’İhraç edilen savcılar’la ilgili hükümetten ilk yorum

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 4 savcı ve 1 hakimin meslekten ihraç edilmesine ilişkin, “Çeteleşen bir hukuk anlayışı bu milletin iradesine hukuk darbesi yapmaya çalıştı. Millete yanlış yapan bedelini ödeyecektir” dedi.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Ataşehir Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nin açılışını gerçekleştirdi. Bakan Müezzinoğlu, açılışın ardından basın mensuplarının gündeme dair sorularını yanıtladı. Türkiye’nin sağlık alanında iyi bir noktada olduğunu belirten Bakan Müezzinoğlu, diş estetiğinin SGK tarafından karşılanacak olmasından memnuniyet duyduğunu belirterek, “Dünyanın en gelişmiş hangi ülkesini örnek alırlarsa alsınlar, o ülkede sunulan sağlık hizmetlerinin daha iyisini Türkiye’de sunuyoruz. Daha kolay ulaşım, daha iyisini sunabilme ve daha çağdaş ve modern mekanlarda sunabilmeyi Türkiye yakaladı. Bu anlamda, ki ağız ve diş sağlığında Avrupa ve Amerika sigorta paketlerinin dışında tutar. Sosyal güvenliğin içerisinde bütün bunları alıyoruz. Çünkü vatandaşımız bizim için değerli, bu vatandaş her şeyin en güzeline, en iyisine layık. SGK da bu alanda gösterdiği bu duyarlılık dolayısıyla SGK’ya da teşekkür ediyorum. Daha iyisini inşallah gelecek dönemlerde ülkenin imkanları bu millete zenginlik olarak dönecektir” diye konuştu.
Bakan Müezzinoğlu, 17 ve 25 Aralık süreci dolayısıyla HSYK tarafından meslekten ihraç edilen savcılar Zekeriya Öz, Celal Kara, Muammer Akkaş, Mehmet Yüzgeç ile hakim Süleyman Karaçöl ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Müezzinoğlu, Türkiye’nin farklı dönemlerde darbeye maruz kaldığını belirterek, “Bu millet 1960’tan bu yana milli iradenin hak ve hukuk adına çok ağır bedeller ödedi. Bu milletin seçtiği başbakanlar, bakanlar idam edildi. Esasında idam edilen milli iradeydi. Rahmetli Menderes’in, Polatkan’ın ve Zorlu’nun şahsında tecelli etti. Sonraki dönemde de 12 Mart muhtırası, 12 Eylül darbesi. Bütün bunları, bu millet ağır bedeller şeklinde yaşadı gördü” dedi.

“BU MİLLETE YANLIŞ YAPAN BEDELİNİ AĞIR ÖDER”
AK Parti’ye yönelik kapatma davasını da hatırlatan Bakan Müezzinoğlu, şunları söyledi:
“AK Parti kapatılmaktan 1 oyla kurtuldu. Esasında kurtulan AK Parti değildi, milli iradeydi. İki kişiden birinin oyunu almış siyasi partiydi. O gün AK Parti 2008’de kapatılmış olsaydı, Türkiye’de biz bugün bunları konuşabilecek miydik? Türkiye’de geçtiğimiz dönem bir hukuk darbesi yapmaya, çeteleşen bir hukuk anlayışı bu milletin iradesine hukuk darbesi yapmaya çalıştı. Millete yanlış yapan bedelini ödeyecektir. Siyasetçi yanlış yapıyorsa en fazla 1,5 yılda bir sandıkta hesap veriyor. Ama bunu hukuk kılıfı içinde, kurumların verdiği güç kılıfları içinde milli iradeye bir tuzak şeklinde kullananlar bundan sonra mutlaka bedelini ağır ödeyeceklerdir. Bu da bir örnek.”

“MİLLET HAYIR DUASI EDEMİYORSA SÖYLENECEK SÖZ YOK”
12 Eylül darbesinin mimarı 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren’nin ölümüyle ilgili de konuşan Mehmet Müezzinoğlu, devlet kanadından taziye mesajının gelmemesi ile ilgili soru üzerine, “Devletin temsilcileri, milletin temsilcileridir. Millet ona hayır duası edemiyorsa, Allah yardım etsin diyemiyorsa söylenecek bir söz yok. Biz de milletin temsilcileriyiz” diye konuştu.
“Bir dönem neredeyse yüzde 90’lara varan milli iradeyi temsil ediyordu” diyen bir gazetecinin sözleri üzerine Bakan Müezzinoğlu, “Tank gücü varsa, tank gücünün karşısında bu millet kendi tankına ve askerine asla karşı durmadı. Ama günü geldiğinde, 83’te bütün tezgaha rağmen sandığı serbest bırakınca Özal dedi. Dolayısıyla tankın gölgesinde, kendi ordusunun tankının karşısında durmaz bu millet. Ama bir düşman tankı olsaydı tabii ki şehitliğe koşardı” şeklinde cevap verdi.
(İHA)