Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB Başkanı) Büyükelçi Faruk Kaymakcı, "Umarız gerek Türk basınının, gerek Avrupa basınının sorunlardan değil ama AB'nin geleceğinden, iklim değişikliğinden, dijitalleşmeden, sanattan, müzikten, kültürden daha çok yazdığı günleri hep birlikte göreceğiz." dedi.
Gazeteciler Cemiyeti Basın Evi'nde düzenlenen "AB-Türkiye Medya Köprüleri Projesi"nin açılışına Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Kaymakcı, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Martin Erdmann, Romanya'nın Ankara Büyükelçisi Gabriel Catalin, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Avrupa Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Vassil Sotirov ile çok sayıda gazeteci ve akademisyen katıldı.
AB Komisyonunun 2019 Genişleme Paketi kapsamında "Türkiye Raporu"nu açıkladığı yoğun bir günde bu programa katılmayı önemsediğini belirten Kaymakcı, "Biz AB üyelik sürecimizde basın ve ifade özgürlüğünün önemini çok iyi biliyoruz. Dolayısıyla özellikle bu akşam buraya katılmak istedim ve basın dünyasına bu süreçte sabırlı olmamız gerektiğini ve güçlükleri aşacağımıza inandığımızı belirtmek için geldim." diye konuştu.
Türkiye'nin "üç azılı terör örgütüyle aynı anda mücadele etmek zorunda kalan bir ülke" olduğunu vurgulayan Kaymakcı, şöyle devam etti:
"Sınırlarındaki istikrarsızlıklar, çatışmalar Türkiye'yi oldukça katı bir terörle mücadele mevzuatını uygulamasına zorluyor. 15 Temmuz gibi hain bir darbe girişimini atlattık ve ciddi bir travmadan geçtik. Tabii ki özgürlüklerle ve güvenlik arasında doğru dengeyi tutturmamız gerekiyor. AB'nin de tabii bu süreçte katkıları olabilir. Katılım perspektifimiz ne kadar güçlendirilirse Türkiye'nin bu konuda atacağı adımlar da o kadar hızlandırılacaktır."
Kaymakcı, Türkiye'nin, medyayı AB iletişim stratejisinde önemli bir aktör olarak gördüğüne dikkati çekerek, "AB-Türkiye Medya Köprüleri Projesi"nin önemli bir proje olduğunu kaydetti.
Türk ve Avrupa basını arasındaki iletişimin artmasını istediklerini belirten Kaymakcı, medyanın ön yargıların oluşmasında veya ortadan kaldırılmasında önemli rol oynadığına dikkati çekti.
Kaymakcı, AB Komisyonunun Türkiye Raporunu açıklamasının ardından basında yer alan "Türkiye'den Skandal Rapora Sert Tepki", "Dışişleri'nden AB'nin Türkiye Raporuna Tepki: Kabul Etmemiz Mümkün Değil" gibi bazı haber başlıklarından örnekler vererek şunları kaydetti:
"Gördüğünüz gibi bu başlıklar aslında bazı fikirlerin oluşmasına neden olabiliyor. Dolayısıyla bu proje sayesinde biz hem genç basın mensuplarının AB konusunda daha ayrıntılı bilgi almasını istiyoruz hem de verdikleri haberlerde daha doğru, daha objektif haberler vermesini arzu ediyoruz. Bunu yaparken diğer Avrupalı meslektaşlarıyla da daha yakın iletişim içinde olmalarını arzu ediyoruz. Sivil toplum projelerine özellikle önem veriyoruz çünkü Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin bundan sonra sivil toplumun çabalarıyla, tüm sektörlerin katkısıyla ilerleyeceğine inanıyoruz. Umarız gerek Türk basınının, gerek Avrupa basınının sorunlardan değil ama AB'nin geleceğinden, iklim değişikliğinden, dijitalleşmeden, sanattan, müzikten, kültürden daha çok yazdığı günleri hep birlikte göreceğiz."
"Gazeteciler ön yargıların aşılmasında önemli rol üstlenir"AB Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Berger de, "AB-Türkiye Medya Köprüleri Projesi"nin amacının, gazetecilerin çalışma koşullarını ve çalışma alanlarını genişletmek, sivil toplum diyaloğunu artırmak ve gazetecilerin mesleklerini en iyi şekilde icra etmeleri için becerilerini arttırmak olduğunun altını çizdi.
Berger, "Projenin bir amacı da Türkiye ve AB'deki karşılıklı önyargıları ve yanlış anlamaları ortadan kaldırmak. Gazetecilerin bu önyargıların ve yanlış anlamaların üstesinden gelinmesinde önemli rol üstlendiğini düşünüyorum." diye konuştu.
AB Büyükelçisi Berger, projenin medya köprüleri kurarak başarılı bir şekilde ilerlemesini temenni etti.
Açılış, müzik dinletisi ve ikramın ardından sona erdi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com