BİRLEŞMİŞ MİLLETLER
BM Güvenlik Konseyi, Suriye'deki insani durum ve yardım çalışmalarını görüştü.
Toplantının basına açık bölümünde konuşan BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Durumlar Koordinatörü Stephen O'Brien, "Suriye krizi 7. yılına girdi ve biz insan eliyle meydana gelmiş en büyük insani krize şahit oluyoruz." dedi.
Suriye'de tüm tarafların savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlediğini ifade eden O'Brien, çatışmaların ve askeri operasyonların devam ettiği bölgelerdeki sivillerin can güvenliğinin korunması çağrısı yaptı.
Rakka'da hava saldırıları ve çatışmalar nedeniyle sivil can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin bilgiler geldiğini ifade eden O'Brien, "Rakka vilayetinde devam eden askeri operasyonlar nedeniyle 400 binden fazla sivilin can güvenliği konusunda ciddi endişe duyuyorum." diye konuştu.
Çatışmaların Rakka merkezine yakınlaşmasının bu endişeleri daha da artırdığını dile getiren O'Brien, tüm taraflardan uluslararası hukuk altındaki yükümlülüklerine uymalarını istediklerini belirtti.
Doğu Guta'da 400 bin sivil kuşatma altında
Stephen O'Brien, Suriye'de kuşatma altındaki kentlerde insani durumun kötüleşmeye devam ettiğini de kaydederek, "Özellikle yaklaşık 400 bin sivilin hükümet güçlerinin kuşatması altında olduğu Doğu Guta'daki güvenlik ve insani sorunlar nedeniyle son derece kaygılıyım." ifadesini kullandı.
Doğu Guta ve Şam kırsalındaki çatışmalar nedeniyle binlerce kişinin evlerinden edildiğini de dile getiren O'Brien, Doğu Guta'daki 3 devlet hastanesi ile 17 sağlık merkezinin saldırılar nedeniyle kullanılamaz hale geldiğini belirtti.
O'Brien, kuşatma altındaki dört kasaba Madaya, Zabadani, Fua ve Kefraya'da sivillerin tahliyesi için varılan anlaşmaya da değinerek, tarafların 9 ay çatışmama ve sivillerin tahliyesi ile insani yardım girişine izin verme konusunda yaptıkları anlaşmayı takip ettiklerini ifade etti.
"Rejim insani yardım girişine izin vermiyor"
BMGK Başkanı İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Matthew Rycroft da toplantı öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada, rejimin yıl başından bu yana kuşatma altındaki bölgelere insani yardım girişine izin vermediğini ancak BMGK toplantısına 24 saat kala rejimin "alay eder gibi" bazı yardımların girişine izin verdiğini ifade etti. Rycroft, insani yardım girişine izin vermenin BMGK'dan övgü alma gerekçesi değil "ahlaki ve yasal bir zorunluluk" olduğunu vurguladı.
Rycroft, kuşatma altındaki bölgelerin yüzde 80'inin rejim kuşatması altında olduğunu kaydederek, "BMGK olarak rejim ve müttefiklerinden kuşatmaları kaldırmasını ve insani yardım girişine izin vermesini istiyoruz." diye konuştu.
Muhabir:Mustafa Keleş
dikGAZETE.com