İhvan'dan, Muhammed Mursi'nin 17 Haziran 2019'da mahkeme salonunda hayatını kaybetmesinin yıl dönümünde yapılan yazılı açıklamada, Mursi'nin vefatından Mısır makamlarını sorumlu tutuldu.
Mursi'nin şehit olarak nitelendirildiği açıklamada, mahkeme salonundaki vefatının, uluslararası adaletin alnına sürülen bir suç olduğu vurgulandı.
Açıklamada, "Ocak devrimcileri ve bunların başında da İhvan, Mursi'ye olanlar konusunda uluslararası bir soruşturma açılana, manevi ve hukuki hakkı ona geri iade edilinceye kadar rahat etmeyecek ve talep edilen hak kaybolmayacak." ifadesine yer verildi.
Mursi'nin pek çok defa, meşruiyete olan bağlılığını hayatıyla ödeyeceğini vurguladığı aktarılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"İktidara değil, aksine, Ocak Devrimi sonucu yeni doğmuş olan tecrübenin devam etmesine sımsıkı sarılmaktaydı. Mursi'nin meşruiyeti ölümü ile sona ermeyecek. Mursi, ülkesi ve halkı için bir yıl boyunca dikenlere katlanarak Mısır'ı yönetti."
Açıklamada, şehid Muhammed Mursi'nin adı ve yönetim tecrübesinin, gerçekler ne kadar çarpıtılırsa çarpıtılsın, ölümsüzlerin arasında onur ve gurur harfleriyle yazılı kalacağı dile getirildi.
Mısır'da 30 Haziran 2012'de yemin ederek göreve başladıktan bir yıl sonra kendisinin atadığı, dönemin Savunma Bakanı Abdulfettah es-Sisi liderliğindeki Askeri Konsey tarafından 3 Temmuz 2013'de darbe ile görevinden indirilmiş ve alıkonularak bilinmeyen bir yere götürülmüştü.
Mursi, "Hapishaneler Baskını" olarak bilinen davada 16 Haziran 2015'te idam cezasına çarptırılmıştı.
İdam cezasının dışında Mursi’ye, 2016'da "İttihadiyye olayları" davasında 20 yıl, 2017'de "Hamas adına casusluk" davasında 25 yıl ve 2018'de "Yargıya hakaret" davasında ise 3 yıl olmak üzere toplam 48 yıl hapis cezası verilmişti.
Mursi, hakkında verilen idam kararından tam 4 yıl bir gün sonra 17 Haziran 2019'da mahkeme salonunda hayatını kaybetmişti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
