"Din terörizminin en kötü örneği İŞİD’dir"

Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum, “Radikalizme karşı duralım ki bunların en şiddetli ve tehlikelisi bugün din olarak uygulanan terörizmdir. Bunun en kötü örneği de IŞİD örgütüdür” dedi.
Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum, İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen Çanakkale 100. Yıl Barış Zirvesi Yüksek Düzeyli Oturumu’nda yaptığı konuşmada IŞİD’e karşı birlik olunması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı “Kardeşim” diyerek selamlayan Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum, konuşmasında geçmiş yıllarda yaşanan savaşlardan ders çıkarılması gerektiğini belirtti. Masum, “Bugün insanlığın ulaştığı barış ve insan aklının oluşturduğu bu uzlaşı ortamında ne kadar ileriye gidebilirsek ve tarihten ne kadar ders alabilirsek bu insanlığın onurunu korumaya yönelik olacaktır. Bugün farklı kesimden bu savaşa katılanlar bir kutlama içerisindeler. Bu savaş en kanlı savaşlardan biri olarak anılıyorsa da bu savaştan alınacak birçok ders var. Bugün, dünün savaşan çocukları olarak ülkelerimizde barışı korumaya çalışıyoruz. Savaş bir oldubittiye getiriliyor ve milyonlarca insan ölüyor. Binlerce Iraklı bu savaşta şehit düştü” dedi.

“BİR TARAFIN DİĞERİNİ EZMESİNE MÜSAADE EDİLEMEZ”
Ülkeler arası yaşanan çatışmaların kardeşlik kültürünü yok ettiğini kaydeden Masum, “Üzüntü vericidir ki bugün bölgemiz birçok siyaset ve güvenlik yönüyle sıkıntılar yaşamaktadır. Bölgesel çatışmalar bütün hepimizin güvenliğini, ülkelerimizin barışını ve gelişmesini tehdit etmektedir. Bu çatışmalar hepimizin daha fazla sorumluluk almamızı gerektiren olaylardır. Bunlar bizim ülkelerimizi tehdit ettiği gibi komşularımızı da tehdit etmektedir. Uzlaşı ve ortak çalışma, kardeşlik kültürü maalesef bu çatışma ortamında yitirilmektedir. Bizler bugün çalkantılar içerisinde içgüdüyle hareket edilen bir dünyada yaşıyoruz. Ancak çağdaş dünyamız artık uluslararası dengeler çerçevesinde ve insanlığın ulaştığı medeniyet değerleri sayesinde bir tarafın diğerini ezmesine müsaade edebilecek durumda değildir” ifadelerini kullandı.

“ANARŞİST DÜŞÜNCENİN TRAJEDİLERİNİ 1991 YILINDA IRAK’TA YAŞADIK”
Bazı devletlerin başka devletleri yok etmeye yönelik çalışmalarına müsaade edilemeyeceğini kaydeden Masum, 1991 yılında Irak’ta yaşanan savaşın günümüze ağır trajediler taşıdığını hatırlattı. Masum, “Bu anarşist düşüncenin trajedilerini biz 1991 yılında bölgemiz Irak’ta yaşadık. O gün meydana gelen bu trajediler bugüne kadar çok ağır yükler bırakmış ve hala bırakmaya devam etmektedir. Bırakın düşünelim, çalışalım. Halklarımızın hayatı, refahı için, insani olan ilişkileri toplumlarımız arasında kurmak ve ülkelerimiz arasında test etmek için çalışalım. Yok etmek, ölmek, öldürmek için çalışmayalım. Beraber çalışmamız bölgenin gelişmesi için kaçınılmazdır. Herkese faydası olacaktır. Ortak faydalar güçlenecek, daha fazla iş birliği imkanı, yapıcı çalışma ortamını oluşturarak bölgelerimizin gelişmesine katkı sağlayacaktır” diye konuştu.

“DİN TERÖRİZMİNİN EN KÖTÜ ÖRNEĞİ IŞİD’DİR”
Radikalizme tek yürek halinde karşı durulması gerektiğini savunan Masum, “Radikalizme karşı duralım ki bunların en şiddetli ve tehlikelisi bugün din olarak uygulanan terörizmdir. Bunun en kötü örneği de IŞİD örgütüdür. Bugün kin ve nefret öyle bir hale gelmiştir ki medeniyetimizin övünçle sakladığı anıtlarımıza kadar ulaşmıştır. Bütün insanlık değerlerini ayaklar altına almışlar, insanlık onurunu çiğnemişler ve insanca yaşama, özgür düşünme ve inanma hakkını yok saymışlardır. Tek bir yürek halinde bu korkunç trajedinin karşısında duralım. Hiçbirimizin bu trajediden, bunun tehditlerinden kurtulabilme imkânımız yok” ifadelerini kullandı.

“BÜYÜK MEYDAN OKUYUŞLARA PARALEL BİR DURUŞ SERGİLEMELİYİZ”
Teröre ne kadar uzak kalınırsa kalınsın bu tehlikenin dünyanın her yerine yayılabileceğinin altını çizen Masum, “Halklarımızın bizden beklentisi insanlığın hepimizden beklediği gibi büyük meydan okuyuşlara paralel bir duruş sergilememiz. İnsanlık onuruna ve ortak çıkarlara yaraşır bir şekilde ilişkilerimizi geliştirmemiz ve herhangi bir devletin başka bir devletin iç işlerine karışmaksızın sorunlara çözüm bulmamız gerekiyor. Bu hayat bizim hayatımız. Bizim coğrafyamız, bizim kültürümüzdür. İyi anlaşabilen güzel geçinebilen sevgiden özgürlükten kardeşlikten demokrasiden yana olanlar kazanacaktır” şeklinde konuştu.
(İHA)