TRABZON
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, partisince Araklı ilçesinde düzenlenen 6. olağan kongrede yaptığı konuşmada, partililere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım'ın selamını iletti.
Gidilen yolun boşa çıkmadığını kaydeden Soylu, şunları söyledi:
"Bu yoldan herkesin de memnun olduğunu zannetmeyin. Birileri bu yoldan çok rahatsız olmuştur. Kurduğu menfaat cemaatiyle kuzu postuna bürünmüş, kurt gibi hoca kisvesiyle ortada gezen, Amerika'daki lüks malikanelerde yaşatılan meczup ve onun terör örgütü FETÖ rahatsız olmuştur. Yıllardır bu PKK'yı, DHKP-C'yi, terör örgütlerini besleyen, üstümüze salan, silah gönderen, para gönderen, hala ele geçirdiğimiz mağaralarda çıkan silahların sahipleri, o batılı ülkeler, sizin gittiğiniz yoldan rahatsız olmuşlardır. PKK'nın Kandil'deki ele başları rahatsız olmuşlardır. Sizin bu gittiğiniz yoldan onların avukatları rahatsız olmuşlardır. Gerçekten de baroya kayıtlı avukat olan ama milletin değil, şehidin, gazinin değil, alnı emeğiyle beraber terleyenlerin değil, PKK'nın hakkını hukukunu savunan milletvekilleri var. CHP seçmenine, PKK ile aynı çizgiye getirtmeye çalışan milletvekilleri var."
Soylu, insansız hava araçlarının operasyonlarından rahatsız olunduğunu ve sosyal medya üzerinden bir karalama kampanyası başlatıldığını da ifade ederek, şunları söyledi:
"1 Ocak ve 31 Ağustos 2017 tarihleri arasında Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından bu hava araçlarıyla yapılan keşif ve gözetlemeler neticesinde toplam 260 terörist etkisiz hale getirilmişti, ben Hayrat'ta iken. Size bir haber vereyim. - "Size bir haber vereyim. Bu da CHP'li milletvekillerine kapak olsun, Çukurca'da evlatlarımıza, kaymakamımıza, oradaki yola roket atarak, orada onların sözde kadın örgüt temsilcilerinden birisinin başını çektiği 4 kişilik bir terörist grubunu ben Hayrat'tan buraya gelirken bizimkiler, onların beğenmediği insansız hava aracıyla beraber imha ettiler. Bir kişiyi de yine insansız hava aracımız yukarıdan gördü, jandarma özel harekat timlerimiz Tunceli'de bertaraf etti."
"Esas atleti o akşam giyseydin"Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da eleştirerek, "Ankara'dan İstanbul'a kadar yürüdün. Atletli fotoğrafını karavanın içerisinde gördük. Yani 'Ben halkım' dedin öyle mi? Kemal Kılıçdaroğlu, bize atletli fotoğrafını göstereceğine, sen atletli fotoğrafını karavanın içerisinde göstereceğine 15 Temmuz akşamı atletiyle beraber, pijamasıyla beraber bu ülkenin birliğine ve beraberliğine saldıranlara karşı sokağa çıkanlar gibi esas atleti o akşam giyseymişsin. Esas atleti o akşam giyseydin." sözlerine yer verdi.
'Tünelin ucundaki ışık görülmüştür'Türkiye'nin doğru bir yolda gittiğini belirten Soylu, "Terörle mücadelemizde kararlı bir tavır ortaya koyuyoruz. Arkadaşlarla salı günü yaptığımız toplantıda, 5 Eylül-20 Kasım arası nasıl bir mücadele zemini ortaya koyacağımızı hep beraber kararlaştırdık. Aynı şekilde yolumuza ve yolculuğumuza devam ediyoruz." diye konuştu.
"Hiç merak etmeyin, tünelin ucundaki ışık görülmüştür." ifadesini kullanan Soylu, şöyle devam etti:
"Türkiye içerisinde dağ, taş, dere, tepe demeden Kasım'ın 20'sine kadar bunların iflahını sökeceğiz. Kış mevsimindeki üslenmeleri var ya onların... Hangi mağarada üslenirlerse üslensin o mağaraların içine onları gömmek bizim boynumuzun borcudur. Kim olursa olsun. İster Amerika olsun, verdikleri silahları biliyoruz, isterse Almanya'da, Hollanda'da para topladıkları ve oradan para toplayarak terör örgütlerini besledikleri anlayış olsun..."
"İnsan hakları ihlal raporunun altında yine aynı milletvekilinin imzası var"Soylu, CHP'nin internet sitesinde insan hakları ihlal raporu yayımlandığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnsan hakları ihlal raporunun altında yine aynı milletvekilinin imzası var. İki uyuşturucu satıcısına, polis 'dur' diyor, o da durmuyor ve polisle silahlı çatışmaya giriyor. Ne yapacak polis, 'Al beni vur mu?' diyecek. Almanya'da, İngiltere'de der mi? O akıl aldığın Amerika'da der mi? Şunu çok iyi görmemiz lazım bu hal, bu akıl bizim her zaman siyasi mücadele ettiğimiz CHP aklı değildir. Bu çok başka bir şeydir. Bu işin içinde başka bir şey var. Bu oyunun içinde çok başka oyuncular var. Sadece Türkiye'de değil, Ortadoğu'da da terörün bitmesini istemeyen küresel karanlık bir aklın yansıması olan bir durumla karşı karşıyayız."
Soylu, mazlumların, özellikle Müslümanların kanı üzerinde yeni bir dünya inşa etmek isteyen tehlikeli ve karanlık küresel akılla mücadele içerisinde olduklarını bildiklerini ifade etti.
"Kimin tarafını tuttukları, ne yaptıkları apaçık ortadadır"Avrupa'daki her seçimde Türkiye karşıtlığı üzerinden oy devşirmeye çalışıldığını belirten Soylu, şunları kaydetti:
"Geçen gün gördünüz, Apo'nun resmini Almanya sokaklarında tekrar yayınladılar. Kimin tarafını tuttukları, ne yaptıkları apaçık ortadadır. Ondan sonra diyorlar ki 'İşte şöyleydi, böyleydi.' Sen Türkiye'yi ajan tarlasına döndüreceksin, bizim de ağzımız armut toplayacak ha geçti o günler artık. Türkiye bu yoldan dönecek değildir. Bizim evlatlarımızın güçlü, zengin bir ülkede ama aynı zamanda vicdan sahibi bir dünyada yaşamasını istiyoruz. İnşallah bu gittiğimiz yolda arkasından gittiğimiz lider de doğrudur. Cenab-ı Hak inanıyorum ki bu yolculuktan da bu yolcudan da razı olacaktır. Allah bin kere razı olsun."
Siyasetin zorluklarından bahseden ve kişisel siyasi geçmişi hakkında bilgi aktaran Bakan Soylu, sözlerini şöyle tamamladı:
"5 yıl önce Sayın Cumhurbaşkanımız beni AK Parti'ye davet etti ve ben AK Parti'ye girdim. 5 yıldır sıtkı sadakatle, verdiğiniz destek ve güçle çalışıyorum. Ben siyaseti bırakmıştım, siyaset yapmayacaktım. Siyasetle ilgili kendime ait ajandam Allah'ı şahit tutarım hiçbir gün olmadı. O güne kadar var oluruz olmayız bilemem, o siyaseti bıraktığı gün siyasete noktayı koyacağımı huzurlarınızda ifade etmek istiyorum. Çocuklarıma bırakacağım en büyük şeref ve onur ne İçişleri Bakanlığıdır, ne Çalışma Bakanlığıdır ne genel başkan yardımcılığıdır. AK Parti ile yaşadığım ve çocuklarıma bırakabileceğim en büyük şerefim Trabzon milletvekilliğidir. Liderimizin emrinde sonuna kadar bu mücadeleyi devam ettireceğimizi ifade etmek istiyorum."
Muhabir: Meltem Yılmaz, Tuğba Yardımcı
