TAHRAN
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, İran Meclis Başkanı Ali Laricani, Çin Meclis Başkan Yardımcısı Çen Zu, Rusya Devlet Duması Başkanı Vyacheslav Volodin, Pakistan Milli Meclisi Başkanı Esed Kayser, Afganistan Ulusal Meclis Başkanı Abdul Rauf İbrahimi’nin katılımıyla Tahran’da gerçekleştirilen "Terörizmle ve Aşırıcılıkla Mücadele konulu Meclis Başkanları İkinci Toplantısı"nın kapanış bölümünde konuşan TBMM Başkanı Binali Yıldırım, terör örgütleriyle mücadelede yapılacak iş birliklerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Terörle mücadelede bölgesel iş birliğinin başarılı olabilmesi için önce kavramlarda ve söylemlerde bir birliktelik oluşturulması gerektiğine vurgu yapan Yıldırım, "Eğer bir ülkedeki terör örgütü diğer ülkelerde terör örgütü olarak görülmüyorsa burada fazla bir mesafe almamız zor olur. O bakımdan burada bir harmonizasyona ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Terörle mücadelede bedel ödeyen ülkeler bölge ülkeleridir, terörün içinde yer alan ülkelerdir. Ancak gördüğümüz şekliyle bu bedelin ödenmesi bölge ülkeleri tarafından karşılanmasına rağmen terörün sebeplerini oluşturan, kaynaklarını oluşturan bazı planların ve hedeflerin ne yazık ki hiçbir bedel ödemediğini görüyoruz." dedi.
"Bu coğrafya bizim kaderimizdir, kaderimizden kaçamayız"Suriye’de yaşanan iç savaş ve terör olaylarına da değinen Yıldırım, Türkiye'nin yaklaşık 4 milyon Suriyeliye ev sahipliği yaptığını hatırlattı.
"Bunu da tabii ki severek yapıyoruz, ancak bu bedelin bir şekilde uluslararası toplumca paylaşılması lazım" diyen Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bizim inancımız, insanı yaşat ki devlet yaşasın, insanı yaşat ki insanlık yaşasın esasına dayanıyor. Bu bakımdan bir an önce bölgede sorunların çözülmesi ve artık bu acıların sona ermesini önemsiyoruz. Bu yüzden de bölgesel iş birliğini İran, Rusya, Türkiye olarak sürdürmeye kararlıyız. Bu konferansa iştirak eden diğer ülkelerin de bu birliktelik içerisinde olması en büyük arzumuzdur."
Terörün bütün insani değerleri yok ettiğine ve küresel ticareti olumsuz etkilediğine dikkati çeken Yıldırım, "Şu anda dünyanın başını en fazla ağrıtan konuların başında terör geliyor. Bir yandan ülkelerimizdeki insanların can ve mal güvenliğini teminat altına alırken diğer yandan da terörden doğan zararları giderecek rehabilitasyon tedbirlerini, yani sosyal projeleri, teknik projeleri de hayata geçirmemiz gerekiyor. İnsanları güvenlik ve özgürlük arasına sıkıştırmanın terörle mücadelede çıkar yol olmadığını düşünüyoruz. Özgürlükler alabildiğince olabilmeli, ama bu güvenliği de özgürlükleri kısıtlamadan yapabilmeliyiz." diye konuştu.
İbni Haldun’un “Coğrafya bir kaderdir” sözüne atıfta bulunan Yıldırım, "Bu coğrafya bizim kaderimizdir, kaderimizden kaçamayız. O halde coğrafyanın kaderini değiştirecek ve gelecek parlak yıllara ulaşacak iş birliğimizi geliştirebiliriz." ifadelerini kullandı.
Tahran ortak bildirisinin 6 ülkenin uzmanlarının dikkatli ve güzel çalışmaları sonucu ortaya çıktığını belirten Yıldırım, oluşan metnin bütün ülkelerin hassasiyetini azami ölçüde yansıttığını ve bu bakımdan kıymetli bulduğunu dile getirerek bir sonraki toplantının Türkiye’de olacağı bilgisini paylaştı.
Yıldırım, Tahran’da ele alınamayan daha spesifik konuları İstanbul’da ele alma ve daha somut sonuçlar elde etmeyi ümit ettiklerini ve bunun için hazırlıkları bir yıl boyunca teknik düzeyde yapacaklarını aktardı.
TBMM Başkanı Yıldırım, temaslarının ardından Türkiye'ye döndü.
Muhabir: Muhammet Kurşun
Kaynak: AA
dikGAZETE.com