İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, görevi devraldığı Ehud Olmert'e muhalefet lideriyken yönelttiği eleştirilerin benzerleriyle şimdi kendisi karşı karşıya kalıyor.
Netanyahu muhalefetteyken dönemin Başbakanı Olmert'i, hakkındaki yolsuzluk davaları veya başarısızlıklarından dolayı sert bir şekilde eleştiriyor, her fırsatta istifaya çağırıyordu.
Olmert'ten devraldığı başbakanlık görevini 10 yıldır aralıksız sürdüren Netanyahu, siyasi geleceği için kritik önemdeki genel seçimlerin yapıldığı bugüne kadar geçen süreçte eski Başbakan'ın eleştirdiği tutumların birçoğunu benimser hale geldi.
Geçmişte Olmert hakkındaki yolsuzluk suçlamaları gündeme geldiğinde Netanyahu, Başbakan'ın tepeden tırnağa soruşturmalara battığını söylüyor, ulusal çıkarlara değil, kendisini kurtarmak için kişisel çıkarlara dayalı kararlar alabileceğinden endişe ettiğini dile getiriyordu.
Netanyahu, tek çözüm olarak da Olmert hükümetinin istifasını gösteriyordu.
Defalarca Olmert'in istifasını istediİsrail'in 2006 yılı yazında Hizbullah'la giriştiği 2. Lübnan Savaşı'nda başarısızlık göstermesi de Netanyahu'nun Olmert'i eleştirmesine olanak tanıdı. Savaşın sonuçlarını soruşturmak için kurulan Winograd Komisyonunun, savaşın hedeflerine ulaşamamasından dönemin Başbakanı ve Savunma Bakanı'nı sorumlu tutması üzerine Netanyahu, Olmert'e yönelttiği eleştirileri artırdı.
Muhalefet lideri Netanyahu parlamentodaki konuşmasında Lübnan Savaşı'nın fiyasko olduğunu, Başbakan'ın sorumluluğu üstlenmesinin de yeterli olmayacağını belirterek, Olmert'e istifa çağrısı yapıyordu.
Olmert söz konusu suçlamalar nedeniyle 2009'da istifa etti ve Mayıs 2014'te 6 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Hapse giren Olmert, cezasının üçte birini çektikten sonra serbest bırakıldı.
Netanyahu Aralık 2008'de Gazze Şeridi'ne yönelik "Dökme Kurşun Operasyonu" adı altında başlatılan saldırıların öncesi ve sonrasında da çeşitli nedenlerle Olmert'i hedef alıyor ve Gazze'ye sert cevaplar vermesini istiyordu.
Hedef aldığı Olmert'in hedefindeHalihazırda ise adı yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarıyla anılan Netanyahu, siyasi hayatını bitirmek için hedef haline getirdiği eski Başbakan Olmert'in hedefi haline gelmiş durumda. Eski Başbakan, şu an kendisiyle aynı duruma düşen Netanyahu'nun içinde bulunduğu hali fırsat bilerek bir nevi misilleme yapıyor.
Olmert, ocak ayında İsrail Kanal 12 Televizyonuna yaptığı açıklamada, kendisine yöneltilen suçlamalarla ilgili Dinleme Oturumu yapılmadan önce ülkenin çıkarları için istifa kararı aldığını söyledi.
Netanyahu'nun ifade vermek durumunda kaldığı yolsuzluk olaylarının, başbakan olmadan önce gerçekleştiğini belirten Olmert, ancak Netanyahu'nun rüşvet almak için mevkisini kullandığını, eşi için mücevherler alabilmek adına milyarderleri yanına çektiğini ifade etti.
Olmert açıklamasında, Netanyahu'nun kendisinden daha kötü olduğunu ve istifa etmesi gerektiğini vurguladı.
Başbakan Binyamin Netanyahu hakkında "rüşvet, yolsuzluk ve görevi kötüye kullanma" gibi 3 yolsuzluk dosyası bulunuyor.
Netanyahu'nun ifadesini seçimden önce vermesi bekleniyordu ancak İsrail Başsavcısı seçimlere müdahale etmekle suçlanabileceği endişesiyle, Başbakan'ın avukatlarının başvurusuyla ifade işlemini seçim sonrasına erteledi.
Geçmişte yolsuzluk dosyaları bulunduğu için Olmert'in istifasını isteyen Netanyahu, içinde bulunduğu mevcut durumda istifa etmek yerine seçimi kazanıp bu soruşturmalardan kendini aklamaya çalışıyor.
"Netanyahu'ya karşı güçlü bir kamuoyu baskısı yok"İsrail konusunda araştırmalar yapan Enes Ebu Arkub, geçmişte Olmert'in bugün ise Netanyahu'nun karşılaştığı durumu AA muhabirine değerlendirdi.
Netanyahu ile Olmert'in tamamen aynı durumda olmadığını ifade eden Arkub, "Netanyahu muhalefetteyken Olmert'e karşı baskı kuran bir kamuoyu oluşturmuştu. Ancak mevcut durumda Netanyahu'nun rakipleri benzer bir baskı ortamını oluşturmaktan aciz." dedi.
"Herkese yalan söylüyor"İsrail uzmanı İsmet Mansur ise Netanyahu'nun muhalefetteyken başbakanlığın iki dönemle sınırlandırılması önerisinde bulunduğunu hatırlattı.
Geçmişte böyle bir teklifte bulunan Netanyahu'nun bugün yeniden seçilmesi durumunda beşinci dönemine başlayacağına dikkati çeken Mansur, "Netanyahu çok zeki ancak aynı zamanda yalancı da. Hedeflerini gerçekleştirebilmek için ittifak içinde olduklarına bile yalan söylemeye hazır. Çıkarları için çevresindekilere, müttefiklerine, İsraillilere ve ABD'lilere bile yalan söyledi." diye konuştu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com