Roma
Ülkede hayvanların sahipsiz veya başıboş kalmaması ve kötü muamele görmesinin önüne geçilmesi için İtalyan parlamentosunun 1991’de kabul ettiği 9 maddelik "281" numaralı yasa, Avrupa'da bu konuda yapılmış ilk yasalardan biri olma özelliği taşıyor.
Söz konusu yasa, devlet tarafından evcil hayvanların korunmasının teşvik edilmesinden kötü muamele ve terk etme durumlarının cezalandırılmasına, hayvanların deneysel testlerde kullanılmasının yasaklanmasına, sadece tedavi edilemeyen ve yüksek düzeyde saldırganlığı bulunan hayvanların uyutulmasına, köpek kayıt sisteminin oluşturulmasından yerel yönetimlere daha fazla sorumluluk tanınmasına ve bunlara uymayanların karşılaşacağı cezai ve mali yükümlülüklere kadar birçok alanı düzenleyen 9 maddeden oluşuyor.
"281" numaralı yasanın ardından İtalyan hukukunda yapılan ayrı ek düzenlemeler neticesinde, hayvanlara kötü muamelede bulunan ya da işkence edenler, ceza hukukuna göre yargılanıyor. Bu kişiler, 3 aydan 18 aya kadar hapis cezası ya da 5 bin ile 30 bin avro arasında para cezasına çarptırılıyor.
Bütün bu düzenlemelere rağmen, İtalya'da da diğer ülkelerde olduğu gibi sahiplenilen köpek ve kedilerin sokaklara terk edildiği durumlarla da karşılaşılıyor.
Çevre örgütü Legambiente'nin raporuna göre, 2022'de, ülke genelindeki sahipsiz köpek sayısı 200 bin ile 350 bin arasında değişiyor.
İlgili yasanın getirdiği zorunlu kısırlaştırma, belediye tarafından finanse edilen barınaklar, çip takılması gibi uygulamalar sayesinde İtalya’nın bu konuyu büyük ölçüde çözüme kavuşturduğu konusunda genel bir mutabakat da söz konusu.
Farklı kaynaklarda, ülkenin kuzey bölgelerinde bu konuda büyük ilerlemeler kaydedilirken; Sicilya, Kalabriya, Puglia ve Campania bölgelerinde ara ara sahipsiz hayvanlara rastlandığı belirtiliyor.
İtalya'da sahipsiz hayvanlar için izlenen prosedür nedir?
İtalya'da ilgili ulusal yasalar ve bölgesel çapta bazı uygulama farklılıklarına rağmen genel çerçevede, sahipsiz ve başıboş şekilde bulunan bir hayvan, ilk olarak güvenlik güçlerince alınarak veterinere götürülüyor. Burada sağlık taramasından geçirilen ve herhangi bir çipi olup olmadığına, dolayısıyla kayıt altında olup olmadığına bakılan hayvanın, çipi varsa sahibine ulaşılmaya çalışılıyor.
Çipi olmayan hayvanlar ise 281 numaralı yasa çerçevesinde bölge ya da yerel yönetimlerce fonlanan barınaklara ya da özel kuruluşların barınaklarına gönderiliyor. Söz konusu hayvan, sahibi tarafından terk edilmişse veya sahibi ceza ödemeye razı olup hayvanı yine de almıyorsa, 60 günün sonunda başka biri tarafından gerekli uygunluk kontrolleri sonrasında sahiplendiriliyor.
Sahiplendirilemeyen hayvanlar ise halkın yerel yönetimlere ödediği vergilerle fonlanan barınaklarda kalmaya devam ediyor.
Sahipsiz hayvanlara rastlanmayan Milano'da durum nasıl?
Sahipsiz hayvanlara rastlanmayan ülkenin kuzeyindeki ikinci büyük kent Milano'da da belediyeye ait barınak, sahipsiz köpeklere gönüllülerce bakılan bir yer olarak öne çıkıyor.
Kapılarını AA'ya açan barınakta, 8 bölümde toplamda 140 köpek bulunuyor ve söz konusu köpeklerin arasında "pitbull" gibi tehlikeli türler de yer alıyor.
Milano Belediyesinin Çevre İşlerinden Sorumlu Belediye Meclis Üyesi Elena Grandi, barınakta AA muhabirine yaptığı açıklamada, Milano ve aslında Kuzey İtalya'nın büyük kısmının, Güney İtalya'ya kıyasla bu konuda adeta daha mutlu bir ada konumunda olduğunu söyledi.
Grandi, kentlerinde hem belediyenin hem de özel sektörün işlettiği barınaklar olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Elbette bu, her zaman üzerinde durmaya çalıştığımız bir konu. Şu an içinde bulunduğumuz bu yer gibi, mükemmel bir örneği temsil eden yapılarımız var ki tek başına ihtiyaçları karşılayamıyor. Milano'da başıboş sokak köpeği yok. Bir kişinin artık köpeğine bakamayacak durumda olması sebebiyle evsiz köpek sorunu var bir de giderek yaygınlaşan tehlikeli türler konusu var. Bu tehlikeli türler, yeniden sahiplenilmeyi de sınırlandıran bir husus."
Bu barınakta "tehlikeli tür" kabul edilen pitbull cinsi köpeklerin sayısının arttığına dikkati çeken Grandi, şunları kaydetti:
"Yıllar geçtikçe bu barınaktaki tehlikeli türlerin sayısı giderek arttı. Bu durum sahiplenmeler için sorun teşkil ediyor. Elbette çocuklu bir aile, barınaktan köpek sahiplenmek istiyorsa molossoid veya pitbull almadan önce daha az tehlikeli, daha az problemli cins bir köpek almayı tercih eder."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com