Lefkoşa
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) Türk gemi kaptanlarını tutuklayarak, KKTC ekonomisini baltalamaya ve KKTC'nin kendi ayakları üzerinde durmasını engellemeye çalıştığını söyledi.
Bakan Özersay, GKRY'nin Türk gemi kaptanları keyfi olarak tutuklamasına ilişkin TRT Haber'e değerlendirmelerde bulundu.
Özersay, "GKRY, Türk gemi kaptanlarını tutuklayarak, Kıbrıs Türk ekonomisini baltalamaya ve KKTC'nin dünya ile kuracağı ilişkilerde kendi ayakları üzerinde durmasını engellemeye çalışıyor." dedi.
Kısa sürece öncesine kadar Rum tarafının KKTC limanlarına uğrayan ve buradan Güney Kıbrıs limanlarına giden gemi kaptanlarını tutuklama ve benzeri şekilde yıldırmaya çalıştığını söyleyen Özersay, son yaşanan gelişmelerle Rumların bunu dünyanın başka ülkelerine de genişletmeye çalıştıklarını kaydetti.
Özersay, Rumların KKTC'ye uğrayan gemilerin daha sonra başka ülkelere gittiğinde ceza almaları yönünde girişimde bulunduklarını ve KKTC'ye gelen gemilerin sigorta kapsamı dışında kaldığı yönünde bir takım bildirileri yayınlatma yönünde girişimlerde bulunduğunun da altını çizdi.
"Rum tarafının tek taraflı tespiti"
Rum tarafının uzun yıllardır "KKTC limanlarının uluslararası deniz trafiğine kapalı olduğu" iddiasını gündeme getirdiğini aktaran Özersay, "Bu tespit, Rum tarafının tek taraflı tespitidir.
Uluslararası hukuk açısından böyle bir şey söz konusu değildir. AB Komisyonu, hem 10 yıl önce hem de kısa bir süre önce bize ve uluslararası topluma yapmış olduğu yazılı açıklamada, KKTC'deki deniz limanlarının, uluslararası deniz trafiğine açık olduğunu ve deniz ticareti yapılabileceğini ifade etmiştir." diye konuştu.
Özersay, AB Komisyonu'nun KKTC limanlarının deniz ticaretine açık olduğunu açıkladığını ancak Rum tarafının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarını da KKTC aleyhine dünyaya lanse etmeye çalıştığını vurguladı.
Buna karşı bir takım tedbirler aldıklarını belirten Özersay, "Özellike BM çerçevesinde, Cenevre'de bir takım girişimler oldu. BM, bu konuda Rum tarafının uygulamalarını yakından izlemeye başladı. Bu olumlu bir gelişmedir.
Yaptığımız girişimlerin de olumlu sonuçlanacağını düşünüyoruz." ifadesini kullandı.
Özersay, Rum tarafının KKTC'deki limanları kendine göre yasaklı veya kapalı liman ilan ettiğini, sonra da AB ve BM'ye göre de bunları kapalı liman gibi göstermeye çalıştığını söyledi.
"BMGK kararlarına bakıldığında KKTC limanlarına ilişkin bir ifade yoktur"
AB Komisyonu'nun geçmişte KKTC limanlarının uluslararası deniz trafiğine kapalı olmadığını açıkça yazılı bir şekilde ifade ettiğini hatırlatan Özersay, geçen yıl bakanlık olarak yaptıkları yazışmaların sonunda, AB Komisyonu'nun bir kez daha KKTC limanlarını uluslararası deniz trafiğine açık limanlar olduğunu duyurduğunu hatırlattı.
Özersay, şöyle devam etti:
"BMGK kararlarına bakıldığında KKTC ile alınan bu kararlarda KKTC'nin deniz limanlarına ve havalimanlarına ilişkin bir ifade yoktur. Dolayısıyla BM sistemine göre, bu limanların kapalı olduğunu iddia etmek sadece komiktir.
KKTC olarak buna karşı mücadele veriyoruz. Zaman zaman Türkiye'nin desteğini alıyoruz. Bunlardan etkilenen sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte mücadele veriyoruz. Rumlar ne yaparsa yapsın bu Ada'da kendi kimliğimizle var olmamızı engelleyemeyecekler."
Rumlar BM'nin takibine girmişti
GKRY'nin Türk kaptanlarına yaptığı kötü muamele, Uluslararası Deniz Hukukçusu avukat Bilun Elmacıoğlu'nun, Kıbrıs Türk Armatörler Birliği ve Kıbrıs Türk Acenteler Birliği adına sunduğu deliller ve savunmanın ardından Cenevre'de BM İnsan Hakları Konseyi İşkence ve Diğer Zalimane, Gayriinsani/Küçültücü Muamele ve Cezanın Önlenmesi Komitesi'nce (CAT Komitesi), BM İzleme Raporu'na alınmıştı.
Savunmada, KKTC limanlarını kullanan ve takiben GKRY limanlarına giriş yapmak isteyen tüm kaptanların tehdit edildiği, özellikle Türk kaptanların tutuklanarak, çevirmen, avukat temini gibi temel insan haklarından mahrum bırakıldığı ve Rum polisinin kötü muamelesinin ardından günler sonra hiçbir açıklama yapılmadan serbest bırakıldığı belgeleriyle ortaya konulmuştu.
Tüm bunları dikkate alan BM komitesi (CAT), Rum kesiminin bu hukuksuz ve keyfi uygulamalarını takip etme kararı aldı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com