Niğde
Temel, eşinde daha önce yaşamadığı bir baş ağrısı başladığını ve bundan şüphelenerek yaptırdığı koronavirüs testinin sonucunun pozitif çıktığını söyledi.
Ertesi gün kendisinin testinin de pozitif çıktığını, boğazın karıncalanması ve farenjit tarzında bir öksürük başladığını aktaran Temel, şunları kaydetti:
"Daha önce hiç karşılaşmadığım ağrılar ve belirtiler gördüm. İlk birkaç gün öksürük ve eklem ağrıları varken 4. gün koku ve tat kaybı yaşadım.
Allah kimsenin başına vermesin, çok şiddetli belirtilerle, eklem ağrılarıyla, öksürükle bu hastalığı geçirdik.
Eşimin testi pozitif çıkınca Halk Sağlığından arayarak ertesi gün geleceklerini söylediler. Sağlık görevlileri, ertesi gün sabah ilaç bıraktı."
Hastalığı biri 2 aylık diğeri 2,5 yaşındaki çocuklarına da bulaştırdıkları için çok üzüldüklerini vurgulayan Temel, en riskli grubun hane halkının olduğuna dikkati çekti.
Temel, çocuklarında da yorgunluk, ateş gibi belirtilerin olduğunu ancak onların hastalığı 2 günde atlattığını dile getirerek, "Siz hafif geçirebilirsiniz ama temas ettiğiniz insanların bu hastalığı nasıl yaşayacağını kestiremiyorsunuz.
Bağışıklığımın çok kuvvetli olduğunu ve Kovid-19'u hafif atlatacağımı düşünürken hastalığı bayağı zorlu bir süreçle atlattım. Bu bağlamda hiç kimse bir şeye güvenmesin, bu hastalığın nasıl devam edeceğini hiç kestiremiyorsunuz." dedi.
Temel, her yaştan insanların hayatını kaybettiğini görünce kendilerinde de ölüm korkusu oluştuğunun altını çizdi.
Hastalığın öksürükle başlamasıyla akciğerlerine inecek korkusu yaşadığını belirten Temel, şöyle konuştu:
"Sürekli eşimi göz ucuyla kontrol ettim, çocuklarıma bir şey olacak mı diye düşündüm. Evde fark etmeden bulaştırdığınız her insan için hayati risk doğuruyor. Ölüm korkusunu hissettim. Bu hastalık en çok akciğerleri etkileyerek insanlara zarar veriyor.
Öksürükle başlaması akciğerlere inmesinin çok yüksek olduğunu gösteriyor. O yüzden nefes alabiliyor muyum acaba akciğerlerime inecek mi endişesiyle 10 günü bu şekilde geçirdim.
10 gün boyunca çocuklarıma sarılamadım, çocuklarımı öpemedim. Zaten bunlar çok zor. Ölüm korkusu bir taraftan, çocuklara uzak olmanın verdiği endişe bir taraftan bizi yordu."
Temel, hayatı boyunca böyle bir hastalık ve sıkıntı yaşamadığını, vücudunun her yerinin başka tepki verdiğini, vücudunda dokunduğu her yerin ağrıdığını hissettiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com