'Özçetin Akıncı Üssü'nün baş FETÖ'cüsü'

ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) darbe girişiminde vatandaşların şehit olmasına neden olan F-16'lara bombalama emrini verenin Ahmet Özçetin olduğu şüpheli ifadelerine yansıdı. Şüpheliler iddianamede yer alan ifadelerinde Özçetin'i, "Akıncı'nın baş FETÖ'cüsü" olarak tanımladı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Akıncı 4. Ana Jet Üssü'ndeki eylemlere ilişkin hazırlanan ve mahkemeye gönderilen iddianamede, 15 Temmuz gecesi "Kurmay Albay" rütbesiyle "Akıncı 4. Ana Jet Üssü Harekat Komutanı" olarak görev yapan şüpheli Ahmet Özçetin'in faaliyetlerine yönelik kapsamlı tespitlere yer verildi.

İddianamede Özçetin'in FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü'nün yöneticisi olduğu, suç tarihinde albay rütbesiyle 4. Ana Jet Üs Komutanlığında Üssün Harekat Komutanı olarak görev yaptığı, darbe girişiminin yaşandığı gece eylemleri gerçekleştiren şüphelilere emir ve talimat verdiği belirtildi.

Şüpheli Özçetin'in 15 Temmuz gecesi saat 22.20'de Akıncı Üssü'nden keşif ve koordinat belirleme amacıyla Kayseri'den getirilen GÖREN uçağını kaldırdığı ifade edilen iddianamede, uçağın "Esen 20" olan kodunu "Tosun" olarak değiştirdiğine dikkat çekildi.

İfadelerden Gölbaşı'ndaki Özel Kuvvetler Komutanlığının ve Gölbaşı Polis Özel Harekat Binası'nın koordinatlarının girildiği anlaşılan GÖREN uçağı, darbe girişimi süresince havadaki F-16 jetlerine Ankara'daki insan ve araç trafiği hakkında bilgi verdi.

İddianamede, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, TBMM, Gölbaşı Polis Özel Harekat binası, Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanlığı, Ankara Emniyet Müdürlüğü gibi alanları bombalayanların ve Akıncı Üssü önüne darbe girişimini durdurmaya gelen sivil vatandaşlara ateş açan FETÖ'cü askerlerin Özçetin'in davetiyle üsse geldiği aktarıldı.

İddianamede yer alan bilgilere göre, şüpheli pilot Hasan Hüsnü Balıkçı ifadesinde "etkili ve atak" olarak tanımladığı Özçetin'in Akın Öztürk'ü çok sevdiğini anlattı.

Balıkçı, o gece Özçetin'in bir hedef listesi getirdiğini belirterek, "Bu hedef listesine baktığımda, hedef olarak MİT Müsteşarlığı, MİT'in ikinci yeri, Polis Özel Harekat'ta işaretlenmiş birkaç yer vardı. Pilotlar bu hedef yerleri inceliyorlardı. Daha sonra görev yapacaklar belirlenmeye başladı... Bütün bu olanlardan sonra albay Ahmet Özçetin'in ve Akıncı Üssü'nde uçuş ekibinde görev alan pilotların FETÖ'cü olduklarını düşünüyorum. Akıncı Üssü'nün baş FETÖ'cüsü Kurmay Albay Ahmet Özçetin'dir. Ahmet Özçetin'in Tuğgeneral Hakan Evrim'i de etkisine alarak orada güvendikleri FETÖ'cü pilotlarla bu eylemi planladıklarını düşünüyorum." dedi.

Şüpheli F-16 pilotu Yücel Canbolat ise ifadesinde, "Bence Akıncı Üssündeki FETÖ'cülerin başı Kurmay Albay Ahmet Özçetin'dir. Çünkü harekattan sorumlu kendisidir. Bu nedenle bence FETÖ'cüdür." ifadelerini kullandı.

Ayrıca şüpheli F-16 pilotlarından Müslim Macit de ifadesinde Özçetin'in polis özel harekatta hareketlilik olursa "atış serbest" yönünde Ahmet Tosun'a talimat verdiğini söyleyerek, şunları kaydetti:

"Dahili hattan Ahmet Özçetin, Tosun'a 'Meclis bahçesine atış serbest, Kızılay'dan alçak uçuş serbest' şeklinde talimatlar veriyordu. Genelde Ahmet Tosun telefonla Özçetin'e soruyor, aldığı talimatları uçaklara bildiriyordu. Koordinatları belirlerken Ahmet Özçetin albay 143 filodan birilerine soruyordu. Onlar da hedefleri bildiriyordu. Biz de bu hedeflerin koordinatlarını belirliyorduk. Ahmet Özçetin'in de ifademde bahsettiğim ellerinde telefonla görüşme yapan sivil kıyafetli kişilerden aldığı bilgi veya talimatları aktardığını düşünüyorum."

Şüpheli Nihat Altıntop da Özçetin'in darbenin aylar önce planlanması aşamasından itibaren aktif rol üstlendiğini, darbe girişimi gecesi üsten kalkan uçakların sevk ve idaresini bizzat yaptığını, darbe karşıtı olan komutanların derdest edilerek üs binasına getirilmesini ve burada kalacakları yerin belirlenmesini organize ettiğini belirtti.

Şüpheli pilotlardan Ahmet Tosun ise ifadesinde "Ahmet Özçetin Cumhurbaşkanı'nın bulunduğu uçağın Dalaman'dan veya Antalya'dan kalkmış olabileceğini, araştırmamı, radar izlerini bulmamı benden istedi." dedi.

Tosun, Cumhurbaşkanlığı Köprülü Kavşağı ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin yakınına Emniyet Özel Harekat ve Emniyet Havacılık Daire Başkanlığına, Polis Özel Harekat binasına bomba atılması ve Kızılay'dan, Genelkurmay üzerinden ses üstü alçak geçiş yapılması konusundaki tüm eylemlerin talimatını Özçetin'den aldığı emirler üzerine verdiğini söyledi.

Benzer şekilde şüpheli Mustafa Mete Kaygusuz da ek ifadesinde "Emniyet binasını vurun, tahrip edin, emniyet binasına atış yapıldı mı? İkinci bir bomba atılsın." dediği ses kayıtlarına ilişkin olarak, bununla ilgili emirleri Özçetin'den aldığını belirtti.

Öte yandan iddianamede, Kazan Cumhuriyet Başsavcılığınca şüpheli Özçetin'in kullandığı araçta 23 Temmuz 2016 tarihinde yapılan aramada, A4 boyutundaki zarf içerisindeki belgelerde 'Hedef no', 'Hedef', 'Hangi ilde', 'Adres', 'Koruma' başlıklı listenin ele geçirildiği bildirildi.

Devlet adamlarının adreslerinin uydudan alınmış görüntülerinin bulunduğu zarfta yer alan belgelerde listenin ilk sırasında eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 26'ıncı sırasında ise AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler yer alıyor.

Listede ayrıca TBMM Başkanı İsmail Kahraman, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Varank, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Veli Küçük ve Sedat Peker gibi isimler de bulunuyor.

Şüpheli Özçetin, 15 Temmuz günü saat 17.59'dan itibaren kuleyle yapmış olduğu telsiz görüşmelerinde kuleye "VIP trafiği geçti mi, Cumhurbaşkanı uçağı falan geçti mi hiç?" diye sordu.

Özçetin'in, şüphelilerden Nihat Altıntop'la gerçekleştirdiği telsiz konuşmasında "Yurtta Sulh Harekatı başladı, Yurtta Sulh Harekatını icra ediyoruz şu an, dolayısıyla bütün herkes 'Yurtta Sulh' diye temas edecek." şeklindeki ifadeleri de iddianameye yansıdı.

Özçetin savunmasında, hakkındaki suçlamaları reddederek, kule ve telsiz konuşmalarına yönelik, "Ben bu konuşmayı hatırlamıyorum, bu konuşmanın hangi şartlar altında, ne şekilde gerçekleştiği konusunda da herhangi bir bilgim yoktur. Yurtta Sulh Konseyinin kimlerden oluştuğunu ve harekatın ne olduğunu bilmiyorum." dedi.