USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Dünya

Libya'da Hafter saflarındaki yabancı paralı askerlerin sayısı artıyor

Libya'da başkenti ele geçirmek için başlattığı saldırılarda başarısızlığa uğrayan Halife Hafter, isyancı çeteler, soykırımla suçlanan milis gruplar ve yabancı paralı askerlere giderek daha fazla bel bağlıyor.

Libya'da Hafter saflarındaki yabancı paralı askerlerin sayısı artıyor
07-07-2020 14:32
Google News

Trablus

Libya'da başkent Trablus'u ele geçirme amacıyla saldırı başlatan ve 14 ay sonunda başarısızlığa uğrayan Halife Hafter, insan kaynağı eksiğini kapatmak için isyancı çeteler, soykırımla suçlanan milis gruplar, Rusya aracılığıyla yabancı paralı askerlere giderek daha fazla başvuruyor.

Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter, 2014'teki darbe girişiminin ardından Libya'daki yönetim boşluğundan yararlanmaya çalıştı. Hafter, 2019 başında güney bölgelerini ele geçirmesinden sonra dış güçlerin de desteğini almasıyla hedefine başkent Trablus'u koydu.

Libya'nın en can alıcı toprak parçası olarak öne çıkan Trablus bölgesi, diplomatik temsilcilikler ve bağımsız devlet kurumlarının bulunduğu ticari ve resmi başkent olarak ülke nüfusunun yarısından fazlasına ev sahipliği yapıyor.

Libya, Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde ulusal uzlaşı konferansına hazırlandığında ülkedeki tüm gruplar ateşkese tabiyken Hafter, 4 Nisan 2019'da başkenti ele geçirmek için bir anda saldırı emri verdi ve ülkesini şiddet sarmalına sürükledi.

Hafter, başkente hakim olarak BM ve uluslararası toplum tarafından Libya'nın yasal temsilcisi kabul edilen Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin elindeki yönetimi silah zoruyla ele geçirmeyi amaçladı.

Ancak, aradan geçen 14 ayda vadettiği "hızlı ve kesin" zafere ulaşmakta başarısız olan Hafter, Libya ordusu karşısında üst üste mağlubiyetler yaşamasının ardından savaşını sürdürebilmek için sürekli insan kaynağına ihtiyaç duydu.

Halife Hafter, liderlik ettiği gruba "Libya Ulusal Ordusu" ismini vererek resmi bir ordu gibi göstermeye çalışsa da Hafter'in silahlı gücü "bayiliği" andırıyor. Hafter, topladığı milisleri hakimiyet sahası, yasadışı gelirler, dış finansman ve ganimet gibi vaatlerle bir çatı altında bir araya getirmeye çabalıyor.

Sudan hükümetinden Libya'ya giden savaşçılara baskın

Sudan hükümeti, uluslararası alanda Libya'daki Sudanlı savaşçılar konusunun giderek daha fazla gündeme gelmesi karşısında, son dönemde yaptığı bir operasyonla Libya'ya gitmeye hazırlanan 122 paralı askerin yakalandığını açıkladı.

Libya'da Hafter'in en önde gelen mali, siyasi, askeri destekçisi Birleşik Arap Emirlikleri'ne (BAE) ait Blackshield isimli bir özel güvenlik şirketinin Ocak ayında Sudanlıları BAE'de güvenlik şirketinde çalışma vaadiyle işe alındığı belgelerle ortaya çıkmıştı. Libya'ya götürülen Sudanlıların duruma itiraz etmesi ve ülkelerine dönmeleri üzerine, BAE'nin Hafter için Sudan'dan paralı asker devşirme çabasını göstermişti.

Esed rejimi saflarından Suriyeli paralı askerlerin sayısı artıyor

Rusya'nın Suriye'deki Esed rejiminin kontrolündeki bölgelerden de Libya'ya paralı askerleri götürme çalışmalarına arttırdığı bilgisi gelmeye başladı.

Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Suriye'de Esed rejimine destek veren Rusya, Libya'da Hafter saflarını da Suriye'den yeni paralı savaşçılarla güçlendirmeye hız verdi.

Rusya, Irak sınırındaki Deyrizor ilinde rejime bağlı "Şebbiha" milisleri ile İran destekli yabancı gruplardan Fatimiyyun, Zeynebiyyun ve Kudüs tugayları saflarından çoğu Suriyeli 300 savaşçıyı aylık 1000-bin 500'er dolar karşılığında Libya'ya gönderdi.

Söz konusu yeni savaşçılar arasında İran ve Afgan kökenliler de bulunuyor.

Paralı askerler, Hafter milislerine katılmadan önce gerekli eğitimler için Rusya'nın Lazkiye'deki askeri noktalarına götürüldü.

Rusya'nın Libya'ya gönderdiği yeni paralı askerler arasında rejimle daha önce "uzlaşı" imzalayarak Deyrizor'a dönen ve daha sonra Kudüs Tugayları saflarına katılan en az 8 eski DEAŞ'lı da yer aldı.

Kaynaklar, eski DEAŞ'lıların Deyrizor'un doğu kırsalındaki Deblan beldesinden olduklarını ve terör örgütü saflarında yaklaşık 2,5 sene yer aldıklarını belirtti.

Rusya'nın, şu ana kadar Suriye'nin çeşitli illerinden Hafter'in saflarına gönderdiği paralı savaşçı sayısının 2 bine yakın olduğu tahmin ediliyor.

Hava trafiği takip uzmanları son dönemde, Esed rejimiyle ilişkisi bulunduğu gerekçesiyle ABD'nin yaptırım listesinde yer alan "Cham Wings" isimli havayolu şirketine ait yolcu ve kargo uçaklarının Suriye'den havalanarak, Libya'da Hafter bölgesindeki askeri hava üslerine ve havalimanlarına indiğini tespit etti.

Cephede Wagner grubuna ait binlerce paralı asker savaşıyor

Paralı askerlerle Libya'ya müdahalesi en çok tartışılan grup olan Wagner Şirketi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e yakın, Kremlin Sarayı'nın yemek işini yönettiği için "Şef" lakabıyla anılan Yevgeny Prigozhin'e ait.

Wagner, Rusya'nın Kırım’ı yasa dışı ilhakı ve Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçı gruplara verdiği destek, Suriye, Ukrayna ve Afrika ülkelerindeki paralı askerlerinin faaliyetleriyle tanınıyor.

ABD merkezli Bloomberg'in ulaştığı BM uzmanlar raporuna dayandırarak hazırladığı habere göre, Kremlin'e yakın Rus güvenlik şirketi Wagner'in elemanları, Libya'daki Hafter'e destek faaliyetlerine devam ediyor.

Haberde, Wagner'e bağlı bin 200'den fazla paralı askerin 2018'den bu yana ülkede aktif bir şekilde cephe hattında faaliyet yürüttüğü, bunlardan 39'u keskin nişancı olarak görev aldığı aktarılıyor.

Ülkedeki Rus unsurların, teknik destek ve saha operasyonlarına doğrudan katılım gibi yollarla darbeci Hafter'e destek sağladığı belirtiliyor.

Öte yandan, Wagner şirketiyle ilişkili bir kuruluşun Libya'da Hafter lehine kamuoyu oluşturmak için "gelişmiş ve kapsamlı bir sosyal medya kampanyası" yürüttüğü belirtilen raporda, BM uzmanlarına göre Libya'ya yönelik silah ambargosu çerçevesinde "psikolojik harekatların" da ihlal sayılabileceği aktarıldı.

Wagner'in Libya'daki varlığı giderek daha görünür hale geliyor

Libya'da çatışma sahasına girmelerinin ardından dengeyi Hafter lehine çevirdiği ifade edilen Wagner'e bağlı paralı askerlerin varlığı uzunca bir süre iddia niteliğinde kaldı.

Ancak, Hafter milislerinin yaşadığı kayıpların ardından Wagner'e bağlı olduğu ifade edilen binlerce paralı askerin ağır silahları ve zırhlı askerleriyle başkentteki cephe hatlarından Hafter kontrolündeki bölgelere çekilirken görüntüleri, güvenlik şirketinin Libya'daki faaliyetlerini ortaya koydu.

Libya'da Hafter milislerinin çekildiği sivillere ait evlerin duvarlarında Rusça birçok askeri bilgi notları, buralarda bırakılan Rusça kitaplar ve Rus menşeili ürünler, Wagner'in Libya'daki varlığını teyit eder nitelikteydi.

Libya'da petrolün çıkartılması, işlenmesi, dağıtımı ve ihracatından sorumlu yegane mercii Libya Ulusal Petrol Kurumu (NOC), yakın zamanda yaptığı açıklamada, Wagner'e bağlı paralı askerlerin ülkenin güneyinde, üretimin durmuş olduğu Şerare Petrol Sahası'na girdiğini duyurdu. NOC, Wagner'e bağlı paralı askerlerin buraya girdiğine ilişkin ellerinde görüntü ve ses kayıtlarının bulunduğunu paylaştı.

Ayrıca, NOC, henüz birkaç gün önce ülkenin doğusundaki Sidra petrol ihracat limanında da yabancı paralı askerlerin girdiğini ve burayı askeri alan haline getirmeye çalıştıklarını aktardı.

ABD'nin Afrika merkez komutanlığı AFRICOM, Rusya'nın Libya'ya "MiG-29" ve "Su-27" uçaklarını sevk ettiğine ilişkin uydu görüntülerini yayımlayarak, bu savaş uçaklarının Wagner güvenlik şirketine ait paralı askerler tarafından kullanılabileceği ihtimali üzerinde durduklarını bildirdi.

Darfur'dan gelen kötü şöhretli Cancavid milisleri

Sudan'ın batısında bulunan Darfur'daki iç savaşta soykırım yapmakla suçlanan paramiliter güç Cancavidler'in, Libya'da Halife Hafter'in yanında savaşın en ön saflarında yer aldığı ifade ediliyor.

Libya İçişleri Bakanı Fethi Başağa, Hafter'in ülkesinde BAE'ye askeri üs verdiğini vurgulayarak Wagner'e mensup yabancı savaşçılar, Cancavid milisleri ve Çadlı isyancıların cephede beraber savaştığını söyledi.

Libya sahasında Darfur'dan gelen çok sayıda savaşçının bulunduğu BM Güvenlik Konseyi raporlarına da yansıdı. Saflarında yabancı savaşçıların varlığını inkar etmesine rağmen Hafter'in, Petrol Hilali bölgesindeki faaliyetleri ve Cufra bölgesinde güvenliği sağlamak için Darfur'dan gelen silahlı isyancılara bel bağladığı bilgisi bu raporlarda geçti.

Ayrıca, Libya'da daha fazla silah ve kaynağa ulaşan Darfurlu isyancı devlet dışı aktörlerin silah ticareti ve insan kaçakçılığı gibi faaliyetlere bulaştığına dikkat çekildi.

Uluslararası Ceza Mahkemesinin yakalama emrine karşılık Hafter'den terfi

Aşırı görüşlü Medhali Selefileri, yöneticilere itaat edilmesi gerektiğini savunuyor ve Suudi Arabistan'ı yönetici olarak kabul ediyor. Bu nedenle Riyad'ın desteklediği Hafter saflarında savaşıyorlar.

Selefi görüşlü silahlı gruplar içinde en çok öne çıkanı Nida Taburu, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) tarafından savaş suçları işlediği gerekçesiyle hakkında yakalama emri çıkartılan Mahmud el-Verfalli tarafından yönetiliyor. Hafter, geçen yıl UCM'nin yakalama emrine karşı Verfali'yi sözde binbaşılıktan yarbaylığa terfi ettirdiğini açıklamıştı.

Mahmud el-Verfalli, Libya içinde gözleri bağlı onlarca kişiyi video kaydına alarak birden fazla eylemle yargısız infaz etmekle suçlanıyor. UCM'nin Verfalli hakkında iki ayrı yakalama emri bulunuyor.

Toplu mezarların çıktığı Terhune vilayetindeki Kaniyat Birlikleri

Libya ordusu, Hafter milislerinin başkente yönelik saldırılarında harekat ve ikmal merkezi olarak kullandıkları Terhune vilayetini 5 Haziran'da kurtardı.

Ordunun kente girmesinin ardından şehirdeki hastane, hastaneye ait bir konteyner, kent yakınındaki bir su kuyusu olmak üzere şehirde yüzlerce ceset bulundu.

Ancak şehirdeki en korkunç manzara, Libya hükümetine bağlı cinayet masasının açtığı soruşturmalar çerçevesinde adli tıp makamlarının başlattığı toplu mezar kazı çalışmalarıyla göz önüne geldi.

Terhune kentindeki er-Rabt tarım arazisindeki toplu mezar kazı çalışmalarında toprak altından çıkarılan 30 kişiye ait ceset ve kalıntılara ulaşıldığı belirtildi.

Yasa dışı ve insan haklarını ihlal eden eylemlerde bulunmakla itham edilen Kaniyat Birlikleri, Terhune'ye hakim oldukları dönemde rakip gördükleri veya muhalif saydıkları aşiret ve aileleri ayrım gözetmeksizin hedef almakla suçlanmıştı.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ