Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Donald Tusk, "Kurallara dayalı küresel sistemin devam edebilmesi için hızla güncellenmesi gerekiyor." dedi.
Tusk, AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ve Çin Başbakanı Li Kıçiang, Brüksel'de düzenlenen 21'inci AB-Çin Zirvesi ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Zirvede, ticaret, ekonomi, teknoloji ve uluslararası ilişkiler alanındaki konulara odaklandıklarını belirten Tusk, dürüst bir ortamda zor ve verimli müzakereler gerçekleştirdiklerini ve ortak bir açıklama üzerinde anlaştıklarını ifade etti.
Tusk, kurallara dayalı küresel ticaret sisteminin devamlılığının AB ve Çin'in "çıkarına" olduğuna dikkati çekerek, "Kurallara dayalı küresel sistemin devam edebilmesi için hızla güncellenmesi gerekiyor. AB açısından Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) yapısının sanayi desteklemelerini içerecek biçimde reformu öncelikli bir konudur." diye konuştu.
Çin ile sanayi desteklemeleri konusuna çalışmaları yoğunlaştıracaklarını dile getiren Tusk, "Kurallara dayalı küresel ticaret sistemini korumalıyız." ifadesini kullandı.
İnsan haklarıTusk, toplantıda demokrasi ve insan hakları gibi çeşitli konuların ele alındığına işaret ederek, "Görüşmelerde insan hakları konusunu unutmadık. Avrupa açısından insan hakları ekonomik menfaatler kadar önemli bir konudur. Zirvede, bu konuları gündeme getirdik." değerlendirmesinde bulundu.
Birlikte çalışmaAB Komisyonu Başkanı Juncker de AB ve Çin ortaklığının bugün her zamankinden daha önemli bir konu olduğuna işaret ederek, "Zorluklara karşı AB ve Çin olarak birlikte çalışmamız dünyanın güvenliğine ve refahına katkı sağlıyor." dedi.
AB ve Çin arasındaki çeşitli ticari görüşmelerin oldukça yavaş ilerlediğine dikkati çeken Juncker, "Ortaklar olarak birbirimize dürüst davranmalıyız. Müzakerelerde ilerleme beklediğimizden daha yavaş gerçekleşiyor." diye konuştu.
Juncker, kurallara dayalı küresel ticaret sistemi konusunda birlikte çalışmalar yapılacağını anımsatarak, DTÖ'nün modern ekonomiye uyum sağlaması için reforme edilmesi konusunun beraber çalışılacak öncelikli bir alan olduğunu dile getirdi.
AB ve Çin arasında her gün 1,5 milyar avroluk ticaret yapıldığına işaret eden Juncker, "AB'nin Çin'deki yatırımları artış gösterdi. Avrupa, Çin'de daha fazla yatırım yapmak istiyor. Ancak Çin piyasalarını Avrupa şirketlerine daha fazla açmalı." ifadelerini kullandı.
Yatırım anlaşması konusunda müzakereleri hızlandırma kararı aldıklarını söyleyen Juncker, zirvenin önemli bir adım olduğunu ancak taahhütlerin yerine getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Juncker, yatırımlarda zorla teknoloji transferi yapılmaması konusunda Çin'le uzlaştıklarını sözlerine ekledi.
DTÖ reformuÇin Başbakanı Li Kıçiang ise Çin'in sanayi desteklemeleri konusunda DTÖ kurallarına uyduğunu belirterek, "Çin, DTÖ reformu konusunda üye ülkeler ve AB ile çalışmaya hazırdır." ifadesini kullandı.
Çin'in adil rekabetten yana olduğunu anlatan Li, ülkesinde özellikle işsizlere ve tarım sektöründe çalışanlara verilen desteklemelerin "rekabetçilik" kavramıyla açıklanamayacağını, bunların sosyal yardım olduğunu anlattı.
Li, AB ile bu konuları Çin'in gerçekliklerine uyumlu biçimde müzakere etmeye hazır olduklarını söyledi.
Çin şirketlerine adil ve eşit davranılması gerektiğini vurgulayan Li, "Çin firmalarının yurt dışı faaliyetleri uluslararası kurallara ve ev sahibi ülke hukukuna uygundur. Çin şirketleri, ticarette casusluk gibi faaliyetlerde bulunmaz. Çin, buna karşıdır ve bu şekilde çalışmaz." değerlendirmesinde bulundu.
Li, özellikle 5G alanındaki Çin şirketlerine ayrımcılık yapılmaması gerektiğini belirtti.
Çin hükümetinin piyasaların daha açık hale getirilmesi politikasını benimsediğini ifade eden Li, "İş çevresini daha açık hale getirmeye devam edeceğiz. Bazı yabancılar piyasa erişimi konusunda şikayetçi. Çin'de daha adil bir iş ortamı sağlamak için yabancıların şikayetleriyle ilgilenecek bir mekanizma kuruyoruz." diye konuştu.
AB-Çin Zirvesi Ortak AçıklamasıLiderler zirvenin ardından ortak açıklama yayımladı.
Açıklamada, AB ve Çin'in barış, refah ve sürdürülebilir kalkınma gibi alanlarda birlikte çalışmakta kararlı oldukları, uluslararası ilişkilerde hukuka ve Birleşmiş Milletler (BM) yapısına bağlı oldukları kaydedildi.
Karşılıklı ekonomik ilişkilerin açık, şeffaf, ayrımcılık yapılmadan ve adil rekabet üzerine kurulmasının taahhüt edildiği açıklamada, yabancı yatırımcıları etkileyen uygulamaların ortadan kaldırılmasına yönelik çalışılacağı ifade edildi.
Açıklamada, AB ve Çin'in karşılıklı ticaret ve yatırımlarda iş birliğine odaklanacağı, tarafların belirledikleri sorunlara ortak biçimde çözüm arayacakları vurgulandı.
AB'nin Çin'in DTÖ yapısında kamu alım anlaşmalarına katılımını desteklediği, coğrafi işaretler konusunda ise birlikte çalışılacağı belirtildi.
Açıklamada, AB ve Çin'in açık dengeli ve kapsayıcı küresel ekonomiyi destekleyen politikalarda örnek olma sorumluluğu bulunduğuna dikkat çekildi.
AB ve Çin'in DTÖ yapısında kurallara dayalı ve çok taraflı ticaret sistemini desteklediğine işaret edilen açıklamada, korumacılığa karşı mücadele edileceği bildirildi.
Ayrıca, AB ve Çin'in İran nükleer anlaşmasına bağlı olduğu, ABD ile Kuzey Kore arasındaki diyalog sürecine önem verildiği belirtildi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com