USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Dünya

Irak’ta 'mezhep cinayetleri'nin yeniden başlaması endişesi yayılıyor

Irak’ın Sünni Arapların yaşadığı Salahaddin vilayetinde 8 kişinin kimliği henüz belirlenemeyen silahlı kişilerce kaçırıldıktan sonra kurşuna dizilerek öldürülmesi, daha önce yaşanan “mezhep cinayetlerinin” yeniden başladığı endişesine neden oldu.

Irak’ta 'mezhep cinayetleri'nin yeniden başlaması endişesi yayılıyor
21-10-2020 23:53
Google News
Bağdat

Salahaddin vilayetine bağlı Beled İlçesi’nin Fertahiye Nahiyesi’nde 12 sivil Sünni vatandaş, 17 Ekim tarihinde kimliği henüz belirlenemeyen ancak Şii milis güçleri oldukları iddia edilen silahlı kişilerce kaçırılmıştı. Kaçırılanlardan 8 kişinin aynı gün kuruşuna dizilerek öldürüldüğü ve çöl alana bırakıldığı ortaya çıktı.

Yaşanan bu cinayette, 2014’te DEAŞ’a karşı savaş sırasında bölgeye yerleşen İran’a yakın radikal Şii milis gruplardan Kays Hazali liderliğindeki Asayib Ehlilhak Hareketi’nin parmağı olduğu sıkça öne sürülüyor.

Sünni vatandaşlara karşı işlenen söz konusu cinayet, bölge halkında mezhep eksenli katliam korkusu yarattı. Yöre halkı, şok etkisi uyandıran cinayetin faillerinin ortaya çıkarılmasını isterken, bölgelerinde bulunan Şii radikal silahlı milis yapıların da oradan çıkarılmasını istiyor.

Bölgede polis ve orduya bağlı güçlerin yanı sıra Asayib Ehlilhak ve diğer bazı yapılar da varlık gösteriyor.

Haşdi Şabi Başkanı Falih Feyyad, konuyla ilgili haklarındaki suçlamalara ilişkin yaptığı açıklamada, cinayetten sorumlu olmadıklarını savunarak, faillerinin ortaya çıkarılması için kurulan komitenin sonuçları açıklamasını beklediklerini söyledi.

Feyyad, mezhep eksenli suikastlere geri dönülmeyeceğini sözlerine eklese de, özellikle yöre halkında cinayetin sorumlularının kimliğinin açıklanamayacağı endişesi hakim.

Başbakan Mustafa el-Kazımi’de cinayet sonrası yaptığı açıklamada, "mezhepçi husumet"e dikkati çekerek, böyle bir şeye geri dönülmesine izin verilmeyeceğini aktardı.

Kazımi’nin bu açıklamaları, olayın mezhep eksenli cinayet olduğu tartışmalarını derinleştirdi.

Başbakan, cinayetten 1 gün sonra yanına İçişleri ve Savunma Bakanlarıyla Haşdi Şabi Başkanını da alarak soluğu bölgede aldı.

Taziye ziyaretinde bulunan Kazımi, "Iraklıların karşı karşıya getirilmek istendiği" uyarısı yaptı.

Başbakanın Askeri Sözcüsü Yahya Resul de, "Fertahiye cinayeti sorumlulularının yakalanması için bölgede geniş çaplı askeri operasyon düzenlemekten çekinmeyiz." dedi.

Salahaddin vilayeti Sünni Milletvekili Musenna Samarrayi, yaptığı açıklamalarda, hükümetin Şii milis grupları kastederek, "mezhepçi çetelere dur" denmesini istedi ve aksi halde bölgenin güvenliğinin korunması için uluslararası yardım talebinde bulunacaklarını söyledi. Sünni vekil, bölgelerindeki güvenlik birimlerine yöre halkı dışından atamaların yapılmaması çağrısı da yaptı.

"Cinayeti petrol çıkarıp satan İran’a yakın gruplar yaptı"

Bölge siyasetçilerinden ve eski Sünni Milletvekili Mişan Cuburi de, sosyal medya hesabı üzerinden, "İlgili yetkililer ve makam sahipleri Fertahiye cinayetini ‘sadakatli milisler’in (İran’a en yakın gruplar) yaptığını biliyor mu?" Bu gruplar, 'Beled’in Güneyi' adlı petrol kuyusundan petrol çıkarıp satıyorlar. Yaptıkları mezhepçi temizlik eylemlerinin hedefi; petrol satışlarına tanıklık eden yöre sakinlerinden kurtulmak." paylaşımında bulundu.

Cinayetten suçlu tutulan Şii milis örgütü Asayib Ehlilhak Hareketi lideri Kaysa Hazali de, yaptığı açıklamada, kaçırılan 12 kişiden geriye kalan 4’ünün bir an önce serbest bırakılması gerektiğini ve onları kurtarma operasyonunda güvenlik güçlerinin yanında Haşdi Şabi’nin de yer almasını istedi.

Şii milis lideri, konunun perde arkasının aydınlatılması için nezih araştırma ve inceleme yapılması çağrısı da yaptı.

ABD kınadı

ABD Bağdat Büyükelçisi de yaptığı açıklamada, cinayeti kınayarak, faillerin tutuklanıp adelete teslim edilmesini gerektiğini belirtti.

Büyükelçi, Kazımi’nin bölgeye ziyaretinin de önemli olduğunu bildirerek, "Bu ziyaret, tüm silahlı grupların tamamen devletin kontrolüne alınması için önemli bir adımdır. Bu da daha fazla kanın akmaması için tek yöntemdir. " değerlendirmesinde bulundu.

"Gösterilere katılmak isteyen Sünnilerin önünü kesmek"

AA muhabirine konuşan siyasi analist Ali Mumtaz, "Salahaddin’deki cinayeti yapanların amacı mezhep çatışmasını yeniden körüklemek. Böylece Irak’ta mezhep eksenli cinayetler yeniden ateşlenmiş oldu. Bu durumun mezhepsel çatışmalara dönüşme riski var." dedi.

Mezhep eksenli çatışmaların fitilinin yakılmak istenmesinin sebebine ilişkin Mumtaz, şunu kaydetti:

"25 Ekim’de birinci yılı dolacak olan halk gösterilerine Enbar, Salahaddin ve Musul gibi Sünni bölgelerden katılanlar olacaktı. Milis gruplar, bunun önünü kesmek ve bölge halkında korku ortamı yaratmak için bu eylem yapıldı."

Irak’ta 2006-2008 yılları arasında özellikle başkent Bağdat’ta, yüzlerce sivilin canına mal olan mezhep savaşı yaşanmıştı. Bağdat’ın birçok bölgesinde bulunan kamu ve özel mülkiyetli binalarda o günlere ait kurşun izleri duruyor.

Bağdat’ta bugüne kadar birçok Sünni vatandaş, bazı Şii ağırlıklı bölgelere gitmekten çekiniyor.

Yaşanan olayda yüzlerce aile ülkeyi terk ederek, yurtdışına kaçmak zorunda kalmıştı.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ