Kiev
Başkent Kiev bölgesinde bulunan Dmitrivka köyünde, 3 aydan fazla süredir devam eden savaşın ilk günlerinde Rus ordusu konuşlanarak karargah oluşturdu.
Yaklaşık 1 ay Rus askerlerinin bulunduğu ve yoğun çatışmaların yaşandığı köy, martın sonuna doğru Ukrayna Silahlı Kuvvetlerince kontrol altına alındı.
Savaşın derin izlerini taşıyan köyde, Rus ordusuna ait yok edilen tank ve çeşitli askeri teçhizatlar bulunuyor. Köyde sivillerin yaşadığı birçok ev ise saldırılar nedeniyle kullanılmaz halde.
Evsiz kalan Dmitrivka sakinleri de hayatlarının zor anlarını yaşayarak gözyaşı döküyor.
"Sivillerin arabalarına ateş ediliyordu"
Soyadını vermek istemeyen köy sakini İrina, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yoğun saldırılar nedeniyle 4 Mart'ta ailesiyle tahliye edildiğini söyledi.
Köyden çıkan araçların kurşunlandığını anlatan İrina, "Önümüzde giden bir aile vuruldu. Köyden arabalarla çıkmaya çalışan ailelerin kurşunlanarak öldürüldüğünü gördük. Sivillerin arabalarına ateş ediliyordu. Bu arabalarda çocuklar vardı. Tanrı'ya şükür, arabamıza ateş açılmadı." ifadesini kullandı.
İrina, martın sonunda evinin bombalandığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Evimin kurtarılacağını umuyordum ama itfaiye merkezinden evimin tamamıyla yok olduğu söylendi. Garaj da arabayla birlikte yandı. Kalacak yerimiz yok. Hayat boyunca tüm gücümüzle elde ettiğimiz her şey bir anda yok oldu. Evimizden ziyade geçmişimiz silindi. Anne, baba, dedelerimize ait fotoğraflar, hatıralar kül oldu."
"Kimseyi ülkemize davet etmedik"
Rus ordusunun, Ukraynalıları sözde kurtarmaya geldiğini söyleyen İrina, "Kimseyi ülkemize davet etmedik. Ülkemizde Rusça serbestçe konuşuluyor. Vatandaşlar arasında engel yok. Köyümüzde yaşayanların yarısı Rusça, yarısı da Ukraynaca konuşuyor. Hiçbir zaman aramızda dil nedeniyle tartışma çıkmadı." diye konuştu.
Rusya'da kuzenlerinin yaşadığını belirten İrina, "Onlarla konuşmuyorum, konuşmak da istemiyorum. Olanlar zoruma gidiyor. Rusya, Ukrayna, Belarus halkları birbiriyle bir zamanlar kardeşti ancak olanlardan sonra bağımız sonsuza dek koptu. Bizi neden bombaladıklarını hala anlamış değilim. Kimseye kötülük yapmadık. Ukrayna halkı, huzur ve birlik içinde yaşıyordu. Birbirimize yardımcı oluyorduk. Bu belanın başımıza geleceğini ve Rusya'nın bize saldıracağını hiç düşünemezdik." ifadelerini kullandı.
"Yaşımız ilerledi ve sorunların üstesinden tek başımıza gelemeyeceğiz." diyen İrina, devletin kendilerine yardımcı olacağı umudunu paylaştı.
Ülkesinin savaşta zafer kazanacağına inandığını vurgulayan İrina, Ukraynalı askerlere minnettar olduğunu söyledi.
"Köyden ayrılmak istemiyorum"
Evsiz kalan Oleksandr da saldırılarda "kabus" yaşadıklarını belirterek, "Ukrayna genelinde olanları kafam almıyor. Zaferi kazanmalıyız, başka bir çaremiz yok." dedi.
Merkezden evin halini denetleyecek ekibi beklediklerini söyleyen Oleksandr, Dmitrivka'dan ayrılmak istemediğini vurguladı.
"4 kez hayatımı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kaldım"
Ukraynalı Mıkola da köyden ayrılmadığını ve Rus saldırılarında 4 kez hayatını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını söyledi.
Rus askerlerin Dmitrivka'da karargah kurduğunu, köylerinde yoğun çatışmaların yaşandığını anlatan Mıkola, "Çatışmaların ardından tanklardan Rus askerlerine ait ceset parçalarını topladık. Askerlerimize köyün mayınlardan temizlenmesine yardımcı olduk." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com