İSTANBUL (AA) - Gaziosmanpaşa ilçesinde yaşayan Erdemir ailesinin kadın kalaycıları, atölyeleri olmadığı için İstanbul'un çeşitli semtlerinde dolaşarak ekmek parası kazandıkları mesleklerini icra ediyor.
Restoranları gezerek mutfak malzemelerini toplayan kadınlar, tencere ve tava gibi ürünleri uygun yerde ateş yakarak dedelerinden öğrendikleri şekilde kalaylıyor.
Teknolojinin gelişmesiyle unutulmaya yüz tutmuş meslek arasına giren kalaycılığı zor koşullarda yapmaya çalışan kadınlar, dede ve baba mesleğini gelecek nesillere aktarmaya çalışıyor.
Rabia Erdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçimlerini, atalarından öğrendikleri kalaycılıkla sağladıklarını söyledi.
Dedelerinin Türkiye'ye Romanya'dan geldiğini ve 60 yıldır İstanbul'da olduğunu belirten Erdemir, şunları anlattı:
"Kazancımız eskisi gibi değil. Tanıdığımız lokanta sayesinde geçimimizi sağlıyoruz. Lokantalar olmazsa ekmek bulamayız. Evlerden iş alamıyoruz, kimse kalaylanacak malzeme kullanmıyor. Aslında bakırdan yapılan malzemeler mutfakta kullanacağımız en sağlıklı ürünlerdir. Ama kimse bunun değerini bilmiyor."
Erdemir, kalaylama işi için ateş yaktıklarında oluşan duman nedeniyle belediye ekiplerinin zaman zaman sokakta çalışmalarına izin vermediğini dile getirerek, "Kışın sokakta kalay yapmak mümkün olmadığı için lokantalardan kalaylanacak malzemeleri toplayarak evlerimizin çevresinde kalaylıyoruz." diye konuştu.
"Bu iş biter diye üzülüyorum"Erdemir, tava, tencere gibi malzemelerin tanesini 2-3 liraya kalayladıklarını söyledi.
Dede ve baba meslekleri olan kalaycılığı şu anda gelinlerinin ve kızlarının yaptığını belirten Rabia Erdemir, şöyle konuştu:
"Geçiniyoruz, Allah'a şükür. Biz ölürsek çocuklarımız bu işi artık yapmaz. Gelinlerim, kızlarım yapıyor şu anda. Bundan sonra yapan olmaz. Bu iş biter diye üzülüyorum. Dedelerimin, babamın mesleği. Bu işi yaparak dedemizi, annemizi, babamızı hatırlıyoruz."
Yeliz Erdemir de 20 yıldır kalaycılıkla uğraştığını ifade ederek, kalaylamanın tekniği hakkında bilgi verdi.
