Ankara
ODTÜ Robotik ve Yapay Zeka Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi (ROMER) Müdürü ve Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erol Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AB Çerçeve Programı Horizon kapsamında desteklenen Roboroyale isimli projede, ODTÜ ekibi olarak Doç. Dr. Ali Emre Turgut ve Doç. Dr. Hande Alemdar ile yer aldıklarını, İngiltere, Avusturya, Çekya'daki ortaklarla birlikte 20 kişilik bir Ar-Ge ekibiyle araştırmayı yürüttüklerini anlattı.
Çiçekli bitkilerin tozlaşmasında oldukça kilit bir tür olan arıların, pestisitler, hastalıklar, değişen iklim koşulları nedeniyle sayılarının giderek azaldığına işaret eden Şahin, şöyle devam etti:
"Arıların yok olması durumunda bütün ekosistem bir anlamda çökme tehlikesiyle karşı karşıya. Arı kolonisinin var olmasını sağlayan tek birey, kovandaki kraliçe arı. Çünkü kovandaki bütün diğer arıları yumurtlayan kraliçe arı. Yani kraliçe kovandaki bütün işçi arıların annesi. Kraliçe arının sağlığını takip edip daha fazla yavru vermesini sağlayabilirsek bütün kovanın bir anlamda sağlığını korur, hatta daha iyi hale getirebiliriz. Bu şu anlama geliyor, kovanda daha çok işçi arı olursa daha çok tozlaşma olur, ağaçlar daha çok meyve verir, daha çok tohum da daha çok besin demek. Böylece bir anlamda bütün ekosistemi korumuş oluruz. Projedeki temel fikir bu."
Projeye yeni başladıklarını ve 4 yıl süresince çeşitli çalışmalar yürüteceklerini belirten Şahin, "4 yılın sonunda yeni nesil arı kovanları geliştirmeyi planlıyoruz." dedi.
Arı neslini kurtarmak için biyologlar ve mühendisler bir araya geldi
Projenin Avusturya'daki ortağının arılar konusunda uzmanlardan oluştuğunu aktaran Şahin, Türkiye'de de arı konusunda uzman biyologlarla beraber çalıştıklarını anlattı.
Çalışmalarda bir taraftan kovanlar için mekatronik tasarım, kontrol ve görüntü işlemesi yaptıklarını bir taraftan da binanın çatısına kurdukları kovandaki arılar üzerinde deneylere başladıklarını bildiren Şahin, "Arı neslinin sağlığını ve verimini korumak için biyologlar ve mühendisler olarak bir araya geldik." diye konuştu.
Tüm bu çalışmalardaki amaçlarının daha çok bal almak olmadığının altını çizen Şahin, "Arıları daha çok çiçekleri tozlaştıran bir tür olarak değerli görüyoruz. Çiçeklerin döllenmesini sağlayacak hiçbir yapay sistem ve çözüm yok. Bu nedenle dünya, arılara muhtaç ve onların yerine koyacak alternatifi yok." dedi.
Proje kapsamında kovanın içini gözlemleyerek başta kraliçe arı olmak üzere kovandaki arıların sağlığını takip edebileceklerini belirten Şahin, şunları kaydetti:
"Bu kapsamda öncelikli olarak kovan içerisindeki arıların gerçek zamanlı takip edilmesini sağlayan bir sistem kuruyoruz. Bunun için arıların üzerlerine barkod yapıştırarak kamera ile takibini sağlıyoruz. Gelecekte ise kovan içerisindeki arıları barkodsuz olarak da birey birey takip edebileceğiz. Bu çalışmalar ile kraliçe ile işçi arıların etkileşimini inceleyebileceğiz.
Bunun ardından işçi arıları taklit eden kraliçe arıyı besleyecek dışarıdan kontrol edebileceğimiz yani mikro-robotlar yapıyoruz. Mikro-robot arılarımız, kraliçe arıya hizmet edecek, temizliğini, beslenmesini, bakımını yapacaklar. Kraliçe daha çok yavru verecek ve koloni sağlıklı bir şekilde varlığını sürdürebilecek. Böylelikle koloni zor şartlarla karşılaşsa dahi kraliçe arının sağlığını koruyor olacağımız için kraliçe yavrulamaya, koloni de varlığını sürdürmeye devam edecek."
Doç. Dr. Erol Şahin, Roboroyale Projesi ile eş zamanlı olarak Doç. Dr. Hande Alemdar ile TÜBİTAK destekli yürüttükleri KOVAN 4.0 projesinde ise arıların kovanın dışındaki etkileşimlerini yapay zeka metotlarıyla otomatik analiz edecek sistem geliştirdiklerini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com