Libya'nın doğusundaki silahlı güçlerin lideri Halife Hafter, başkent Trablus'u ele geçirmek için 4 Nisan'da askeri bir operasyon başlatmasının üzerinden 7 ay geçmesine rağmen vadettiği "hızlı ve kesin zafere" ulaşamadı.
Hafter, başkent saldırısında stratejik Giryan kentini de haziran sonunda uluslararası tanınırlığa sahip Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) ve bu hükümete bağlı Burkan el-Gadab (Öfke Volkanı) birliklerine kaybetti.
Uluslararası arenada bölgesel güçler kasım ayında planlanan Berlin Konferansı için hazırlık yaparken, Hafter'e bağlı birlikler de Giryan kenti ile başkent Trablus arasında yer alan Aziziye bölgesini ele geçirmek için saldırılarını yoğunlaştırdı.
Hafter uçaklarının son haftalarda başkent Trablus çevresine düzenlediği hava saldırılarında sivil can kayıpları da arttı. Aynı aileden üç küçük kız kardeşin hayatını kaybettiği anneleri ve diğer dördüncü kardeşin yaralandığı saldırı ise uluslararası toplumun tepkisine neden oldu.
Eski havalimanı başkentin göbeğine saldırının merkeziHafter güçlerinin, başkente düzenlediği saldırıda öne çıkan merkezlerden birisi de eski havalimanı çevresi oldu. Yermük Askeri Kampı, UMH'ye bağlı güçlerin başkent savunması için büyük önem taşıyor.
Hafter birlikleri de bu kampı yoğun biçimde hedef alıyor. Yakın zamanda, kampın içinde ve çevresinde çetin çatışmalar yaşanıyor.
Hafter güçleri, eski havalimanının kuzeyindeki el-Hallatat bölgesinde el-Kazirma eksenine doğru ilerlerken, UMH'nin ağır silahlı direnişiyle karşılaştı.
Eski havalimanı bölgesinden Tavişa ekseninde ilerleyen Hafter güçleri, bu bölgede yaklaşık 25 kilometre mesafede bir alanı ele geçirdi. UMH güçleri ise bu bölgelerden ancak bir kısmını geri alabildi.
Giryan'ı boşa çıkarmak için hedef AziziyeHafter güçlerinin asıl odaklandığı hedef ise UMH'nin elinde bulunan Giryan kentiyle başkentin arasındaki ikmal hattını kesecek Aziziye bölgesi oldu. Hafter birlikleri, Aziziye kentiyle batı bölgesinde yeni bir cephe açma arayışına girdi.
Hafter güçleri ikmal hatlarını, es-Sebia, el-Hira, Suk es-Sebt gibi bölgelere UMH'nin saldırıları nedeniyle kullanamıyor.
Bunun yanı sıra, hükümet birliklerinin Terhune, Eş-Şuveyrif, Mizdah gibi bölgeleri havadan hedef almasıyla Hafter'in lojistik hatları baskılanıyor.
Hafter'e bağlı birlikler, 10 Ekim'de başkent Trablus'un yaklaşık 45 kilometre güneyindeki es-Sebia bölgesini ele geçirmelerinin ardından Aziziye kentine doğru hareket etti.
Hafter'e bağlı güçler, Verşafne bölgesini ele geçirmesi durumunda UMH'nin elindeki Giryan kenti bir nevi kuşatma altına girecek.
Her ne kadar Giryan kenti yüksek konumu nedeniyle stratejik olarak avantajlı da olsa, herhangi bir sürpriz saldırıda ikmal hatlarının kesik olması nedeniyle savunmasız kalacak.
Hafter'den "Aziziye düştü" iddiasıLibya sahasında gözlerin çevrildiği Aziziye kentini, Hafter güçleri ele geçirdiğini öne sürdü ancak kısa bir süre sonra bu iddia UMH tarafından yalanlandı.
Aziziye'nin durumuna ilişkin çelişkili haberler, kentin çevresindeki karşılıklı çatışmaların yoğunluğuna işaret ediyor.
Ayrıca kentin düzlük içinde yer alan konumu ve çevresindeki tarım arazileri buraya saldırıyı da kolay hale getiriyor. UMH'ye bağlı birlikler, Aziziye'den top atışlarıyla Hafter birliklerinin ilerlemesini yavaşlatmaya çalışıyor.
UMH güçleri Ayn Zara'da ilerliyorHafter birlikleri, Aziziye ve eski havalimanı bölgesinde ilerlemeye çalışırken, UMH güçleri de Hafter saldırısında "mızrağın başı" konumundaki Ayn Zara bölgesinde başarı kaydetti. Buna karşın Ayn Zara içerisinde bazı mahallelerinde kontrolü sağlayan, Hafter güçlerinden bazılarını esir alan ve mühimmatlarına el koyan UMH birlikleri, henüz bu bölgede kesin bir zafer elde edemedi.
Berlin Konferansı, Hafter'i endişelendiriyorUluslararası toplum Berlin Konferansı'nda Libya krizine çözüm arayışıyla toplanmadan önce Hafter sahada fiili kazanımlar sağlamak için acele ediyor.
Hafter, Trablus saldırısı başlamadan önce 4 Nisan'daki bölgelerine çekilmesinin Berlin Konferansı'nda kendisinden talep edilmesinden endişe ediyor.
İkinci olarak, halihazırda uluslararası toplum tarafından Libya'nın yasal temsilcisi olarak tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin meşruiyetinin pekiştirilmesi, Hafter'i kaygılandırıyor.
Aynı zamanda, Hafter'in son dönemde başkent Trablus'ta sivillerin yaşadığı bölgeyi hedef alması ve burada aynı aileden üç küçük kız çocuğunun hayatını kaybetmesinin yol açtığı tepki sonucunda kararlar alınması, Hafter'i korkutuyor.
Hafter, bu gelişmeleri göz önüne alarak başkent Trablus'a yönelik saldırılarında yeni bir yoğunluk başlattı. Sahadaki fiili durumu değiştirmenin yanı sıra, Selahaddin gibi sivillerin yoğun olarak yaşadığı bölgeleri ele geçirerek kendisine insan kalkanı sağlamak, Hafter'in hedefleri arasında görünüyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com