10-09-2016 17:22
MEKKE
Harem-i Şerif, günün her saati insan akınına uğradı. İnsanlar özellikle vakit namazlarını Kabe-i Muazzama'da kılmak için adeta sel olup, sokaklara aktı.
Kutsal mekanlar bugünlerde adeta küçük bir Birleşmiş Milletler'i (BM) andırıyor. Her dilden, her renkten ve her ırktan insanlar, omuz omuza ibadetlerini yerine getirip, başta kendi ülkeleri olmak üzere Müslüman ülkeleri için dua ve niyazda bulundu.
Gerek Kabe'nin içi gerekse dışı hacı adaylarıyla dolup taşarken, Kabe'ye girenler "Bir daha giremem" endişesiyle çoğu zaman gün boyunca dışarı çıkmamayı tercih ediyor.
Kur'an-ı Kerim okuyanlar, dua edenler, yatanlar, üzerilerindeki elbiselerini güneşte kurutanlar, Kabe'nin manevi atmosferinden daha fazla yararlanmak için gün ve gecelerini burada geçirme gayreti gösterdi. Anne babaları ibadetlerinin gereğini yerine getirirken, çocuklar da yüz binlerin gülümseyen gözlerinin eşliğinde Kabe'de oyunlar oynadı.
Hacı adaylarının dilinde dualar eksik olmadı. Suudi Arabistan makamlarının verdiği bilgilere göre, 71 ülkeden gelen hacı adayları, özellikle tavaf esnasında önce kendi vatanı, sonrasında ise tüm İslam coğrafyası için yüksek sesle yakarışta bulundu.
Türk hacı adaylarının dualarında ise ağırlıklı olarak Türkiye'deki terör olaylarının son bulması yer aldı. 15 Temmuz şehitlerini unutmayan Türk hacı adayları, büyük bir badire yaşatan Fetullahçı Terör Örgütü'ne beddua etti.
Hacı adayları bol bol dua edip, zemzem içerek Kabe'nin manevi atmosferinden yararlandı.
Buradaki görevlerini yerine getirdikten sonra 5 kilometre yürüyerek Mina'ya ulaşacak ve burada "Büyük şeytanı" taşlayacak olan hacı adayları, ardından Mekke'ye dönecek. Bu esnada kurbanlarını kestiren hacı adayları tıraş olup, ihramdan çıkacak.
Geldikleri ilk günden itibaren her fırsat bulduklarında ibadetlerini Harem-i Şerif'te ifa eden hacı adayları, bu kez "Hacılık" unvanı almış olarak yeniden Beytullah'a kavuşacak.
Ya da Kabe’den "Hazreti insan” manzaraları...
Dünyanın çeşitli yerlerinden Mekke-i Mükerreme’ye, kutsal topraklara gelen 2 milyonu aşkın hacı adayı, Arafat yolculuğunun başlamasına saatler kalana kadar Kabe'de vakitlerini ibadetle geçirmeye çalıştı.
Tekerlekli sandalyedekinden kucaktaki bebeğine kadar hacıların Arafat yolculuğu öncesindeki Kabe-i Şerif çevresindeki bazı enstantaneleri.
Kutsal topraklarda hac heyecanı artarak devam ediyor. Hacı adaylarının artık "hacı" unvanını almalarına sadece saatler kaldı. ARAFAT YOLCULUĞU BAŞLAMADAN ÖNCE KABE'YE AKIN...
Hac farizasını yerine getirmek için Beytullah'a gelen hacı adayları, Arafat yolculuğunun başlamasına saatler kalana kadar ellerinden geldiğince Kabe'de vakitlerini geçirip ibadetlerini ifa etmeye çalıştı.Harem-i Şerif, günün her saati insan akınına uğradı. İnsanlar özellikle vakit namazlarını Kabe-i Muazzama'da kılmak için adeta sel olup, sokaklara aktı.
Kutsal mekanlar bugünlerde adeta küçük bir Birleşmiş Milletler'i (BM) andırıyor. Her dilden, her renkten ve her ırktan insanlar, omuz omuza ibadetlerini yerine getirip, başta kendi ülkeleri olmak üzere Müslüman ülkeleri için dua ve niyazda bulundu.
Gerek Kabe'nin içi gerekse dışı hacı adaylarıyla dolup taşarken, Kabe'ye girenler "Bir daha giremem" endişesiyle çoğu zaman gün boyunca dışarı çıkmamayı tercih ediyor.
71 ülkeden hacı adayı dua etti
Servislerin durdurulmasına ve taksi ücretlerinin yükselmesine rağmen hacı adayları her türlü zorluğu göz alarak Kabe'ye ulaştı. Kimisi yaşlı yakınlarını tekerlekli sandalyelerle saatlerce yol yürüyerek ulaştırdı, kimisi de çocuklarını omuzlayarak Kabe'ye geldi. Kabe'nin her alanında birbirinden farklı görüntüler oluştu. Kimileri tavaf yaparken kimileri namaz kıldı, kimileri Sefa-Merve'de say ibadetini ifa etti.Kur'an-ı Kerim okuyanlar, dua edenler, yatanlar, üzerilerindeki elbiselerini güneşte kurutanlar, Kabe'nin manevi atmosferinden daha fazla yararlanmak için gün ve gecelerini burada geçirme gayreti gösterdi. Anne babaları ibadetlerinin gereğini yerine getirirken, çocuklar da yüz binlerin gülümseyen gözlerinin eşliğinde Kabe'de oyunlar oynadı.
Hacı adaylarının dilinde dualar eksik olmadı. Suudi Arabistan makamlarının verdiği bilgilere göre, 71 ülkeden gelen hacı adayları, özellikle tavaf esnasında önce kendi vatanı, sonrasında ise tüm İslam coğrafyası için yüksek sesle yakarışta bulundu.
Türk hacı adaylarının dualarında ise ağırlıklı olarak Türkiye'deki terör olaylarının son bulması yer aldı. 15 Temmuz şehitlerini unutmayan Türk hacı adayları, büyük bir badire yaşatan Fetullahçı Terör Örgütü'ne beddua etti.
Hacı adayları bol bol dua edip, zemzem içerek Kabe'nin manevi atmosferinden yararlandı.
Arafat yolculuğu
Kabe'deki ibadetlerine 24 saatlik ara verecek olan hacı adayları, Arafat yolculuğuna başlayacak. Arafat'taki "Vakfe Duası"nın ardından gün batımıyla birlikte Müzdelife'ye hareket edecek hacı adayları, burada akşam ve yatsı namazlarını cem-i tehir ile kılarak "Müzdelife Vakfesi"ni yapacak.Buradaki görevlerini yerine getirdikten sonra 5 kilometre yürüyerek Mina'ya ulaşacak ve burada "Büyük şeytanı" taşlayacak olan hacı adayları, ardından Mekke'ye dönecek. Bu esnada kurbanlarını kestiren hacı adayları tıraş olup, ihramdan çıkacak.
Geldikleri ilk günden itibaren her fırsat bulduklarında ibadetlerini Harem-i Şerif'te ifa eden hacı adayları, bu kez "Hacılık" unvanı almış olarak yeniden Beytullah'a kavuşacak.
