BERLİN (AA) - Almanya'da 2000-2007 yılları arasında 8'i Türk 10 kişiyi öldürmekle suçlanan aşırı sağcı "Nasyonal Sosyalist Yeraltı" (NSU) terör örgütünün faaliyetlerini araştıran Federal Meclis Araştırma Komisyonunun Başkanı Clemens Binninger, komisyonun NSU konusunda hazırladığı raporun oylanmasına ilişkin Federal Mecliste düzenlenen oturumda yaptığı konuşmada, örgütün faaliyetlerini araştırmak için yoğun bir çalışma sergilediklerini söyledi.
Komisyonun araştırılacak konuları araştırdığını ve bin 500 sayfayı geçen raporu Federal Meclis'e sunduklarına işaret eden Binninger, "Beklenenden çok ancak ümit ettiğimizden daha az şey ortaya çıkardık. Çünkü acil cevap bekleyen sorular açık kaldı." dedi.
NSU terör örgütünün 10'u cinayet, 15'i banka soygunu ve 2 bombalı saldırı olmak üzere Almanya'nın birçok yerinde 27 suç işlediğine dikkati çeken Binninger, Federal Başsavcılığın bu suçları sadece üç kişinin işlediğine odaklanmasını ise eleştirdi.
Güvenlik birimlerinin çalışmalarını da eleştiren Binninger, cinayetlerin işlendiği 2007 yılına kadar NSU üyelerinin kaldığı evde DNA veya parmak izi araması yapılmadığına dikkati çekerek "Bu affedilecek şey değil" şeklinde konuştu.
Sol Partili komisyon üyesi Petra Pau da bu yasama döneminde komisyon çalışmasının sonlandığını belirterek, "Merkezi sorulara cevaplar açık kaldı." değerlendirmesinde bulundu.
Almanya'nın iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatının (BfV) çalışmalarına tepki gösteren Pau, BfV’nin NSU terör örgütü üyelerinin nerede kaldığı ve ne yapmak istediklerine ilişkin bilgisi olmasına rağmen bu bilgiyi güvenlik birimleriyle paylaşmadığını, böylelikle teröristlerin yakalanmasının engellendiğini kaydetti.
Pau, NSU üyeleri Beate Zschepe, Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt'ın çevresinde BfV muhbirlerinin bulunduğunu vurguladı.
BfV’nın büyük çapta bilerek dosyaları imha ettiğinin tespit edildiğini dile getiren Pau, "Bu suçlar şimdiye kadar cezalandırılmadı." dedi.
Pau, istihbarat teşkilatının, NSU çevresinde bulunan muhbirleri gizli tutmakla Nazi yapılarını koruduğunu ve güçlendirdiğini savundu.