ROMA - Barış Seçkin
Avrupa Birliği’nin (AB) büyük üyelerinden İtalya ve Fransa arasındaki anlaşmazlıklar son haftalarda gün yüzüne çıkmaya başladı.
Libya’daki tarafları siyasi çözüm için tek başına bir araya getiren Fransa’nın, sığınmacılara limanlarını kapatıp, gelişleri önlemek amacıyla Libya'da başvuru merkezi kuracağını açıklaması son olarak da Saint-Nazaire kentindeki İtalyan devlet şirketi Fincantieri’nin ortağı olduğu “STX” tersanelerinin Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından millileştirilmesinin gündeme getirmesi, iki ülke arasındaki krizin işaretleri olarak görülüyor.
Roma’daki Luiss Üniversitesi Öğretim Üyesi Germano Dottori, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, İtalya ile Fransa arasında son günlerde ortaya çıkan manzaranın arkasında başka nedenler olduğuna işaret ederek, "İtalya’da üst düzey siyaset sınıfı, uluslararası politikada yapılan büyük tercihlere ilişkin durumu idare etmeye hazırlıksız yakalandı. İtalyan hükümeti, bunu kavrayamadı." dedi.
ABD Başkanı Donald Trump’ın, Fransa’nın Milli Günü 14 Temmuz’daki Paris ziyaretine dikkati çeken Dottori, Libya’daki istikrarsızlık nedeniyle düzensiz göçe maruz kalan İtalya yerine Fransa’nın bu ülkedeki taraflar arasında arabuluculuğa soyunmasını, "Şu anda Libya’da gördüklerimiz, Trump’ın 14 Temmuz’daki ziyaretinde olgunlaştı. Macron ile Trump orada anlaştı." şeklinde açıkladı.
Dottori, İtalya’da Paolo Gentiloni hükümetinin, uluslararası alanda ABD'den değil Almanya’dan yana durduğunu dile getirerek, “İtalya ile Fransa arasındaki anlaşmazlıkların büyük kısmı, Fransa ile ABD arasındaki anlaşmayı okuyamamaktan kaynaklanıyor. İtalya, Trump’a karşı Almanya’nın yanında yer almayı seçti. Macron ise Almanya’ya karşı Trump’ı seçti. ABD’nin de Almanya’ya karşı Fransa’yı desteklemek işine geliyor. Fransızlar da Almanlara karşı arkalarında ABD’nin desteğini hissetmekten dolayı memnunlar. Macron, zekice bir formül geliştirerek, ABD’ye Fransa’nın İngiltere’nin yerine Avrupa’daki en iyi müttefiki olacağını gösterdi ve geri kalan buna göre şekilleniyor.” değerlendirmesinde bulundu.
İki ülkenin göçmen konusundaki anlaşmasına da değinen Dottori, sözlerini şöyle sürdürdü: “İtalya da Fransa gibi Schengen anlaşmasının bir parçası. 'Kim savaştan ya da siyasi zulümden kaçıyorsa buraya girebilmesini' öngörüyor, diğerleri ve ekonomik göçmenler ise 'geri gönderilir' diyor. Fransa, İtalya’dan karışıklık yapmamasını istiyor bir süredir. Fransa, gelenlerin büyük kısmının yüzde 80-90 ilticaya uygun olmadığını ve bu nedenle geri gönderilmesi gerektiğini İtalya’ya söylüyor."
İki ülke arasında çatışma değil rekabet var
İtalya’nın önde gelen düşünce kuruluşu Uluslararası İlişkiler Enstitüsünün (IAI) uzmanlarından Alessandro Ungaro ise İtalya ile Fransa arasındaki sorunun "bir çatışma değil, rekabet" olduğunu söyledi. Ungaro, "İtalya ile Fransa arasındaki bu durum tabii ki kritik ama ben bunu bir çatışma olarak değil de biraz rekabet olarak değerlendiriyorum" dedi.
İki ülke arasındaki anlaşmazlıkların arkasında, Fransa’nın Emmanuel Macron ile Avrupa’da yeniden oyun kurucu olmak istemesinin yattığını belirten Ungaro, Almanya’da Eylül ayında seçimler yapılacağına dikkati çekerek, “Merkel, Eylül sonuna kadar seçim kampanyasıyla uğraşacak. Burada bir boşluk oluyor. İşte Macron, bu boşluktan istifade etmek istiyor. Almanya, Eylül ayı sonuna kadar kendi içine dönecek. O sırada, Macronlu Fransa, Avrupa’da ağırlık kazanmaya bakacak.” ifadelerini kullandı.
Fransa'nın Libya'daki arabuluculuğu
Fransa’nın Libya’daki taraflar arasında arabuluculuk yapmasına İtalya’dan gelen tepkileri değerlendiren Ungaro, “Libya konusunda İtalya’nın pozisyonu hep net oldu. Her zaman Serrac’ı destekledi. Fransızlar ise resmi olarak Serrac’ı destekledi ama Hafter’e da destek verdiler. Bizim Mısır’a yönelik pozisyonumuz da bu konuda ödediğimiz bu bedellerden biri.” diye konuştu.
Mısır’da Ocak 2016’da öldürülen İtalyan öğrenci Giulio Regeni’nin ölümünün aydınlatılmamasına tepki gösteren İtalya’nın Kahire’deki büyükelçisini bir süreliğine çektiğini anımsatan Ungaro, “Fransızlar ise bu konuda Mısır ile görüştüğü için Libya’da arabuluculuk konusunda işi bu noktaya getirebildiler." yorumunu yaptı.
Fincantieri meselesi
Alessandro Ungaro, Fransa’nın Saint-Nazaire kentindeki İtalyan devlet şirketi Fincantieri’nin ortağı olduğu “STX” tersanelerinin millileştirilmesinin gündeme getirilmesine yönelik tartışmaların ucunun açık olduğunu söyledi.
İtalya’nın Ekonomi Bakanı Pier Carlo Padoan aracılığıyla tersanelerin millileştirilmesinin “kabul edilmez” olduğunu ifade ettiğini aktaran Ungaro, bu konuda Fransız Ekonomi Bakanı’nın Salı günü İtalyan mevkidaşlarıyla görüşeceğini ve bu görüşmenin çok önemli olduğunu ifade etti.
Fincantieri şirketinin sunduğu teknolojik endüstriyel planın bir önceki Hollande hükümeti döneminde onaylandığını hatırlatan Ungaro, "Bu henüz kapanmış değil, açık bir konu.” dedi.
dikGAZETE.com