USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Genel

Kayıp çocuklar ’yaşlandırma’ yöntemiyle bulunacak

Kaybolan çocukların bulunabilmesi için İçişleri Bakanlığı bünyesinde kurulacak merkezde, belli yaş aralıklarında yaşlandırma yapılabilecek bir sistem kurulacağı bildirildi.TBMM Genel Kurulunda konuşan AK Parti Malatya Milletvekili Öznur...

Kayıp çocuklar ’yaşlandırma’ yöntemiyle bulunacak
07-01-2016 14:00
Google News
Kaybolan çocukların bulunabilmesi için İçişleri Bakanlığı bünyesinde kurulacak merkezde, belli yaş aralıklarında yaşlandırma yapılabilecek bir sistem kurulacağı bildirildi.
TBMM Genel Kurulunda konuşan AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık, çocukların kaybolduktan sonra belli yaş aralıklarında fotoğraflarında yaşlandırma yapılabilmesi için İçişleri Bakanlığı bünyesinde bir merkez kurulacağını söyledi. Türkiye’de her gün ortalama 7 çocuğun kaybolduğunu ve bunlardan 6’sının bulunabildiğini belirten Milletvekili Çalık, 2010 yılında kayıp çocuklar başta olmak üzere, çocukların mağdur olduğu sorunların araştırılması ve gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonunun 780 sayfalık raporun tüm milletvekilleri tarafından okunmasını tavsiye etti.
Kaybolan çocuğun bulunmasında fotoğrafın büyük önem taşıdığını anlatan Çalık, "Kayıp çocukların bulunması için çok önemli bir rehber niteliğinde 89 maddelik bir öneri sunuyor komisyonumuz. Bu öneriyle birlikte çocuklarımızın kaybolduğunda, anında bulunma konusunda çok hızlı bir şekilde ilerlemiş vaziyette. İlk kayıp başvurusu yapıldığında çocuğun özellikle fotoğrafıyla başvurulması çok önem arz ediyor. İçişleri Bakanlığında yine komisyonun önerisi çerçevesinde, çocuk 5 yaşında kaybolduğunda 10 yaşına kadar aranırken, 10 yaşına geldiğinde ya da 17 yaşına geldiğinde yaşlandırma yapılabilmesi için bir merkez kuruluyor" dedi.

"RAKAM KİRLİLİĞİ GİDERİLDİ"
Milletvekil Öznur Çalık, Türkiye Büyük Millet Meclisinde kurulan 78 sayfalık komisyon raporunun hazırlık aşamasında bakanlıkların, kurum, kuruluşların ve sivil toplum örgütlerinin, ilgili bütün birimlerin konuyla ilgili araştırmaları, tespitlerinin dinlendiği ve değerlendirildiğini hatırlattı. Raporun sadece kitap olarak yayınlanmadığını vurgulayan Çalık, rapordaki tespit ve eksikliklerin giderilerek, önerilen uygulamaların hayata geçirildiğini ifade etti. İlgili bakanlık ve kurumlarda yapılan düzenlemelerle kayıp çocukların bulunma oranlarının yüzde 95’ten yüzde 97’ye yükseldiğine dikkat çekti. Rapor doğrultusunda uygulama geçirilen yeni düzenlemelerden birinin çocuklarla ilgili istatistiklerin tespiti olduğunu ifade eden Çalık, "Bakanlıklarımız buradan alınan sonuçlar çerçevesinde yeni düzenlemeler yaptı. En önemli sorunlardan bir tanesi kayıp çocuklarla alakalı rakamlardı. İçişleri Bakanlığı başka rakam, nüfus işleri başka bir rakam, Aile Bakanlığımız başka bir rakam veriyordu. Şimdi, bu rakamın tekleştiğini görüyoruz" ifadesine yer verdi.

KAYIPLARIN YÜZDE 97’Sİ BULUNDU
Çocuklar içinde fırsat eşitliği amacıyla tüm yasal, ulusal ve uluslararası düzenlemelerin yapıldığını hatırlatan Öznur Çalık, son beş yıl içerisinde 14 bin 412 çocuğun kaybolduğu, bu çocuklardan 13 bin 528’inin bulunduğu ve 834 çocuğumuzun ise halen arandığını ifade etti. Kayıp çocuklardan yüzde 97’sinin bulunduğunu ifade eden Milletvekili Çalık, "Evet, şu ana kadar kaybolan çocuklarımızın yüzde 97’sini bulduk ama bulamadığımız yüzde 3 çocuğumuz Tokat’taki kayıp olan çocuklarımız gibi bizim yüreğimizin yarasıdır. Onun için, yasal olarak yapılması gereken tüm işlemleri yaptık ama şimdi yapmamız gereken hem bireysel olarak hem toplumsal olarak hem de siyasiler olarak üzerimize düşen bu alanda yapılması gereken çalışmalar. Ortalama her gün Türkiye genelinde 7 çocuk hakkında kayıp ihbarı yapılıyor ve bu 7 çocuğun 6’sı bulunuyor ama o kaybolan 1 çocuğu bulmak hepimizin asli vazifesidir, görevidir” diye konuştu.

ÇOCUKLARIN KAÇIRILMA SEBEPLERİ
Kaçırılan çocukların daha çok 12 yaş üzeri olduğuna aktaran Çalık, kaybolan çocukların yaş aralıklarının ve kaçırılma sebeplerinin dünya genelinde aynı olduğunu söyledi. Çalık, “Seyahat ve turizm içeren cinsel sömürü ve fuhşa sürüklenmek üzere kaçırılan çocuklarımız var. İş gücü sömürüsü için kaçırılan çocuklarımız var. Yasa dışı evlat edinmek için kaçırılan çocuklarımız var. Dilencilik ve suç eylemi için kaçırılan çocuklarımız var. Zorla evlendirilen çocuklarımız var. Fidye amaçlı kaçırılan çocuklarımız ve organ nakli için kaçırılan çocuklarımız var. Kaybolan çocukların yaş aralığına baktığımız zaman 12 yaş üzerindeki çocuklarda kayıp oranının daha fazla olduğunu görüyoruz. Zaten çocuklarımızın kaçırılma sebeplerine bakıldığı zaman bu tahmin edilebilir bir yaş aralığıdır. Dünya genelinde toplamda 2,5 milyon yakın çocuğun kaçırılarak satıldığı tahmin edilmektedir. Yine, her yıl 1,5 milyon çocuğun iş gücü ve cinsel sömürü nedeniyle kaçırıldığı bilinmektedir” ifadelerini kaydetti.

“DOĞUM YAPAN KADINLARIN DOKTORA ULAŞIM ORANI YÜZDE 99 SEVİYESİNDE”
Çalık, Türkiye’de doğum yapan kadınların doktora ulaşım oranının şu anda yüzde 99 seviyesine ulaştığını da ifade etti. Çocukların korunması amacıyla çok önemli yasal ve fiili düzenlemeler de yapıldığına dikkat çeken Öznur Çalık, “Biz Hükumet olarak bebeğin doğduğu andan değil anne karnına düştüğü andan itibaren yani annenin sağlığını da düşündük. Doğum esnasındaki kadının doktora ulaşma oranı şu an Türkiye’de yüzde 99. Bu çok önemli bir rakamdır. Yani bebek anne karnına düştüğü andan itibaren biz bebeğimizi korumaya başlıyoruz ve hastanede doğum oranlarımız yüzde 100’e varmış oranda. Anne-bebek ölüm oranları tüm dünyanın bize hayretle baktığı başarıyı çok net gösterir. Yüz binde 15 ve binde 6 bebek ölüm oranları. Dolayısıyla bu oranlar çerçevesinde de biz bebeklerimize doğduğu andan itibaren bakıyoruz ve sonrasında da 18 yaşına kadar sosyal güvenlik şemsiyesi altına alıyoruz. Sağlık, eğitim, sosyal güvenlik reformlarını bu manada gerçekleştirdik. Özellikle suça itilen çocuklarda fuhşa zorlanan çocuklar, madde bağımlılığına sürüklenen çocuklar, eline silah verilip askere, polise, hatta sivillere kurşun sıktırılan çocuklarımız ve eline Molotof kokteyli verilerek devletin, milletin malına zarar verdirilen, dağa kaçırılarak onlara, teröre hizmet etmek için kullanılan çocuklarımız var. İşte bu yüzden derim ki, biz, siyaset ayrımı gözetmeksizin çocuğun yaradılışından itibaren var olan haklarını hepimiz tesis etmekle mükellefiz, eğitim hakkını, sağlık hakkını korumakla mükellefiz” dedi.
(İHA)
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ