Vedat Toprak, 'Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi'nin hazırladığı bildiriye imza atmış, bunun yanı sıra sosyal medya hesabından şehit düşen askerler ve polisler için ağır ifadelerin yer aldığı bir paylaşımda bulunmuştu. Toprak, paylaşımında, “Ben paylaşmaya utanıyorum Dilek’in vurulma anını. Annesinin çığlığı, abisinin sinir krizi… Ve soğukkanlı katillerin tepkisi… Özel harekat polisi, resmi üniformalı seri katildir. Evet, bütün üniformalı polisleri aynı kefeye koyuyorum. Evet, hepsi ölsün hatta gebersin istiyorum. Onlarca yıldır bu zulme rağmen hala istifa etmemiş, lanet olsun dememiş ne kadar polis varsa kuru yaş fark etmez yansın alayı su veren itfaiyenin hortumunu. Varsın iki yaşında çocuğu olsun, varsın nişanlı olsun… Duyarlılığınızı, hümanizminizi halk ölürken gösterin, katiller değil…” ifadelerini kullanmıştı.
ÜNİVERSİTE GÖREVİNDEN UZAKLAŞTIRMIŞTI
Öte yandan, olayın hemen ardından bahse konu araştırma görevlisi hakkında üniversite tarafından idari soruşturma başlatılmıştı. Bununla ilgili üniversiteden yapılan açıklamada, “Üniversitemiz İktisat Fakültesi Araştırma Görevlisi Vedat Toprak hakkında kamuoyuna yansıyan ve nefret söylemi içeren ifadeleri dolayısıyla Rektörlüğümüzce idari soruşturma başlatılmış olup ilgili hakkında görevden uzaklaştırma kararı verilmiştir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” denilmişti.
YÖK ALDIĞI KARARLA DEVLET MEMURLUĞUNDAN ATTI
Araştırma Görevlisi Vedat Toprak hakkında Yükseköğretim Kurulu (YÖK) da soruşturma başlattı. YÖK’ün yaptığı soruşturma neticesinde Toprak’ın, 'Devlet memurluğundan çıkarma cezası' ile cezalandırıldığı bildirildi. Konuyla alakalı YÖK’ün yazısında şu ifadelere yer verildi: “Kurulumuzda konuya ilişkin yapılan açıklamalarda sonra, soruşturma dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi ve yapılan görüşmeler neticesinde; Arş. Gör. Vedat Toprak’ın, 20 Aralık 2015 tarihinde facebook sosyal paylaşım sitesindeki; “…Özel harekat polisi, resmi üniformalı seri katildir. Evet, bütün üniformalı polisleri aynı kefeye koyuyorum. Onlarca yıldır bu zulme rağmen hala istifa etmemiş, lanet olsun dememiş ne kadar polis varsa kuru yaş fark etmez yansın alayı su veren itfaiyenin hortumunu. Varsın iki yaşında çocuğu olsun, varsın nişanlı olsun…
Duyarlılığınızı, hümanizminizi halk ölürken gösterin, katiller değil” ifadeleri ile kamu görevi yapan adı geçen tarafından kişileri teşvik ve tahrik edici beyanlarda bulunulduğu, adı geçenin bu paylaşımını bilerek, isteyerek yaptığı ve görüşünde ısrar ettiği ve bu paylaşımından dolayı pişman olmadığı, dolayısıyla ilgiliye isnat edilen suçun sabit olduğu anlaşıldığından, adı geçenin söz konusu fiil nedeniyle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/E maddesinin (a) fıkrasında belirtilen, “İdeolojik ve siyasi, amaçlarla kurumların huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak; boykot, işgal, kamu hizmetlerinin yürütülmesini engelleme, işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak” ve aynı maddenin (g) fıkrasında belirtilen “Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” disiplin suçları kapsamında “Devlet Memurluğundan Çıkarma Cezası” ile cezalandırılması yönündeki üniversite teklifinin kabulünün uygun olacağı ve fiilin niteliği itibari ile aynı kanunun “İyi hal” hükmünün uygulanamayacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.”
dikGAZETE.com