"Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı bildiriyi imzalayan Hrant Dink’in oğlu Arat Dink hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan açılan davanın görülmesine başlandı.
Güvenlik güçleri tarafından Diyarbakır’da yürütülen terör operasyonlarının ardından Barış Akademisyenlerince yayınlanan ve tepkiyle karşılanan "Bu suça ortak olmayacağız" adlı bildiriyi imzalayan Hrant Dink’in oğlu Arat Dink’in yargılanmasına başlandı.
İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada hakkında örgüt propagandası yapmaktan 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istenilen Arat Dink ile avukatları hazır bulundu.
Duruşmada savunmasını yapan sanık Arat Dink, “Bildiriyle ilgili tek pişmanlığım, son paragrafında bu şiddeti teşhir edeceğimizin taahhüdünde bulunmuşuz. Pişmanlığım bu taahhüdü yeterince yerine getirmemiş olmaktır” dedi.
Arat Dink’in ardından avukatları da savunmalarını yaptı ve Arat Dink’in dosyasının olayla ilişkin yargılanan diğer sanıklarla birleştirilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, avukatların dosya birleştirme talebini reddetti.
Heyet, eksikliklerin giderilmesi isteyerek, duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Güvenlik güçlerinin Diyarbakır’da yürüttükleri operasyonlara tepki gösteren barış akademisyenleri, "Bu suça ortak olmayacağız" isimli bir bildiri yayınlamıştı. Bildiriye imza atan akademisyenlerin gözaltına alınmasının ardından aralarında Arat Dink’in de bulunduğu 18 kişi Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önünde açıklama yaparak bildiriye destek verdiklerini kaydetmişlerdi.
Barış Bildirisi’ne imza attıkları gerekçesiyle gözaltına alınan akademisyenlere destek olmak amacıyla aralarında Hrant Dink’in oğlu Arat Dink’in de olduğu 18 kişi, İstanbul Adliyesi’nin karşısında ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildiriyi okuduktan sonra, savcılığa giderek kendileri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Bildiriye imza atarak kendileri hakkında suç duyurusunda bulunan kişiler hakkında, savcılıkça yürütülen soruşturmalarda ayrı ayrı davalar açıldı. Bu kapsamda Hrant Dink’in oğlu Arat Dink hakkında da terör örgütü propagandası yapmaktan 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istenmişti.
(Mehmet Yusuf Melikoğlu - İrem Demir/İHA)
