03-09-2015 16:21
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davada mahkeme, olay günü güvenlik kamerası görüntülerinde cinayeti işleyen Ogün Samast’ın arkasındaki şahsın sanık Osman Hayal olup olmadığının tespit edilmesi için TÜBİTAK’tan rapor istedi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 6’ıncı duruşmasına hiçbir sanık katılmazken, taraf avukatları duruşmada hazır bulundu. Mahkeme heyeti, cinayetin işlenmeden hemen önce olay yerinden elde edilen güvenlik kamerası görüntüleriyle ilgili yazılan yazılara cevap geldiğini belirtti. Mahkeme başkanı, TUBİTAK’a görüntülerde kişilerin kimliklerinin tespit edilmesi hususunda müzekkere yazıldığını, TUBİTAK’tan gelen yazıda, görüntülerde çok sayıda kişi olması sebebiyle, hangi şahsın kastedildiğinin net şekilde belirtilmesinin istendiği kaydedildi. Bunun üzerine mahkeme, Osman Hayal olup olmadığının tespit edilmesi için görüntüdeki şahsın işaretlenerek rapor hazırlatıldığını belirtti.
“SORUŞTURMADA FARKLI İFADE VERDİLER”
Duruşmada söz alan Dink ailesinin avukatı Hakan Bakırcıoğlu, alınan ek rapora göre TUBİTAK’tan yeniden rapor alınmasını talep etti. Avukat Bakırcıoğlu, dosyada sanık olan Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve Ogün Samast’ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen soruşturmada yeniden ifade verdiklerini hatırlatarak, “Vermiş oldukları ifadeler dosyanızdaki ifadelerden farklıdır. Bu nedenle o ifadelerin dosyanıza gelmesi gerekiyor” dedi.
DOSYALARIN BİRLEŞTİRİLMESİ TALEP EDİLDİ
Katılanlar vekillerinden Bahri Bayrambelen ise “Daha önce mahkeme örgüt olmadığını kabul etmiş, temyiz üzerine Yargıtay örgütün varlığını belirterek mahkemenin kararını bozmuştur. Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmekte olan dava bu davayla birleştirilsin. Ayrıca halen Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından kamu görevlileri hakkında yürütülen soruşturma tamamlanıp davaya dönüştüğünde, o davada bu dosya ile birleştirilsin. Bu nedenle soruşturması devam eden dosyanın da davasının açılmasının beklenilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.
“DİNK’TEN SONRA EN BÜYÜK MAĞDUR ERHAN TUNCEL”
Sanık Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu duruşmada söz alarak, Erhan Tuncel’in dava konusu hadisede Hrant Dink ve ailesinden sonra en büyük mağdur olduğunu söyledi.
Avukat Soruklu, müvekkilinin elde ettiği bütün bilgileri ilgili makamlara ilettiğini ve bunun üzerine yazışmalar yapıldığını belirterek, “Müvekkilim bir anda bu cinayetin faili olarak bulunuyor. Hem de cinayeti önlemek için bilgiler verdiği halde. Ancak iddianamede bazı bilgileri sakladığı öne sürülüyor. Müvekkilim yıllarca tutuklu kaldı ve kamuoyu önünde cinayetin bir numaralı olarak gösterilerek hayatı karartıldı” dedi.
Avukat Soruklu da, Trabzon’daki dava ve Dink cinayetine ilişkin kamu görevlileri hakkında yürütülen soruşturmanın tamamlanması halinde, mevcut dosya ile birleştirilmesini talep etti. Avukat Soruklu ayrıca olay yeri görüntülerindeki bütün şahısların kimlik tespitlerine ilişkin araştırma yapılmasını ve Erhan Tuncel hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasını istedi.
GÖRÜNTÜLERDEKİ KİŞİNİN OSMAN HAYAL OLUP OLMADIĞINI TÜBİTAK TESPİT EDECEK
Ara kararlarını açıklayan mahkeme heyeti, güvenlik kamerası görüntülerindeki incelenmesi istenen kişinin, bilirkişi olarak tayin edilen katip tarafından işaretlendiğini belirtti. Mahkeme, TUBİTAK’ın gönderdiği ön inceleme raporuna bilirkişi ek raporu da eklenmek suretiyle, TUBİTAK’a yeniden müzekkere yazılarak görüntülerdeki siyah pantolonlu kişinin Osman Hayal olup olmadığının tespit edilerek bildirilmesine hükmetti.
SAMAST, HAYAL VE TUNCEL’İN SORUŞTURMA DOSYASINDAKİ İFADELERİ İSTENDİ
Mahkeme heyeti, dosyada gizlilik kararı mevcut değil ise, Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve Ogün Samast’ın kamu görevlileri hakkında yürütülen Dink soruşturmasında verdikleri ifadelerin dava dosyasına gönderilmesi için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılmasına karar verdi. Mahkeme, Erhan Tuncel’in yurt dışına çıkış yasağı kaldırılması talebini ise reddederken hakkında yakalama kararı bulunan sanık Ahmet İskenderin, akıbetinin sorulmasına karar verdi. Duruşma ertelendi.
Öte yandan duruşmanın başlamasından önce "Hrant’ın arkadaşları" üyesi bir grup Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde açıklama yaptı.Grup adına basın açıklamasını okuyan Baran Seyhan, davada yalnızca birkaç tetikçinin yargılandığını öne sürerek “Gerçek sanıklar yargı önüne çıkarılana dek bu dava bitmeyecek” dedi.
Baran Seyhan tarafından okunan basın açıklamasında, “Hrant Dink cinayetinin aydınlatılması namus borcu ilan edileli yıllar geçti. Katledildiği gün doğmuş çocuklar okuma yazmayı sökeli hayli zaman oldu. Ne yazık ki Hrant Dink’i katleden zihniyetin nefret tohumları, hala o çocukların sıralarının üstündeki kitaplarda. Biz ise bu çocuklardan yepyeni tetikçiler devşirilmesin diye adalet nöbetimizi sürdürmeye kararlıyız. Gerçek sanıklar yargı önüne çıkarılana, arkadaşımızın katilleri hak ettikleri cezayı alana kadar bu dava bitmeyecek” denildi.
Yapılan açıklamanın ardından bir süre slogan atan grup daha sonra duruşmayı takip etmek üzere adliyeye giriş yaptı.
(İHA)
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 6’ıncı duruşmasına hiçbir sanık katılmazken, taraf avukatları duruşmada hazır bulundu. Mahkeme heyeti, cinayetin işlenmeden hemen önce olay yerinden elde edilen güvenlik kamerası görüntüleriyle ilgili yazılan yazılara cevap geldiğini belirtti. Mahkeme başkanı, TUBİTAK’a görüntülerde kişilerin kimliklerinin tespit edilmesi hususunda müzekkere yazıldığını, TUBİTAK’tan gelen yazıda, görüntülerde çok sayıda kişi olması sebebiyle, hangi şahsın kastedildiğinin net şekilde belirtilmesinin istendiği kaydedildi. Bunun üzerine mahkeme, Osman Hayal olup olmadığının tespit edilmesi için görüntüdeki şahsın işaretlenerek rapor hazırlatıldığını belirtti.
“SORUŞTURMADA FARKLI İFADE VERDİLER”
Duruşmada söz alan Dink ailesinin avukatı Hakan Bakırcıoğlu, alınan ek rapora göre TUBİTAK’tan yeniden rapor alınmasını talep etti. Avukat Bakırcıoğlu, dosyada sanık olan Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve Ogün Samast’ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen soruşturmada yeniden ifade verdiklerini hatırlatarak, “Vermiş oldukları ifadeler dosyanızdaki ifadelerden farklıdır. Bu nedenle o ifadelerin dosyanıza gelmesi gerekiyor” dedi.
DOSYALARIN BİRLEŞTİRİLMESİ TALEP EDİLDİ
Katılanlar vekillerinden Bahri Bayrambelen ise “Daha önce mahkeme örgüt olmadığını kabul etmiş, temyiz üzerine Yargıtay örgütün varlığını belirterek mahkemenin kararını bozmuştur. Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmekte olan dava bu davayla birleştirilsin. Ayrıca halen Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından kamu görevlileri hakkında yürütülen soruşturma tamamlanıp davaya dönüştüğünde, o davada bu dosya ile birleştirilsin. Bu nedenle soruşturması devam eden dosyanın da davasının açılmasının beklenilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.
“DİNK’TEN SONRA EN BÜYÜK MAĞDUR ERHAN TUNCEL”
Sanık Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu duruşmada söz alarak, Erhan Tuncel’in dava konusu hadisede Hrant Dink ve ailesinden sonra en büyük mağdur olduğunu söyledi.
Avukat Soruklu, müvekkilinin elde ettiği bütün bilgileri ilgili makamlara ilettiğini ve bunun üzerine yazışmalar yapıldığını belirterek, “Müvekkilim bir anda bu cinayetin faili olarak bulunuyor. Hem de cinayeti önlemek için bilgiler verdiği halde. Ancak iddianamede bazı bilgileri sakladığı öne sürülüyor. Müvekkilim yıllarca tutuklu kaldı ve kamuoyu önünde cinayetin bir numaralı olarak gösterilerek hayatı karartıldı” dedi.
Avukat Soruklu da, Trabzon’daki dava ve Dink cinayetine ilişkin kamu görevlileri hakkında yürütülen soruşturmanın tamamlanması halinde, mevcut dosya ile birleştirilmesini talep etti. Avukat Soruklu ayrıca olay yeri görüntülerindeki bütün şahısların kimlik tespitlerine ilişkin araştırma yapılmasını ve Erhan Tuncel hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasını istedi.
GÖRÜNTÜLERDEKİ KİŞİNİN OSMAN HAYAL OLUP OLMADIĞINI TÜBİTAK TESPİT EDECEK
Ara kararlarını açıklayan mahkeme heyeti, güvenlik kamerası görüntülerindeki incelenmesi istenen kişinin, bilirkişi olarak tayin edilen katip tarafından işaretlendiğini belirtti. Mahkeme, TUBİTAK’ın gönderdiği ön inceleme raporuna bilirkişi ek raporu da eklenmek suretiyle, TUBİTAK’a yeniden müzekkere yazılarak görüntülerdeki siyah pantolonlu kişinin Osman Hayal olup olmadığının tespit edilerek bildirilmesine hükmetti.
SAMAST, HAYAL VE TUNCEL’İN SORUŞTURMA DOSYASINDAKİ İFADELERİ İSTENDİ
Mahkeme heyeti, dosyada gizlilik kararı mevcut değil ise, Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve Ogün Samast’ın kamu görevlileri hakkında yürütülen Dink soruşturmasında verdikleri ifadelerin dava dosyasına gönderilmesi için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılmasına karar verdi. Mahkeme, Erhan Tuncel’in yurt dışına çıkış yasağı kaldırılması talebini ise reddederken hakkında yakalama kararı bulunan sanık Ahmet İskenderin, akıbetinin sorulmasına karar verdi. Duruşma ertelendi.
Öte yandan duruşmanın başlamasından önce "Hrant’ın arkadaşları" üyesi bir grup Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde açıklama yaptı.Grup adına basın açıklamasını okuyan Baran Seyhan, davada yalnızca birkaç tetikçinin yargılandığını öne sürerek “Gerçek sanıklar yargı önüne çıkarılana dek bu dava bitmeyecek” dedi.
Baran Seyhan tarafından okunan basın açıklamasında, “Hrant Dink cinayetinin aydınlatılması namus borcu ilan edileli yıllar geçti. Katledildiği gün doğmuş çocuklar okuma yazmayı sökeli hayli zaman oldu. Ne yazık ki Hrant Dink’i katleden zihniyetin nefret tohumları, hala o çocukların sıralarının üstündeki kitaplarda. Biz ise bu çocuklardan yepyeni tetikçiler devşirilmesin diye adalet nöbetimizi sürdürmeye kararlıyız. Gerçek sanıklar yargı önüne çıkarılana, arkadaşımızın katilleri hak ettikleri cezayı alana kadar bu dava bitmeyecek” denildi.
Yapılan açıklamanın ardından bir süre slogan atan grup daha sonra duruşmayı takip etmek üzere adliyeye giriş yaptı.
(İHA)
