İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal 'Hakikaten herkes çok çaba sarf etti. Böyle bitmemeliydi, böyle bitmeseydi. Elimizden geleni yapmaya çalıştık ama keşke bu çabalarımız sonuç verebilseydi' dedi.
İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit olduğu terör eyleminin avukatlarla uzaktan yakından bir ilgisinin bulunmadığını vurgulayarak, “Avukatlık camiasını rencide edecek bu tür yaklaşımları kabul etmiyoruz” dedi. Kocasakal, adliyedeki güvenlik zaafının herkes için sorun olduğunu söyledi.
Şehit edilen savcı Mehmet Selim Kiraz için Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda düzenlenen törene katılan İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı. Teröristlerle yapılan müzakerelere ilişkin bilgi veren Kocasakal, “Yaklaşık 6-7 saat boyunca gerek ben, gerek avukat meslektaşlarım müzakereler sırasında olağanüstü bir çaba sarf ettik. Keşke sonuca ulaşabilseydi. Her şeyden evvel çok üzüntülü olduğumu bilmenizi isterim. Çok canımız yanıyor. Şehit meslektaşımıza, cumhuriyet savcımıza rahmet diliyoruz. Acımız büyük. Bu bir terör eylemi, bu terör eylemini şiddetle ve nefretle kınıyoruz. Bu tür terör eylemlerine karşı biz avukatların yargı camiasının yanında ve içinde olduğumuzu herkesin bilmesini isterim” dedi.
“AVUKAT CAMİASINI RENCİDE EDECEK BU TÜR YAKLAŞIMLAR DOĞRU DEĞİL”
Teröristlerin avukat cübbesiyle içeri girdikleri yönündeki haberlere tepki gösteren Kocasakal, “Bizim canımız en az hakim ve savcılar kadar, belki daha fazla yanıyor. Ama bütün bunların avukatların adliyeye girişine indirgenmesi ve bu tür yalan yanlış bilgileri, bu haksız ithamları, bütün bir avukat camiasını rencide edecek bu tür yaklaşımları doğru bulmadığımızı ve kabul etmediğimizi belirtmek isterim. Gün birlik günü. Bu tür yaklaşımlar bir bütün olması gereken yargı camiasının o kenetlenmesine zarar verebilecek yaklaşımlardır. Dün bu eylemi yapanlar avukat değillerdir. Bu terör eyleminin avukatlarla ya da avukatlıkla uzaktan yakından hiçbir ilgisi yoktur. Bu cübbe her yerde bulunabiliyor. Herhangi bir biçimde koluna bunu koyan içeri girebilir diye söyleniyor. Ama girişlerde akıllı kimlik kartı okuttuğunuzda bütün kimlik çıkıyor. Bunun avukatlıkla, cübbeyle hiçbir ilgisi yok. Bundan hareketle bu kutsal cübbeye lütfen saldırılmasın. Avukat zaten hukukun üstünlüğünü, yurttaşların, bireylerin hak ve özgürlüklerini korumaya kendini adamış bir insan. Herkesin başı sıkışınca başvurduğu kişi avukat değil. Herkesin şu sıcak atmosferde, bu psikolojik ortamda çok soğukkanlı ve dikkatli olması, açıklamalarına çok dikkat etmesi gerekir” diye konuştu.
“ADLİYEDEKİ GÜVENLİK ZAAFI HEPİMİZ İÇİN SORUNDUR”
Kocasakal, adliyede var olan güvenlik zaafının herkes için sorun olduğunu vurgulayarak, “Sadece hakim ve savcılarımız için değil, avukatlar için de bir sorundur. Ama bu güvenlik meselesi suçlamalardan, peşin kabullerden uzak, ortak akıl ve diyalogla çözülmelidir ve biz buna açığız. Bu tür terör eylemlerine karşı gerek yargı, gerekse ulus olarak birlik olma zamanıdır. Kısır çekişmelere burada girilmesi son derece yanlış olur” dedi.
Bir basın mensubunun, “Müzakereler sırasında neler yaşandı?” sorusu üzerine Kocasakal, “O süreç içerisinde gerçekten herkes çok büyük çaba sarf etti. Ben buna bizzat şahidim. Ben bir görüşme yaptım, arkasından avukat meslektaşlarımız defaatle görüşmeler yaptılar, emniyet görüşmeler yaptı. Berkin Elvan’ın babası gelerek görüştü. Gerçekten olağanüstü bir çaba sarf ettik. En büyük üzüntüm bunun bir sonuca ulaşamamış olmasıdır” dedi.
Baro Başkanı Ümit Kocasakal, şehit savcının eşiyle yaptığı görüşmenin sorulması üzerine de, “Ben sayın şehit savcımızın eşiyle görüşüp, umutlu olduğumu belirtmiştim. Ama kendisini teskin etmeye çalıştık, bir şey olmayacağı yönünde kanaatimi ve umudumu da ifade ettim. Ama o ortam içerisinde zaten aksi bir şey yapma şansınız yok. Hakikaten herkes çok çaba sarf etti. Böyle bitmemeliydi, böyle bitmeseydi. Elimizden geleni yapmaya çalıştık ama keşke bu çabalarımız sonuç verebilseydi. Umarım bundan sonra bu tür acılar hayatayız” şeklinde konuştu.
dikGAZETE.com
