İSTANBUL (AA) - Kuveyt Türk'ün yüzde 100 iştiraki olan KT Portföy'ün yönettiği portföy büyüklüğü iki yılda 1 milyar TL'yi aştı.
Kuveyt Türk açıklamasına göre, KT Portföy, 2017 yılını 1 milyar TL’yi aşan portföy büyüklüğüyle kapattı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen KT Portföy Genel Müdürü Tayfun Özkan, kurulan 7 yatırım fonunun yönetilen 3 emeklilik yatırım fonu ve bireysel portföy yönetimi müşterileriyle portföy büyüklüğünü 1 milyar TL'nin üzerine çıkarmalarının çok önemli bir aşama olduğunu belirtti.
İki yılda bu noktaya gelmenin hem kurum hem de sektör için önemli bir başarı olduğunu aktaran Özkan, bu başarının ardında, çalışanların üstün gayreti ve müşterilerin kendilerine olan inancı ve teveccühünün yattığını, bu nedenle ayrıca mutlu olduklarını dile getirdi.
Özkan, KT Portföy olarak gelecek dönemde gerek portföy yönetim felsefeleri ve hizmet anlayışlarının gerekse ürün çeşitlilikleriyle portföy yönetimi sektörüne katılım finans ilkeleriyle farklı ve yenilikçi bir soluk getirmeyi amaçladıklarını bildirdi.
KT Portföy’ün kuruluş motivasyonunun, katılım finans esaslarının, Türkiye'de 30 yılı aşan katılım bankacılığı tecrübesinin sağladığı birikimden alınan güçle, özüne daha yakın sermaye piyasalarına taşınması olduğunu anımsatan Tayfun Özkan, Sermaye Piyasası Kurulu'nda (SPK) ihraç onayı aşamasında bulunan üç girişim sermayesi ve bir gayrimenkul yatırım fonu bulunduğunun altını çizdi.
Özkan, yakın dönemde yeni girişim sermayesi ve gayrimenkul yatırım fonları kurma planları bulunduğunu vurguladı.
Girişim sermayesi yatırım fonlarına özel bir önem verdiklerini belirten Özkan, şunları kaydetti:
"Girişimcilik, ortaklık ve birlikte kazanma kültürü, katılım finansın ruhunda var. Özellikle emeklilik fonlarıyla gelişen kurumsal yatırımcı tabanı ve her geçen gün büyüyen nitelikli yatırımcı sayısıyla alternatif yatırım fonlarına ihtiyaç duyan bir yatırımcı kitlesi oluştu. Biz de 2018 yılında alternatif yatırım fonlarıyla büyümeyi hedefliyoruz. Son yıllarda sermaye piyasalarında gerçekleştirilen düzenlemelerle mevzuat altyapısı uluslararası piyasalarla uyumlu bir hale getirildi. Sistem vergi teşvikleriyle de destekleniyor. Bu nedenle Türkiye'nin altyapıyı güçlendirme, teknoloji geliştirme, girişimci yetiştirme, istihdamı artırma gibi pek çok ihtiyacına da yanıt verebilecek alternatif yatırım fonlarına yönelmenin tam da zamanıdır."
