Türkler hep bir adım önde. İşin özünde özverili çalışma yatıyor. Zor çalışma şartları Türkleri fazla etkilemiyor. Burada Koreli, Çinli firmalar da çalıştı ama bizler kadar fazla verim alamadılar onlardan." değerlendirmesinde bulundu.
Sibirya bölgesinde çalışmanın zorluklarına da değinen Ergüleç, "En büyük dezavantaj soğuk. Yaklaşık 6-7 aylık bir dönem devamlı soğuk. Ağustos ayında bile soğuk. Türkiye ile kıyaslanamaz bile. Burada eksi 40, eksi 45'lerin altında çalıştık ama zorluklara çözümler bulduk. Örneğin daha fazla personel çalıştırdık, personel 20’şer dakika çalıştı ve ardından dinlendi. Bir nevi ortama uyum sağladık." ifadelerini kullandı.
"SIBUR’la Amur’da bir projemiz daha var"Rönesans Holding’in İş Güvenliği Süpervizörü Erdinç Demirhan ise ZapSib’in çalıştıkları en büyük şantiye olduğunun altını çizdi.
ZapSib’in kişi sayısı olarak da Rusya’nın en büyük şantiyesi olduğunu aktaran Demirhan, şunları kaydetti:
"Projeyi erken bitirmiş olmaktan gurur duyuyoruz. Bizler de elimizden gelen katkıyı sağlamak için çalıştık. Bu bölgede aşırı derecede soğuklar oluyor. Kıyafetlerle korumayı sağlamaya çalışıyoruz. Makinaları çalışır vaziyette bırakıyoruz. Türkiye’ye göre 50 derecelik fark var. ZapSib Rusya’nın en büyük petrokimya fabrikası olacak ve Türk inşaat şirketleri tesise büyük katkı yaptı. SIBUR’la birlikte Amur’da bir projemiz daha var. Benzer bir büyüklükte olacak. Ruslar bizlerden memnun, biz de onlardan memnunuz."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
