Güneş Sistemi içerisindeki dokuzuncu gezegenin varlığı hakkında halen kesin bir kanıt bulunmasa da, nesnelerin hareketleri, bir gezegenin çekim alanı bulunduğunu göstermekte. Eğer bu gezegen gerçekten var ise, bulunan çekim alanının gösterdiğine göre Dünya'nın en az on katı boyuta sahip olması gerekiyor. California University of Technology ekibinin topladıkları bulgulara göre, Dokuzuncu Gezegen, Neptün veya Jüpiter gibi bir gaz devi olabilir.
İsviçre'deki Bern Üniversitesi astrofizik bilim adamlarından oluşan bir ekip, var olan bulguları kullanarak, güneş sistemimizin dışlarında gezen garip bir yörüngeye sahip olan ne gibi bir gezegenin var olabileceğini modellediler. Astrofizik profesörü Cristoph Mordasini ve Ph.D. öğrencisi Esther Linder, genel olarak çabaları dış gezegen oluşumları üzerine odaklansa da, bu gezegen modellemesinin arkasındaki uzmanlar olmaktalar.
Kullanılan parametreler, yörüngenin konumunu ve gözlenen diğer nesneler üzerindeki etkiyi içermekte. Bu bilgiler, çok soğuk bir gezegen ile karşı karşıya olduğumuzu ve bu gezegenin çok büyük bir boyuta sahip olduğunu göstermekte. Ayrıca, henüz bu gezegeni görmemiş olmamız da modellemede kullanılmış durumda. Bunlar ve diğer bulguların tamamı, ekibin gezegenin 4.6 milyar yıllık güneş sistemi ömrü boyunca nasıl gelişmiş olabileceğini çözmek için uğraşmaktalar.
Bu model, oldukça soğuk bir gaz devini gösteriyor. Bu dev, daha önce Caltech ekibi tarafından tahmin edilen şekilde Dünya'nın kütlesinin 10 katı ve çapının 3.7 katı olması gerekmekte. Gezegenin yaydığı herhangi bir radyasyon ise temel olarak gezegenin soğuyan çekirdeğinden kaynaklanmakta olacak ve bu da gezegenin kızıl ötesinde, görünen ışıktan çok daha parlak olacağı oluyor. Bu durum, Dokuzuncu Gezegen'in bulunması için yardımcı olabilir.
Gezegenin daha önce bulunmamasının sebebi olarak ise, uzaya daha önceki bakışların, Dünya'nın 20 katından daha küçük olan ve bu kadar uzakta olan bir cismi görmesinin çok küçük bir şans olması gösteriliyor. NASA'nın Wide-field Infrared Survey Explorer'ı bu tür gezegenleri görebilmekteydi ancak bunun için gezegenin Dünya'nın 50 katından büyük olması gerekmekteydi. Linder, bu durumların da gezegenin boyutuna belli bir üst limit koyduğunu belirtmekte.
Mordasini ve Linder'ın fikirlerinin doğru olup olmadığını ise gelecekteki araştırmalar gösterecek. Dokuzuncu Gezegen'in bulunması için özel bir araştırmanın başlatılması veya şu anda inşa edilen teleskoplar gibi yeni araçların tamamlanması gerekiyor.
KAYNAK: CHİP
dikGAZETE.com
