09-05-2016 16:18
İş adamı ve eski siyasetçi Cefi Jozef Kamhi, 28 Şubat davasında tanık olarak dinlendi. İstanbul Adalet Sarayında talimatla ifade veren -Kamhi, “28 Şubat darbesini kavram olarak kabul etmiyorum. Böyle bir darbe yoktur” dedi.
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen 28 Şubat davası kapsamında 54’üncü dönem Doğru Yol Partisi Milletvekili Cefi Jozef Kamhi, İstanbul Adalet Sarayında talimatla ifade verdi. İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen talimat duruşmasına, tanık Kamhi ve sanık Kurtuluş Öğün katıldı. Esra Albayrak ve Sümeyye Erdoğan’ın avukatları da duruşmada hazır bulundu. Tanık Kamhi’nin kimlik tespitinin ardından yemini yaptırılarak ifadesinin alınmasına geçildi.
İfadesinde 54’üncü dönem Doğru Yol Partisi milletvekili olarak TBMM’ye seçildiğini ancak 24 Mayıs 1997’de kendi rızasıyla istifa ettiğini belirten tanık Kamhi, “Güven oyu oylamasında kendi partime güven oyu vermemiştim. O dönem Refah Yol hükümetinin kurulması gündeme geldiğinde koalisyon kurulmasını desteklemedim. Çekimser oy verdim. O dönem Tansu Çiller ve Necmettin Erbakan koalisyon hükümeti kurmuşlardı. Demokrasiye, anayasaya ve laikliğe uyacaklarına dair yemin etmişlerdi. Ben kendime izleme hakkı verdim. Koalisyon hükümeti görevde kaldığı süre zarfında icraatlarından memnun olmadım. Zira bu koalisyon kurulurken yanlış bir yönetim anlayışına sahiplerdi. Ben defalarca Tansu Çiller ile görüştüm” dedi.
“KOALİSYON KURULURKEN BAŞINDAN BERİ RAHATSIZDIM”
Aradan 20 yıla yakın bir süre geçtiğini kaydeden Kamhi, bu nedenle kendisini rahatsız eden faaliyetleri şu an somutlaştırmasının mümkün olmadığını savundu. Süleyman Demirel ile sayın Erbakan arasında geçen görüşmenin içeriğini bilmediğini anlatan Kamhi, şöyle konuştu:
"Hasan Ekinci’nin kuvvet komutanları ile bulunduğu ortamda bulunmadım. Hayatımda ilk kez siyasete ve meclise girdim. Meclise girerken milletin oyuyla seçilen bir milletvekilinin, partinin kendi talimatları doğrultusunda hareket etmesini kabullenmedim. Koalisyon kurulurken başından beri rahatsızdım. 54’üncü hükümetin kurulmasından sonra 28 Şubat 1997 tarihinde yapılan Milli Güvenlik Toplantısı başta olmak üzere hükümetin düşürülmesinde askerin baskısı olduğu hususunda herhangi bir şey bilmiyorum.”
“SAYIN ERBAKAN İLE İYİ BİR DİYALOG İÇERİSİNDEYDİK”
Asker tarafından herhangi bir baskı olduğunu sanmadığını belirten Kamhi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“28 Şubat döneminde çok sayıda siyasetçi Necmettin Erbakan’ın istifasından sonra bazı milletvekillerine para verildiği, bazılarına makam vaat edildiği, bazılarının da tehdit edilerek istifa ettirildiklerini sanmıyorum. Geriye doğru baktığınızda 54’üncü hükümetin koalisyon ortaklarının milletvekillerinin istifa ettirildiğini düşünmüyorum. 28 Şubat darbesini kavram olarak kabul etmiyorum. Böyle bir darbe yoktur. Dolayısıyla yabancı devletlerin parmağı olduğunu düşünmüyorum. O dönem farklı dünya çizgilerine sahip olmasına rağmen sayın Erbakan ile iyi bir diyalog içerisindeydik.”
Duruşmaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme, Cefi Jozef Kamhi’nin beyanının alınması nedeniyle işi biten talimat evrakının Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verdi.
(İHA)
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen 28 Şubat davası kapsamında 54’üncü dönem Doğru Yol Partisi Milletvekili Cefi Jozef Kamhi, İstanbul Adalet Sarayında talimatla ifade verdi. İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen talimat duruşmasına, tanık Kamhi ve sanık Kurtuluş Öğün katıldı. Esra Albayrak ve Sümeyye Erdoğan’ın avukatları da duruşmada hazır bulundu. Tanık Kamhi’nin kimlik tespitinin ardından yemini yaptırılarak ifadesinin alınmasına geçildi.
İfadesinde 54’üncü dönem Doğru Yol Partisi milletvekili olarak TBMM’ye seçildiğini ancak 24 Mayıs 1997’de kendi rızasıyla istifa ettiğini belirten tanık Kamhi, “Güven oyu oylamasında kendi partime güven oyu vermemiştim. O dönem Refah Yol hükümetinin kurulması gündeme geldiğinde koalisyon kurulmasını desteklemedim. Çekimser oy verdim. O dönem Tansu Çiller ve Necmettin Erbakan koalisyon hükümeti kurmuşlardı. Demokrasiye, anayasaya ve laikliğe uyacaklarına dair yemin etmişlerdi. Ben kendime izleme hakkı verdim. Koalisyon hükümeti görevde kaldığı süre zarfında icraatlarından memnun olmadım. Zira bu koalisyon kurulurken yanlış bir yönetim anlayışına sahiplerdi. Ben defalarca Tansu Çiller ile görüştüm” dedi.
“KOALİSYON KURULURKEN BAŞINDAN BERİ RAHATSIZDIM”
Aradan 20 yıla yakın bir süre geçtiğini kaydeden Kamhi, bu nedenle kendisini rahatsız eden faaliyetleri şu an somutlaştırmasının mümkün olmadığını savundu. Süleyman Demirel ile sayın Erbakan arasında geçen görüşmenin içeriğini bilmediğini anlatan Kamhi, şöyle konuştu:
"Hasan Ekinci’nin kuvvet komutanları ile bulunduğu ortamda bulunmadım. Hayatımda ilk kez siyasete ve meclise girdim. Meclise girerken milletin oyuyla seçilen bir milletvekilinin, partinin kendi talimatları doğrultusunda hareket etmesini kabullenmedim. Koalisyon kurulurken başından beri rahatsızdım. 54’üncü hükümetin kurulmasından sonra 28 Şubat 1997 tarihinde yapılan Milli Güvenlik Toplantısı başta olmak üzere hükümetin düşürülmesinde askerin baskısı olduğu hususunda herhangi bir şey bilmiyorum.”
“SAYIN ERBAKAN İLE İYİ BİR DİYALOG İÇERİSİNDEYDİK”
Asker tarafından herhangi bir baskı olduğunu sanmadığını belirten Kamhi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“28 Şubat döneminde çok sayıda siyasetçi Necmettin Erbakan’ın istifasından sonra bazı milletvekillerine para verildiği, bazılarına makam vaat edildiği, bazılarının da tehdit edilerek istifa ettirildiklerini sanmıyorum. Geriye doğru baktığınızda 54’üncü hükümetin koalisyon ortaklarının milletvekillerinin istifa ettirildiğini düşünmüyorum. 28 Şubat darbesini kavram olarak kabul etmiyorum. Böyle bir darbe yoktur. Dolayısıyla yabancı devletlerin parmağı olduğunu düşünmüyorum. O dönem farklı dünya çizgilerine sahip olmasına rağmen sayın Erbakan ile iyi bir diyalog içerisindeydik.”
Duruşmaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme, Cefi Jozef Kamhi’nin beyanının alınması nedeniyle işi biten talimat evrakının Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verdi.
(İHA)
