İran resepsiyonuna katılan Bakan Yılmaz: Türkiye-İran ilişkileri kritik öneme sahip!

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, “Türkiye ve İran’ın işbirliği hem bölgenin istikrarı hem de iki ülkenin istikrar ve refahı için kritik öneme sahip” dedi.

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, İran İslam Devrimi’nin 37. yıldönümü ve İran İslam Cumhuriyeti Büyükelçisi Alireza Bikdeli’nin görev süresinin dolması vesilesiyle gerçekleştirilen resepsiyona katıldı. İran’a defalarca ziyaret gerçekleştirdiğinin altını çizen Yılmaz, İran’ın ne kadar büyük bir kültüre sahip olduğunu yerinde izleme şansı bulduğunu söyledi.

“İKİ ÜLKENİN İŞBİRLİĞİ KRİTİK ÖNEME SAHİP”

Bölgenin iki önemli gücü olan İran ve Türkiye ilişkilerinin üst düzey olmasını temenni eden Yılmaz, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“İran ve Türkiye’nin nüfusu yaklaşım 160 milyon ediyor. Satın alma güçleri ise yaklaşık iki milyon. Türkiye ve İran’ın işbirliği hem iki ülkenin refah ve istikrarı için hem de bölgenin refah ve istikrarı için kritik öneme sahip.”

"NÜKLEER ENERJİYE DEĞİL, NÜKLEER SİLAHA KARŞIYIZ..."

Hiçbir ülkenin nükleer silaha sahip olmasını istemediklerini kaydeden Yılmaz, “Öteden beridir hiçbir ülkenin nükleer silahları kullanmasına taraftar değiliz. Ama nükleer enerjiyi barışçıl amaçlarla kullanmak her ülkenin doğal hakkı.”

İran’a uygulanan ambargoların kalkmasından memnuniyet duyduğunu belirten Yılmaz, uluslararası toplumun Türkiye’nin yıllardır savunduğu noktaya geldiğini söyledi.

“TÜRKİYE HEP İRAN’IN YANINDA OLDU”

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın ardından kürsüye gelen Büyükelçi Alireza Bikdeli, konuşmasını Türkçe yaptı. Türkiye’nin yaptırımlar süresinde hep İran’ın yanında olduğunu kaydeden Bikdeli, “Türkiye, İran’a uygulaman yaptırımlar sürecinde hep bizim yanımızda oldu. Türkiye, İran’ın başarılarında yapıcı bir role sahip” dedi.

İRAN BÜYÜKELÇİSİNDEN TEŞEKKÜR

Türkiye’den güzel anılarla birlikte İran’a döndüğünü belirten Bikdeli, Türk halkına ve yetkililerine teşekkürlerini iletti. Türkiye’de kaldığı 3 yıl boyunca edindiği izlenimleri anlatan Bikdeli, konuşmasını şöyle tamamladı:
”Burada 3 yıl kaldıktan sonra şunu söyleyebilirim ki; biz aynı kültürü ve aynı kaderi paylaşan milletleriz. Bölgenin ve iki ülkenin istikrarı ve güveni Türkiye ve İran işbirliğine bağlı. Halklarımız birbirleriyle dostça yaşamak istiyor. Bu ancak etkileşimle sağlanabilir. Birbirimizin yanında olursak güçlü oluruz.”