USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Ekonomi

Küresel piyasalar Fed ve ECB'nin faiz kararlarına odaklandı

Küresel piyasalarda, geçen hafta ABD'de başkanlık görevini devralan Trump'ın beklendiği ölçüde kapsamlı tarifeler uygulamamasının etkisiyle pozitif bir seyir öne çıkarken, gözler gelecek hafta Fed'in ve ECB'nin açıklayacağı faiz kararlarına çevrildi.

Küresel piyasalar Fed ve ECB'nin faiz kararlarına odaklandı
25-01-2025 12:12
Google News
İstanbul

ABD'de başkanlık koltuğuna oturan Donald Trump'ın, Çin'e karşı ılımlı yaklaşımı ve müzakereye açık olduğunu ifade etmesi, daha önce uygulayacağını belirttiği tarifelerin uluslararası ticaret üzerindeki belirsizliklerini bir nebze de olsa hafifletti.

Trump'ın video konferans yöntemiyle katıldığı Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'nda (WEF), jeopolitik risklerin giderilmesine ilişkin mesajları ile petrol fiyatları ve faiz oranlarının düşürülmesi gerektiği yönündeki açıklamaları da risk algısının bir miktar azalmasına katkı sağladı.

Öte yandan, Trump'ın Çin'e yönelik ılımlı tutumuna karşın, ABD'nin Kanada, Meksika, Avrupa Birliği (AB) gibi ticaret partnerlerine yönelik tehditleri endişe oluşturmaya devam ederken, tarifelerin küresel ticaret savaşlarını tetikleyebileceğine ve ABD'de enflasyonist baskıları artırabileceğine ilişkin kaygılar, varlık fiyatları üzerinde etkili olmayı sürdürüyor.

Bununla birlikte, Trump'ın ekonomi ve ticaret politikalarının, enflasyonla mücadelede önemli ilerleme kaydeden Fed'in atacağı adımlarla çelişebileceği yönündeki endişeler sürerken, Fed'in gelecek hafta açıklayacağı para politikası kararları başta olmak üzere yoğun veri gündemi yatırımcıların odağına yerleşti.

Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in yılın ilk yarısında faiz indirimi yapacağına yönelik öngörüler güçlü kalmaya devam ediyor. Bankanın bu ay faizi sabit tutacağına kesin gözüyle bakılırken, haziran ayında yüzde 96 ihtimalle politika faizini 25 baz puan indireceği tahmin ediliyor.

Analistler, Fed'in faiz kararının piyasalarda oynaklığı artırabileceğini belirterek, kararın açıklanmasının ardından Fed Başkanı Jerome Powell'ın basın toplantısında yapacağı açıklamalarda bankanın projeksiyonlara ilişkin ipuçları aranacağını ifade etti.

Makroekonomik veri tarafında, ABD'de Michigan Üniversitesince ölçülen tüketici güven endeksi, ocakta aşağı yönlü revize edilerek 71,1 oldu.

Ülkede tüketici güveni, işsizlik ve olası tarifelerin enflasyon üzerindeki etkilerine ilişkin endişelerle altı ayın ardından ilk kez düşüş kaydetti.

Tüketicilerin kısa vadeli enflasyon beklentisi ocakta yüzde 2,8'den 3,3'e çıkarken, Mayıs 2024'ten bu yana en yüksek seviyesini gördü. Uzun vadeli enflasyon beklentisi de yüzde 3'ten 3,2'ye yükseldi.

ABD'de imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), ocakta aylık 0,7 puan artarak 50,1 ile piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşirken, hizmet sektörü PMI ise aynı dönemde 4 puan azalışla 52,8'e inerek piyasa beklentilerinin altında kaldı.

Ülkede ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı 18 Ocak ile biten haftada 223 bine yükselerek piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşti.

Söz konusu gelişmelerle geçen hafta yüzde 4,53 seviyesine kadar gerileyen ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,62 seviyesinde dengelendi.

Altının ons fiyatı haftalık bazda yüzde 2,64 yükselişle 2 bin 772 dolardan alıcı buldu.

Dolar endeksi haftalık bazda yüzde 1,79 düşüşle 109,7 seviyesine çekilirken, Brent petrolün varil fiyatı da yüzde 2,91 azalışla 77,5 dolara indi.

New York borsası pozitif seyretti

ABD'de bilanço sezonu devam ederken Microsoft, Meta, Apple ve Tesla gibi teknoloji devlerinin gelecek hafta açıklanacak bilançoları bekleniyor.

Trump, Çin'e ilişkin "ılımlı" olarak yorumlanabilecek açıklamalarda bulunması, bu ülkeye karşı gümrük vergileri uygulamak zorunda kalmamayı tercih ettiğini söylemesinin ardından Amerikan borsalarında işlem gören bazı Çinli şirketlerin hisselerinde yükseliş görüldü.

Bu gelişmelerle haftalık bazda S&P 500 endeksi yüzde 1,74, Nasdaq endeksi yüzde 1,55 ve Dow Jones endeksi yüzde 2,15 değer kazandı.

Pazartesi Chicago Ulusal Aktivite Endeksi, yeni konut satışları, salı Conference Board Tüketici Güven Endeksi, Richmond Fed Sanayi Endeksi, dayanıklı mal siparişler, çarşamba Fed'in faiz kararı, Fed Başkanı Powell'ın basın toplantısı, perşembe büyüme, haftalık işsizlik maaşı başvuruları, bekleyen konut satışları, cuma kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi verileri takip edilecek.

Avrupa'da gözler ECB'nin faiz kararında

Avrupa borsalarında geçen hafta karışık bir seyir öne çıkarken, gözler gelecek hafta açıklanacak ECB'nin faiz kararı ve ardından ECB Başkanı Christine Lagarde'ın yapacağı açıklamalara çevrildi.

Öte yandan, Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) 55. Yıllık Toplantıları sona erdi. İsviçre'nin Davos kasabasında 20 Ocak'ta açılış töreniyle başlayan zirve, bu yıl "Akıllı Çağda İşbirliği" temasıyla düzenlendi.

Zirvede 220 oturum gerçekleştirilirken, 130'dan fazla ülkeden iş insanı, siyasetçi, akademisyen ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi olmak üzere 3 bin katılımcı bir araya geldi.

Yaklaşık 60 devlet başkanı ve başbakanın da katıldığı zirvede, küresel belirsizlikler, ABD'de yeni başkanlık dönemi, ABD-Çin ilişkileri, Ukrayna ve Orta Doğu'daki gelişmeler, yapay zeka, temiz enerji dönüşümü ve korumacı ticaret politikaları dahil olmak üzere birçok konu ele alındı.

ECB Başkanı Lagarde burada yaptığı açıklamalarda, Avrupa Birliği (AB) ve ABD'nin ticari sorunları müzakere ederek ilişkileri güvenli bir çerçeveye oturtması gerektiğini bildirdi.

Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva da, İsviçre'nin küresel enflasyonla mücadele sürecinin henüz bitmediğinin altını çizdi.

WEF Başkanı Borge Brende ise kapanış konuşmasında, bu hafta boyunca siyasi, jeopolitik ve makroekonomik açıdan muazzam bir belirsizliğin yaşandığının görüldüğünü belirterek, "Şu anda, kritik siyasi önceliklerin karşılanması için zaman hızla daralıyor." dedi.

S&P Global ve Hamburg Ticaret Bankası (HCOB), Avro Bölgesi'nin ocak ayına ilişkin Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) öncü verilerini açıkladı.

Verilere göre, Avro Bölgesi'nde aralıkta 49,6 olan bileşik PMI ocakta 50,2'ye çıktı. Bileşik PMI son 5 ayın en yüksek seviyesini gördü.

Aralıkta 45,1 olan imalat sanayi PMI da ocakta 46,1'e yükselerek son 8 ayın en üst seviyesine ulaştı.

Bu dönemde hizmet sektörü PMI ise 51,6'dan 51,4'e indi.

Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 2,83 ve Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 2,73 yükselirken, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yatay seyretti. İtalya'da MIB 30 endeksi ise yüzde 0,18 değer kaybetti.

Gelecek hafta pazartesi Almanya'da Ekonomi Araştırma Enstitüsünün (Ifo) İş Ortamı Güven Endeksi, perşembe ECB'nin faiz kararı, ECB Başkanı Lagarde'ın basın toplantısı, Avro Bölgesi'nde büyüme, işsizlik oranı, Tüketici Güven Endeksi, Almanya'da büyüme, cuma Almanya'da enflasyon ve işsizlik oranı verileri takip edilecek.

Asya borsaları alış ağırlıklı seyretti

Asya tarafında ise Trump'ın Çin'e yönelik ılımlı olarak yorumlanan açıklamaları, bölgedeki risk iştahını artırarak pozitif bir seyir izlenmesine yol açtı.

Bölgede, Japonya Merkez Bankası (BoJ), politika faizini 17 yılın en yüksek seviyesine çıkararak, beklentiler doğrultusunda 25 baz puanlık artışla yüzde 0,50 seviyesine yükseltti.

Bankadan yapılan açıklamada ücretler artmaya devam ederken, temel enflasyonun yüzde 2'ye doğru kademeli olarak arttığı ifade edildi.

Yenin değer kaybetmesi gibi nedenlerle ithalat fiyatlarındaki artışın etkisiyle enflasyonun 2025 mali yılında yüzde 2,5 civarında olmasının muhtemel olduğu kaydedilen açıklamada, küresel finans ve sermaye piyasalarının genel olarak istikrarlı seyrettiğini ancak çeşitli belirsizlikler olduğu kaydedildi.

Ayrıca açıklamada Ocak Görünüm Raporu'nda sunulan görünümün gerçekleşmesi halinde, bankanın politika faiz oranını artırmaya ve parasal genişlemenin derecesini ayarlamaya devam edeceği aktarıldı.

Japonya'da cuma günü açıklanan verilere göre aralık ayında Tüketici Fiyat Endeksi yıllık bazda yüzde 3,9 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşirken, ocak ayına ilişkin imalat sanayi PMI 51,1 oldu.

Öte yandan, Trump'ın ticari tarifeler konusunda beklenildiği kadar agresif olmaması ve şirketlerin ABD'de imalat yaptığı sürece tarifelerden etkilenmeyeceğine yönelik haber akışı Çin'de risk iştahının yükselmesini destekledi.

Ticari tarife söylemlerine yönelik açıklamalarda bulunan Çin Başbakan Yardımcısı Ding Xuexiang korumacılıkla hiçbir yere varılamayacağını belirterek "Bir ticaret savaşında kazanan olmaz." dedi.

Ülkenin ticaret fazlası peşinde olmadığını ifade eden Ding, ticareti dengelemek için yüksek kaliteli ürün ve hizmetler ithal etmeye istekli olduklarını söyledi.

Bu gelişmelerle geçen hafta Hong Kong'da Hang Seng Endeksi yüzde 2,46, Çin'de Şanghay Bileşik endeksi yüzde 0,33, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,53 ve Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 3,93 yükseldi.

Gelecek hafta pazartesi Çin'de sanayi karları, China Federation of Logistics and Purchasing (CFLP) imalat ve hizmet sektörleri PMI, cuma Çin'de Caixin imalat sektörü PMI, Japonya'da Tokyo Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), sanayi üretimi, perakende satışlar ve işsizlik oranı verileri karşılanacak.

Pazartesi hariç geri kalan işlem günlerinde Asya'da bazı borsalar Çin yeni yılı nedeniyle kapalı olacak.

Yurt içinde TCMB'nin faiz kararı takip edildi

Yurt içinde geçen hafta yükseliş eğilimi öne çıktı. Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 1,27 değer kazanarak 10.104,85 puandan tamamladı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), 2025 yılının ilk toplantısında politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 250 baz puan düşürerek yüzde 45'e çekti.

Aralık ayında enflasyonun ana eğilimi gerilerken öncü verilerin ocak ayında öngörülerle uyumlu bir artışa işaret ettiği belirtilen karar metninde, "Bu gelişmede, zamana bağlı fiyat belirleme ve geçmiş enflasyona endeksleme eğilimi yüksek hizmet kalemleri öne çıkmaktadır. " ifadesi kullanıldı.

Metinde, temel mal enflasyonunun görece düşük seyrettiği aktarılarak, son çeyreğe ilişkin göstergelerin yurt içi talebin enflasyondaki düşüşü destekleyici seviyelerde bulunduğunu gösterdiği kaydedildi.

Bununla birlikte, uluslararası derecelendirme kuruluşu Moody's, Türkiye'nin kredi notuyla ilgili bir karar almazken ülkeye ilişkin periyodik değerlendirmesini tamamladığını duyurdu.

Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, Türkiye'nin kredi notlarının, ülkenin büyük, çeşitlendirilmiş ve dirençli ekonomisi, ılımlı kamu borç yükü ve iyileşen para ve makroekonomik politika etkinliğiyle desteklendiği aktarıldı.

Açıklamada, önemli ölçüde sıkılaştırılan para politikası duruşunun, yurt içi kredi büyümesini sınırladığı ve Türk lirasına olan güveni artırdığı, ekonominin yeniden dengelenmesini sağladığı, enflasyonist baskıları azalttığı, cari açığı daralttığı ve yabancı sermaye girişini teşvik ettiği belirtildi.

Enflasyondaki düşüşün bu yıl da devam etmesinin ve yıl sonunda yaklaşık yüzde 30'a gerilemesinin beklendiği aktarılan açıklamada, swaplar hariç merkez bankası döviz rezervlerinin artık sağlam bir şekilde pozitif olduğu ve dış kırılganlık risklerini azalttığı vurgulandı.

Öte yandan Dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,3 üzerinde 35,6790'dan kapattı.

Yurt içinde gelecek hafta pazartesi Reel Kesim Güven Endeksi, kapasite kullanımı, perşembe Ekonomik Güven Endeksi, cuma dış ticaret dengesi verileri ile uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings'in beklenen Türkiye değerlendirmesi takip edilecek.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ