Gaziantep
Gaziantep'te kendirciliğin son ustaları, gelişen teknolojiye rağmen mesleklerini loş ve nemli yer altı mağaralarında el yapımı tezgahlarda üretim yaparak sürdürüyor.
Kentin en eski semtlerinden Şehreküstü bölgesinde bulunan büyük yer altı mağarasında asırlık kültürü zor şartlar altında yaşatan kendirciler, sağlam iplik üretmek için iki tezgah arasında günde kilometrelerce yürüyor.
Fabrika atığı malzemeleri mağaraya getiren ustalar, ilk olarak bunları ahşaptan yapılmış silindir şeklindeki çıkrığa sarıyor.
Tezgahı elle çevirerek iplik haline getirdiği ürünü bir müddet dinlendiren kendirciler, iplikleri pota filesi, balıkçı ağı, çamaşır ve köşker ipliği şeklinde ayırarak tezgahlar arasında bazen koşarak bazen de yürüyerek sarıyor ve kendire dönüştürüyor.
Bir asırlık geçmişi bulunan kendirciliği yoğun çabayla yaşatan ustalar, bu şekilde günde ortalama 600 kilograma yakın kendir üreterek geçimlerini sağlamaya çalışıyor.
"Bizler bu mesleğin son ustalarıyız"
Kendirci Cuma Demir, 27 yıldır kendir işiyle uğraştığını ve kentin birçok mağarasında çalıştığını söyledi.
Nemli ortam nedeniyle kendirin daha kaliteli olduğunu ifade eden Demir, mesleklerinin unutulmaya yüz tuttuğunu ve kendilerinin son ustalar olduğunu belirtti.
Demir, mağarada çalıştıkları için kışın bazı zorluklar çektiklerini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Ben 7 yaşından beri bu işi yapıyorum. Bizim işimizin hepsi el emeği göz nurudur. Teknolojinin çok ilerlediğini biliyoruz ama sağlam iplik mağarada üretilir.
Diyorlar ki 'Fabrikada niye çalışmıyorsunuz?' Fabrikalarda nem ve rutubet olmadığı için ip sağlam olmuyor.
Fabrikaların atık malzemelerini biz burada değerlendiriyoruz."
Kentte kendirin yapıldığı birçok mağara olduğunu aktaran Demir, "Çünkü dedelerimizin mesleği bu.
Kışın üşüyoruz mağaralarda ama yaz aylarında serin oluyor. Gelişen teknolojiye rağmen bizler dik durmaya bu mesleği yapmaya devam edeceğiz, bunun için mücadele ediyoruz. Çünkü bizler bu mesleğin son ustalarıyız." dedi.
Kendir ustası Cahit Bol ise 48 yaşında olduğunu ve çocukluğundan beri bu mesleği yaptığını söyledi.
İşlerinin hem zahmetli hem de yorucu olduğuna işaret eden Bol, "Özellikle mağaralar kışın çok soğuk oluyor, o zaman zorluk çekiyoruz.
Yani hem yürüyoruz ayaklarımız çalışıyor hem de ipleri sürekli çekiyoruz ellerimiz çalışıyor. Yorucu ama ekmeğimizi buradan kazanıyor." diye konuştu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com