İzmir
Karabağlar ilçesinde yaşayan Ayşe Ulusoy'a, 1997'de böbrek yetmezliği teşhisi konuldu. Böbrek nakli olmasına karar verilen Ulusoy, 2004'te kadavradan nakille sağlığına kavuştu.
Kovid-19 sürecinde doktorların tavsiyesine de uyarak 6 ay evden çıkmayan Ulusoy, evde sıkıldığı bir gün arkadaşıyla dışarı çıktığında virüse maruz kaldı. Ulusoy, 19 Ağustos'ta ateş ve bulantı şikayetiyle Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine başvurdu.
Tetkiklerde Kovid-19'a yakalandığı belirlenen Ulusoy, daha önce böbrek nakli olduğu için hemen yoğun bakım servisinde tedavi altına alındı.
Nefes almakta güçlük çeken, yoğun bakımda 16 gün boyunca solunum cihazına bağlı kalan Ulusoy için sağlık çalışanları seferber oldu.
Hastanede toplam bir ay uygulanan Kovid-19 tedavisi sonucu rahat nefes almaya başlayan ve sağlığına kavuşan Ulusoy, zorlu süreçte böbreği zarar görmeden hastaneden taburcu edildi.
"Hayatımın en zor günleriydi"
Ayşe Ulusoy, AA muhabirine, Kovid-19 teşhisi konulduğunda büyük üzüntü yaşadığını, daha önce böbrek nakli olduğu için sürecin kendisi için zorlu geçeceğini düşündüğünü söyledi.
Yoğun bakım servisinde 2 gün boyunca uyutulduğunu belirten Ulusoy, "Hayatımın en zor günleriydi. Orada entübe olan ve yaşamını kaybeden hastaları görünce çok üzüldüm, moralim bozuldu ama ölümü hiç aklıma getirmedim." dedi.
"Doktorlarımın verdiği mücadele sonucu böbreğimi kaybetmedim"
İyileşip kızına kavuşmak için günlerce dua ettiğini anlatan Ulusoy, şunları kaydetti:
"Böbrek nakli olmadan önce diyaliz tedavisi gördüm, nakil ameliyatı oldum ama Kovid-19 tedavi süreci hepsinden daha zordu. Hayat nefese bağlı, nefes alamazsanız hayatta kalamazsınız. Yoğun bakımdayken gördüğüm tedavi sonucu nakil olan böbreğimi kaybedip yeniden diyalize girme korkusu yaşadım ama doktorlarımın verdiği mücadele sonucu böbreğimi kaybetmedim. Doktorlar, taburcu edildikten sonra, 'Seni bir taraftan Azrail çekti, diğer yandan ise biz. Şükürler olsun ki seni kurtardık.' dediler. Hastaneden taburcu edildikten sonra da böbreğime gözüm gibi bakıyorum. Yaşadığım zor günlerin ardından kendime daha da dikkat ediyorum. Artık dışarı çıkmıyorum. Vatandaşlarımız da uyarılara dikkat etmesini istiyorum. Hayat yaşamaya değer."
"Hastamızı kurtarmak için günlerce mücadele verdik"
Hastanenin Kovid-19 yoğun bakım servisinde görevli uzman Dr. İsmail Demir, Ulusoy'un nefes alamadığını gördüğünde çok üzüldüğünü söyledi.
Ulusoy'un akciğerlerindeki tutulumun ileri derece olduğunu dile getiren Demir, "Hastamızın entübe olmaması için immün plazma tedavisi olmak üzere birçok tedavi uyguladık. Onun hayatta kalması için günlerce uğraştık. Hastamızın kızıyla yaptığı konuşma bir doktor olarak beni çok etkiledi. Kızına karşı mahçup olmamak için de mücadele verdik. Hastamız sağlığına kavuştu. Çok mutluyum." dedi.
Organ nakli ekibinde görevli Doç. Dr. Erhan Tatar da Ulusoy'un böbrek nakli operasyonunda kendisinin de yer aldığını belirtti.
Başarılı bir süreç yaşandığını anlatan Tatar, "Hastamız yoğun bakımda takip edilirken, biz de hem böbreğini koruyucu hem de vücut direncini artırıcı tedaviler uyguladık. Kovid'i yendi. Bu süreçte erken ve agresif tedaviyle başarılı olurken hastamızın nakil olan böbreği de zarar görmedi." ifadelerini kullandı.
SBÜ İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Vekili Doç. Dr. Sinem Namdaroğlu ise Kovid-19 sürecinde hastanelerinde görevli doktor ve sağlık çalışanlarının birçok hastayı yoğun bakım ve servislerde tedavi ettiğini, Ulusoy'un da hastanelerinden sağlıklı şekilde taburcu edilmesinin mutluluğunu yaşadıklarını kaydetti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com