İstanbul
İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkan Yardımcısı İsmet Aral, gıda fiyatları ve İSTİB'in düzenlediği Gıda İsrafını Engelleme Projesi hakkındaki sorularını yanıtladı.
Gıda israfının önlenmesinin gıda enflasyonunu azaltacak bir etki yaratacağına işaret eden Aral, "Tutumunuzu değiştirdiğinizde ve gıdayı israf etmediğinizde öncelikle kendi bütçenize olumlu katkı sağlarsınız. Bu tutum yaygınlaştığında da gıda enflasyonunu azaltacak bir etki doğabilir. Bu etkinin yaklaşık yüzde 5 gibi önemli bir oran olacağını öngörüyoruz." şeklinde konuştu.
Değişken gıda fiyatlarının birçok sebebi olduğunu kaydeden Aral, "Ancak pandemi sürecinde panik alışverişi dediğimiz alışveriş şekli, birçok ürünün evlerde gereğinden fazla stoklanmasına da sebebiyet verdi. Dolayısıyla, hızlı değişim gösteren arz ve talep sonucu olarak gıda israfı ile karşılaştığımızı söylemek daha doğru olur." ifadelerini kullandı.
İlgili bakanlıklar ve yerel yönetimler ile yaptıkları görüşmeler sonucunda yıllık yaklaşık 14,5 milyon ton gıdanın çöpe atıldığını tespit ettiklerini belirten Aral, şöyle devam etti:
"Bu atık gıdanın maddi değeri 14,5 milyar dolar civarındadır. Türkiye’nin 2019 yılındaki gıda ürünlerinin ihracatı 18 milyar dolar olarak gerçekleşti. Yani biz neredeyse ihraç ettiğimiz kadar gıdayı çöpe atıyoruz.
Çöpe giden gıdayı engellediğimizde hem arz hem de talep daha dengeli hale gelir. Dolayısıyla gıda israfı engellendiğinde, fiyatlar üzerinde de olumlu bir etki görebileceğimizi söylemek mümkün."
"Küresel düzeyde çaba gerekiyor"
Dünya genelindeki gıda kaybı ve israfının yalnızca dörtte birinin önlenmesiyle, açlık çeken 830 milyon insanın beslenebileceğine değinen Aral, "Bu konuda yapılacak her çalışma kelebek etkisi ile dünyanın herhangi bir yerinde açlıktan ölmek üzere olan bir insanı yaşama döndürebilir.
Gıda kayıp ve israfı küresel bir sorun ve bu nedenle çözümü, ulusal, bölgesel ve küresel düzeyde çaba gerektiriyor." dedi.
Aral, gıdaları, kaynakları ve ekonomiyi israf etmemek için alışveriş ve pişirme yöntemlerini değiştirmek ve geri dönüşüm bilinci kazanmanın önemine işaret ederek, bunu sağlamak için gıda israfının gündemde kalmasını sağlamak gerektiğini belirtti.
Lokanta, restoran, otel, hastane ve perakende satış noktalarında israfı azaltıcı tedbirler almanın öncelikli önlem olması gerektiğine dikkati çeken Aral, "Gıda israfının sonuçlarını göstermek ve tüketiciyi bilgilendirmek konunun bir cephesi.
Bunun yanında bağış ya da hibe gibi metotlarla, gıda fazlası da ihtiyaç sahiplerine ulaştırılabilir. Tavsiye edilen tüketim tarihi geçmiş ancak kullanılabilir durumdaki ürünler gıda bankalarına bağışlanabilir." diye konuştu.
Pandemi döneminde sosyal medyada daha uzun zaman geçirildiğini belirten Aral, "İSTİB olarak, sosyal medya kanallarımızda profesyonellerden destek alarak, gıda israfını önleme yöntemlerini, alışveriş yaparken dikkat edilmesi gerekenleri, gıdaların saklama koşullarına yönelik bilgileri paylaşıyoruz. Elbette bu bilincin yerleşmesi için uzun soluklu bir çalışma gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Gıda İsrafını Engelleme Proje Yarışması'nda toplam 65 bin lira ödül
İSTİB'in Gıda İsrafını Engelleme Projesi kapsamında, bilinçlendirme çalışmalarıyla yetinmediğini aktaran Aral, "Aynı zamanda tüm bireyleri ve kurumları gıda israfı konusunda çalışmalar yapma konusunda cesaretlendirerek, bilinçli tüketici kültürünün topluma yerleştirilmesine katkı sağlamayı amaçlıyoruz.
Sürdürülebilir bir dünya için gıdanın çöp olmaması gerektiğine dair toplumsal bir bilinç oluşturmayı hedefliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Medyada ve sosyal medyada kamu spotları ve yayınlarla bilinçlendirme çalışmalarının sürdüğünü söyleyen Aral, şunları kaydetti:
"Çoğu üyemiz olan, lokanta, kafe, restoran, yemekhane ve oteller gibi toplu tüketim yerlerinde de gıda israfına yönelik bilinçlendirme çalışmaları yapmaya başlayacağız. Gıda bağışı yapılmasını kolaylaştırıcı mevzuat çalışmaları yapıyoruz.
Perakende sektöründe gıda iadelerini azaltacak eğitimlerin ve düzenlemelerin hazırlanması için çabalıyoruz. Sıfır Atık Yönetmeliği çerçevesinde, gıda işletmelerindeki israfı ortadan kaldırmayı hedefleyen eğitimler düzenliyoruz.
Gıda atıklarının Çevre Bakanlığı tarafından bir sistem üzerine kayıt edilerek ölçülmesi gibi farklı başlıklarda da çalışmalarımız var."
Aral, "Gıda İsrafını Engelleme Proje Yarışması" ile de üniversite öğrencilerinin gıda israfının engellenmesine katkıda bulunacak projelerine toplam 65 bin lira ödül vereceklerini, Türkiye genelinden üniversitelilerin katılabildiği yarışmaya gelen çok sayıda proje ve başvuruların sürdüğünü dile getirdi.
Söz konusu proje ile orta vadede gıda israfının en az 2-3 milyar dolar azalmasına katkı sağlayacaklarına inandıklarını belirten Aral, "Aynı zamanda, gıda bankacılığının yaygınlaşmasına öncülük ederek kurtarılmış gıdanın ihtiyaç sahiplerine doğrudan ulaşmasını sağlamak istiyoruz.
Tüm bu hedeflere ulaşmak için uzun soluklu bir çaba gerektiğinin farkındayız. Bu nedenle adım adım ve kararlılıkla çalışmalarımızı sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com