Kafe işletmecisi Uğur Erdoğan, hobi olarak başladığı Osmanlı şerbeti yapımını işe dönüştürdü. Açtığı kafede asitli hiçbir içeceğin satışını yapmayan Uğur Erdoğan, Türk kültürünü devam ettirmek için bu yola baş koyduğunu söyledi.
“HALKIN SAĞLIĞIYLA OYNAMAK İSTEMİYORUZ”
30’a yakın Osmanlı şerbeti türünü kendisinin hazırladığını belirten İşletmeci Uğur Erdoğan, “Meyve kullandığımız için bazı mevsimlerde bu sayı değişiyor. Demirhindi, keçiboynuzu, Osmanlı, meyan ve Ramazan şerbeti en çok tercih edilen şerbetlerimizden. Tarifleri internetten araştırdık ve bu işi yapan ustalara sorduk. Amacımız sağlıklı içecek satmak. Asitli içecek, kola gibi içecekler bana belki daha çok kazandıracak ama asıl enerji kaynağı özümüzde olan şerbetlerimiz. Az olsun öz olsun diye düşünüyoruz ve kimsenin sağlığı ile de oynamak istemiyoruz.” diye konuştu.
“AMERİKAN KAHVESİ DE SATMIYORUZ”
Müşterilerin Osmanlı şerbetini tattıktan sonra, müptelası olduklarını da dile getiren Erdoğan, aynı zamanda Amerikan menşeli kahve satışı yapmadıklarına da dikkat çekti. Erdoğan, “Müşterilerimiz bizim için misafirdir. Misafirlerimize sipariş vermeden önce kültürümüzdeki çerez olan kavurgayı ikram ediyoruz. Daha sonra ne arzu ederlerse onu ikram ediyoruz. Talas ilçesi üniversite bölgesi olduğu için dışarıdan gelip de burada yaşayan çok var. Dolayısıyla kavurgayı bilmiyorlar. Onlara kültürümüzde var olan bu çerezi de öğretmiş oluyoruz. Misafirlerimiz genel olarak ikramlarımızdan memnun kalarak, işletmemizden ayrılıyor. Türk kahvesi çeşitleri satıyoruz, Amerikan kahvelerinin herhangi birini asla satmıyoruz.” ifadelerini kullandı.
LONDRA’YA BAYİ SATIŞI YAPTI
İşletmeci Uğur Erdoğan, Londra’ya aynı formatta, ‘Osmanlı Kahvesi’ adıyla bayi satışı yaptıklarını da sözlerine ekledi.
SELMA KARA
dikGAZETE.com
