İslami Cihad'dan 'Hamas-İsrail anlaşması' açıklaması

GAZZE (AA) - ESAT FIRAT- TURGUT ALP BOYRAZ- Filistin İslami Cihad Hareketi Siyasi Büro Üyesi Şeyh Hızır Habib, Gazze'deki ofisinde AA muhabirine konuştu.

İslami Cihad Hareketi'nin önde gelen isimlerinden Şeyh Habib, Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas ve İsrail arasında üçüncü tarafların ara buluculuğunda yürütülen müzakerelerle ilgili açıklamalarda bulundu.

İsrail’in Kerm Ebu Salim Sınır Kapısı'nı da kapatmasıyla beraber Gazze’ye uyguladığı ablukanın daha da ağırlaştığına işaret eden Şeyh Habib, "Siyonist düşmana karşı direniş, Filistin halkının mahfuz hakkıdır. Ancak biz Filistin halkının haklarından ödün vermeden acılarının hafifletilmesi için yürütülen girişimleri destekliyoruz, karşı değiliz." dedi.

Şeyh Habib, Gazze’deki Filistin halkının özgür bir yaşam için çok fazla "kurban" verdiğini vurgulayarak, “Biz ablukanın kaldırılması için yapılan girişimleri destekliyoruz ancak bu Filistin halkının ilkelerinden tavizi de beraberinde getirmemelidir.” ifadelerini kullandı.

Hamas’ın "İsrail ile muhtemel bir anlaşmanın detaylarını görüşmek için" Gazze’de pazar günü düzenlediği toplantıda kendi şartlarını ifade ettiklerini belirten Şeyh Habib, “Onlara Mısır ve Birleşmiş Milletler (BM) Ortadoğu Özel Koordinatörü Nicolay Mladenov tarafından İsrail ile anlaşmaya dair sunulan öneriyle alakalı bakış açımızı sunduk.” diye konuştu.

Şeyh Habib, hareketinin “uzun vadeli bir ateşkes anlaşmasına” karşı olduğuna dikkati çekerek, “Çünkü böylesi bir anlaşma Siyonist düşmana, Filistin halkının hakları üzerinde daha fazla söz sahibi olmak üzere projelerini devreye sokmak için zaman tanımış olur.” değerlendirmesinde bulundu.

Gazzeliler tarafından 30 Mart’tan bu yana İsrail sınırında sürdürülen "Büyük Dönüş Yürüyüşü" gösterilerinin sonlandırılmasının mümkün olmadığını ancak sınırdan daha iç taraflara doğru kaydırılabileceğini belirten Şeyh Habib, söz konusu gösterilerle Filistin halkının bir kez daha dünya gündemine geldiğini, dolayısıyla muhtemel anlaşmada pazarlık konusu haline getirilmemesi gerektiğini Hamas’a aktardıklarını söyledi.

Şeyh Habib, İsrail’in Mısır üzerinden “direniş” eylemlerinin sonlandırılmasını istediğine işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:

"Tabii işgal gücüne karşı direniş konusunda Filistin halkımızın stratejisiyle uyuşmayan bazı şeyler var ancak bazı şeyler de var ki olumlu karşılayabiliyoruz. Böylece uygulanan abluka sonlandırılabilir."

İsrail ile Hamas arasındaki muhtemel anlaşmanın ayrıntılarının hala kesin bir şekil almadığını ve Filistinli grupların buna dair tavırlarının netleşmediğini vurgulayan Şeyh Habib, gelecek günlerde sürdürülen müzakerelerin içeriğinin netleşeceğini dile getirdi.

Şeyh Habib, İsrail’in ablukayı kaldırıp kaldırmayacağına dair hala net sinyaller vermediğini belirterek, “Eğer İsrail ablukayı kaldırmazsa, gösteriler devam edecek, çatışma süreci devam edecek, direniş eylemleri devam edecek ta ki abluka kırılsın." uyarısında bulundu.

Şeyh Habib, son olarak ne pahasına olursa olsun Filistin halkının İsrail’e “beyaz bayrak çekmeyeceğini, teslim olmayacağını” sözlerine ekledi.

BM ile Mısır'ın ara buluculuğunda Hamas ve İsrail arasında dolaylı olarak yürütülen muhtemel barış anlaşmasının şartlarının ortaya çıktığı iddia edildi.

İsrail'in "Kanal10" televizyonunun haberine göre, İsrailli üst düzey yetkililer Hamas ile imzalanması planlanan muhtemel uzun süreli ateşkes anlaşmasının detaylarını ve anlaşmanın nasıl uygulanacağını değerlendirmek üzere Katar'ı ziyaret etti.

Tarafların anlaşmaya varması halinde ilk olarak abluka altındaki Gazze Şeridi'nin Mısır'a açılan sınır kapısı Refah'ın, kalıcı olarak açılması ve İsrail'den Gazze'ye ticari malların ithalat ve ihracatının yapıldığı Kerm Ebu Salim Sınır Kapısı'ndaki İsrail ablukasının hafifletilmesi sağlanacak.

Muhtemel anlaşmanın ikinci adımında ise Filistinli gruplar Hamas ile Fetih arasında varılacak anlaşmanın ardından Filistin yönetiminin Mısır'ın himayesinde Gazze'de kontrolü ele alması hedefleniyor.

Anlaşmadaki bu maddenin Hamas ile Fetih arasındaki çekişme nedeniyle nasıl hayata geçirileceği ise merak konusu.

Eğer ki bu adım başarılırsa Filistin yönetimi Mart 2017'den bu yana Gazze'deki kamu çalışanlarının dondurduğu maaşlarını yeniden ödemeye başlayacak ve Gazze'de 6 ay içerisinde seçim yapılacak.

Hayata geçirilmesi için görüşmelerin devam ettiği anlaşmada ayrıca Mısır'ın Sina Yarımadası'nda Gazze'nin de kullanabileceği bir liman inşa edilecek.

Taraflar arasında en az 5 yıllık ateşkes ilan edilmesi planlanan anlaşmada, Hamas'ın elinde olduğu iddia edilen 2 İsrailli asker ile 2 İsrailli sivili iade etmesi maddesi de yer alıyor.

Haberde, Hamas'ın iddia edilen İsraillileri iade etmesi karşılığında Tel Aviv yönetimiyle esir takası yapılması koşulunu gündeme getirip getirmediğine ilişkin ise herhangi bir bilgi verilmedi.

Anlaşmanın imzalanmasının ardından Hamas'ın Gazze sınırından İsrail tarafına gönderilen yanan uçurtma ve balonları engellemek için gerekli adımları atması isteniyor.

BM ve Mısır'ın ara buluculuğunda Hamas ile İsrail arasında kalıcı bir anlaşma sağlanması için dolaylı görüşmelerin yapıldığı belirtiliyor.

Gazze'de pazar günü başta Hamas olmak üzere İslami Cihad Hareketi, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC), Filistin Halk Demokratik Kurtuluş Cephesi (FHDKC), Özgürler Hareketi, Filistin Arap Cephesi, Filistin Ulusal Girişimi ve diğer bazı gruplar "İsrail ile muhtemel bir anlaşmanın detaylarını görüşmek için" bir araya gelmişti.

Hamas Milli İlişkiler Daire Başkanı ve Siyasi Büro Üyesi Husam Bedran, görüşme öncesi İsrail'le bir anlaşma ihtimaline dair yaptığı açıklamada, "Gazze ablukasını kaldırmak için önümüzde büyük bir fırsat var." diye konuşmuştu.

İsrail güvenlik kabinesi de pazar günü Hamas ile yapılması muhtemel anlaşmayı görüşmek üzere bir araya gelmişti.

Görüşmenin ardından yapılan yazılı açıklamada kabinenin anlaşmayla ilgili herhangi bir karara varıp varmadığına ilişkin bilgi verilmezken, İsrail basınında yer alan haberlerde görüşmeden net bir kararın çıkmadığı ve görüşmeye katılan bakanların herhangi bir tasarıyı oylamadığı ifade edilmişti.

Gazze Şeridi'nde yaşayan 2 milyona yakın Filistinli, İsrail'in 2006'dan bu yana devam eden kara, hava ve deniz ablukası nedeniyle zor şartlar altında yaşam mücadelesi veriyor.