USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Genel

Korkutan açıklama: "Her üç kadından biri..."

Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Seher Yalçınkaya, kız çocukları ve kadına yönelik her türlü ayrımcılığın durdurulması gerektiğini belirterek, "İçişleri Bakanlığı’nın rakamlarına göre son 3 yılda 18 yaş altında evlenenlerin sayısı 134 bin 629.

Korkutan açıklama: "Her üç kadından biri..."
10-10-2014 19:41
Google News
Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Seher Yalçınkaya, kız çocukları ve kadına yönelik her türlü ayrımcılığın durdurulması gerektiğini belirterek, "İçişleri Bakanlığı’nın rakamlarına göre son 3 yılda 18 yaş altında evlenenlerin sayısı 134 bin 629. Türkiye’de her üç kadından biri 18 yaşın altında evlendirilmektedir" dedi. Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi, ’11 Ekim Kız Çocukları Günü’ dolayısıyla basın açıklaması yaptı. Mersin Barosu avukat odasında açıklama yapan Kadın Hakları Merkezi Başkanı Seher Yalçınkaya Çetin, Pakistanlı 14 yaşındaki Malala Yusufzay’un kız çocuklarının da eğitim alması yönündeki aktivistliği ile tanındığını anımsatarak, “Batı basınında sıkça yer bulan röportajlarından birinde Malala ‘Benim haklarım var ve eğitim de benim haklarımdan biri’ demiş, Malala, Taliban militanları olduğu iddia edilen kişilerce, Pakistan’ın kuzey batısındaki Mingora şehrindeki okulundan evine dönerken başından vurulmuştur. Bu olay dünyanın dikkatinin kız çocuklarına çevirmesine neden olmuştur. 193 üyeli BM Genel Kurulu’nda, 2012 yılından itibaren 11 Ekim’in ‘Dünya Kız Çocukları Günü’ olarak kabul edilmesine ilişkin Türkiye, Kanada ve Peru tarafından hazırlanan karar tasarısı bütün ülkelerin onayıyla kabul edilmiştir” diye konuştu."TÜRKİYE’DE HER 3 KADINDAN BİRİ 18 YAŞIN ALTINDA EVLENDİRİLMEKTEDİR"Bugün de kız çocuklarının durumlarıyla ilgili tüm dünyada bilinç oluşturmaya çağrıldığını ifade eden Çetin, “Amaç tüm dünyada kız çocukların ayrımcılık, şiddet ve istismara uğradığına dikkat çekmek ve toplumsal konumlarının güçlendirilmesine ve insan haklarının önemine vurgu yapmaktır. Günümüzde kız çocuklarının durumunun hiç de iç açıcı olmadığını söylemek gerekmektedir. Kız çocukları dünyanın dört bir yanında ayrımcılığa, şiddete ve istismara maruz kalmakta, tecavüze uğramakta, meta haline getirilmektedir. Kız çocukları ücretsiz tarım işçiliğinden, mevsimlik işçiliğe, ev içi çalıştırılmaya kadar pek çok alanda emek sömürüsüne maruz kalmaktadır. Türkiye’de her üç kadından biri 18 yaşın altında evlendirilmektedir. İçişleri Bakanlığı rakamlarına göre, son üç yılda 18 yaş altında evlenenlerin toplam sayısı 134 bin 629. 18 yaşını doldurmadan evlenen erkek sayısı ise 5 bin 763. Reşit olmadan evlendirilen kız çocuklarının sayısı erkek çocukların sayısından 20 kat daha fazla. UNICEF’in 2012 verilerine göre 15 yaşın altındaki kız çocuklarının doğum esnasında ölme riski 20 yaşındaki kadınlara kıyasla 5 kat daha fazla. Kız çocukların çocuk gelin olması ağır bir insan hakları ihlalidir. Tüm dünyada ve ülkemizde kız çocuklarına sağlanmayan imkanlar ve haklar bugünün anlamını açıkça ortaya koymaktadır. Kağıt üzerinde var olan haklara ve imkanlara erişim ise yine ülkemizde kız çocuklarımızın pek çoğu için oldukça zordur" şeklinde konuştu."KIZ ÇOCUKLARINI FARK EDELİM"Türkiye’de erişkin kadınla ilgili yaşanan pek çok olumsuzluğun başlangıcının çocukluk dönemine dayandığını belirten Çetin, "Kız çocukları iyi bir eğitim alıp, insan haklarının kullanımında eşit konumda birer birey olduğunda, erken evliliğe zorlanmadıklarında hem kendileri hem aileleri hem de toplum için daha iyi bir hayatın mimarı olabilirler. Kendi ayakları üzerinde durabilen, kendi kararlarını verebilen, sadece birer gölgeden ibaret olmayan sağlıklı bireyler olabilmeleri için kız çocukları ve kadına yönelik her türlü ayrımcılığı durduralım. Türkiye’de bu ayırımcılığa zemin hazırlayanlara ‘dur’ demek her birimizin temel görevidir. Kız çocuklara yatırım yapılması, cinsiyet ayırımcılığının ortadan kaldırılması ahlaki bir sorumluluktur, temel adalet ve eşitlik kuralıdır. Bu kuralın uygulanması, Çocuk Hakları Sözleşmesi, kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesini hedefleyen ve İstanbul sözleşmesi adı ile de anılan Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nden de kaynaklanan bir zorunluluktur. Kız çocuklarının savaş nedeniyle öldürülmediği, tecavüz edilmediği, köle olarak satılmadığı, cinsiyet ayırımcılığına uğramadığı, çocuk işçi olarak çalıştırılmadığı, eğitim hakkı tanındığı bir dünyada yaşamak dileği ile kız çocuklarının eğitim hakkı için, çocuk yaşta evlilikler olmasın diye, daha doğmadan başlayan cinsiyet ayrımcılığına karşı kız çocuklarına yönelik hak ihlallerini sona erdirme talebiyle bugün tüm toplumu kız çocuklarımızı fark etmeye çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.(İHA)
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ