Karaman
İl Sağlık Müdürlüğü 3 No'lu Sağlık Ocağında aile hekimi olarak çalışan Dinçay, 10 senedir doktor olarak hizmet verdiğini söyledi.
Salgın sürecinde dikkat etmesine rağmen hastalarıyla temasın etkisiyle Kovid-19 testinin pozitif çıkmasının ardından eşinin de bu hastalığa yakalandığını anlatan Dinçay, evdeki kısa süreli tedavisinin ardından durumunun ağırlaşması üzerine Karaman'da bir hastaneye yatırıldığını dile getirdi.
Dinçay, o sırada nefes almakta zorlandığını, plazma tedavisinin de sonuçsuz kaldığını, kendisini iyileştirmeye çalışan doktorunun ağabeyinin olmasının da duygusallığını artırdığını anlattı.
Bir hafta sonra durumunun daha da kötüleşmesi sonucu Konya'da 7 gün boyunca yoğum bakımda tedavi gördüğüne işaret eden Dinçay, sağlık çalışanlarının kendisiyle "yeni doğan bir bebek gibi" ilgilenmesini asla unutmayacağına dikkati çekti.
"Entübe olmamak için çok uğraştım"
Dinçay, bu süreçte eşi ve çocuğundan ayrı kalmanın zorluğunu da dile getirerek, şöyle devam etti:
"Yatıyorsunuz, düşünüyorsunuz. Ölecek miyim? Eşim ne yapacak? Kızım ne yapacak? Acaba birilerine bulaştırdım mı? Hayatını, çevreni, hastalarını düşünüyorsun. Mesleğime ve hayata döndüğüm için şükrediyorum.
Sağlık çalışanlarının yaptığı fedakarlığı gördüğünüz zaman işinizin başına tekrar dönüp daha çok hastayla ilgilenmeyi, onlara yardımcı olabilmeyi hayal ediyorsunuz. Entübe olmamak için çok uğraştım.
Saatlerce yüz üstü yattım. 10 gün Konya'da tedavi gördükten sonra evime döndüm. Yüzümde hala maske izleri var, ciğerlerim eskisi gibi değil."
Bu hastalığa inanmayanların sayısının fazla olduğunu söyleyen Dinçay, "Bu gerçeği en acı şekilde yaşayanlardan biriyim.
Bu mücadeleyi çok acı çekerek kazandım. Bu hastalığın gerçek olduğuna inanmayanları, kurallara ve uyarılara uymayanları anlayamıyorum.
Birgün bir hastanenin köşesinden bile baksalar verilen mücadelenin büyüklüğünü görebilecekler." diye konuştu.
"İhmalim hayatıma mal oluyordu"
Koronavirüs tedbirlerine riayet etmesine rağmen Kovid-19 testinin pozitif çıktığını anlatan emekli vatandaş Çetin ise salgının başından beri evden çıkmadığını ve misafir kabul etmediğini söyledi.
Bu süreçte çocuklarını bile balkondan gördüğünü, ailenin büyüğü olmasına rağmen bayramlarda kimseyle görüşmediğini aktaran Çetin, bir anlık hatasının neredeyse hayatına mal olacağını belirtti. Çetin, şunları söyledi:
"O kadar tedbire rağmen 60 yıllık bir arkadaşımı görmek istedim. Ziyaretime geldi. 3 gün sonra ikimiz de koronavirüse yakalandık.
20 gün tedavi gördüm, nefes alamıyordum, zor bir süreç geçirdim. Çok duygusal anlar yaşadım. Taburcu oldum.
Şu anda hala ciğerlerimden sıkıntım var. Oksijen makinası kullanıyorum. Arkadaşım vefat etti. Kimse 'bana bulaşmaz' demesin.
Bulaşmasa bana bulaşmaması lazımdı. Bir kere taviz verdim, koronavirüse yakalandım. İhmalim hayatıma mal oluyordu.
Şimdi kimseye bir şey demiyorum. Sevdiklerimizle telefondan görüşelim. Sarılmayalım. Ellerimizi öpmesinler. Önemli olan sağlık."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com