İDLİB (AA) - Beşşar Esed rejimi güçlerinin "İdlib Gerginliği Azaltama Bölgesi"ndeki yerleşimlere düzenlediği saldırılar, ay başından bu yana 6 bin 900 civarı aileyi göçe mecbur etti.
Esed rejimi ve İran destekli yabancı grupların İdlib'in en büyük iki ilçesi olan Han Şeyhun ile Marratinnuman'a son haftalarda düzenlediği yoğun saldırılar, Türkiye sınırındaki kamplara doğru yeni göç hareketine neden oldu.
Han Şeyhun ile Marratinnuman'da yaşayan on binlerce sivil, yoğunlaşan saldırılar nedeniyle Türkiye sınır hattında bulunan kamplara ve kentin farklı yerlerindeki kısmen güvenli bölgelere göçmeye başladı.
Suriyeli sivillerin yardımına koşan Suriye Müdahale Koordinatörleri adlı sivil toplum kuruluşunun Müdürü Muhammed Hallac, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ay başından itibaren İdlib ve Hama'da evlerini terk ederek nispeten güvenli gördükleri bölgelere sığınan ailelerin sayısının 6 bin 900'ü bulduğunu söyledi.
Hallac'a göre, 17 Eylül 2018'de Türkiye ve Rusya arasında Soçi'de imzalanan İdlib mutabakatından bu yana rejimin ateşkes ihlalleri nedeniyle yaklaşık 25 bin aile göç etmek zorunda kaldı.
"Vurulan bölgelerde teröristler yok"Son saldırıda oğlunu kaybeden ve sınır hattındaki kaplara göç eden İbrahim Süsi, Esed rejiminin sivil yerleşimlere saldırdığını söyledi.
Süsi, "(Bombardımanda)18 yaşındaki oğlumu kaybettim. Hep çocuklar vuruluyor. Göç dizisi bitmek bilmiyor. Bugün kamplara göç ettik. Yarın nereye göç edeceğiz? Avrupa’ya mı?" dedi.
Türkiye sınırı hattında zorla yerinden edilen sivillerin sığındığı "Han Şeyhun Oğulları" kampına yerleşen Süsi, "Vurulan bölgelerde teröristler yok. Terör örgütü DEAŞ yok. Allah’tan korkun. Biz ne yaptık? Hepiniz hesaba çekileceksiniz." diye konuştu.
"Bir anda roketler üzerimize yağmaya başladı"Bir yıl önce Hama'nın doğu kırsalında rejimin saldırılarından kaçarak evini terk eden ve Han Şeyhun'a sığınan Um Ahmet, buradan da göç etmek zorunda kaldığını belirtti.
"Bir anda roketler üzerimize yağmaya başladı. Bir oğlum ağır yaralandı. Çocuklarımı kaybettim. Aramaya başladım. Bulamıyordum. Kıyamet gibiydi." diyen Um Ahmet, ağır yaralanan oğlunun acil olarak Türkiye'ye sevk edildiğini, iki gündür komada olduğunu dile getirdi.
65 yaşında Han Şeyhunlu Muhammed Sermani de bombardımanın azaldığı bir aralıkta, ailesiyle daha önce Han Şeyhunlular için kurulan kampa kaçmak zorunda kaldığını söyledi.
Sermani, ilçe sakinlerinin bir kısmının bombardıman altında kentte kaldığını, bir bölümünün ilçenin çevresindeki arazilere göç ettiğini, diğerlerinin de zeytin ağaçlarının altında kaldığını belirtti.
Sermani, "Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan bizi korumasını istiyoruz. Bu bombardıman ve yıkıntılar altında kalan fakir, mazlum ve ekmek parası bulmayan halkın bir Allah’ı bir de Recep Tayyip Erdoğan’ı vardır. İdlib'de Türk gözlem noktaları var ama onlardan ziyade savunma noktaları istiyoruz." dedi.
Rejim güçlerinin, "İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi"ne bu yılın başından itibaren düzenlediği hava ve kara saldırılarında 68 sivil hayatını kaybetti, 260'dan fazla sivil yaralandı.
İdlib mutabakatından bu yana hedef alınan sivil yerleşimler şöyle:
"İdlib'in Han Şeyhun ve Marratinnuman ilçeleri, ilin güneydoğusunda yer alan Cercenaz ile Tuh beldeleri, Huveyn, Temaniya ve Sukeyk köyleri, Hama'nın kuzeybatı kırsalında Gab Ovası'nda yer alan Haviz, Havice, Şria köyleri ile Madik Kalesi ilçesi."