ERZİNCAN
Yaklaşık 35 yıldır kurumda öğretmenlik yapan Yavuzer, evladı olarak gördüğü ve kendisini her zaman arayarak hatırını soran çok sayıda öğrenci yetiştirdi.
Günay Yavuzer, 1979'da öğretmenlik mesleğine başladığını, 1985'te Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bünyesine geçtiğini söyledi.
Öğretmenlik hayatında binlerce öğrenci yetiştirdiğini ifade eden Yavuzer, "Çocukları seviyorum, mesleğim de bu çocuklarla iç içe olmak. Çocukları sevmezseniz ne öğretmenlik yapabilirsiniz ne de sosyal hizmetlerde görev alabilirsiniz." dedi.
Hiç evlenmediğini ancak kurumdaki çocuklarla aile ortamı kurduklarını anlatan Yavuzer, "Kendi çocuğum yok ama Türkiye'nin her yerinde, pek çok ilinde o kadar çok kızım var ki... Onlarla iletişim halindeyiz, Anneler Günü olur ararlar, kandil olur arayıp kutlarlar. Bu da bize yetiyor zaten. Çok güzel bir duygu." ifadelerini kullandı.
Yavuzer, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin her yerinde yüzlerce, hatta binlerce çocukla haşır neşir olduk. Onlarla uğraştığım için 'Benim de çocuğum olsun.' gibi bir şey hiç aklıma gelmedi. Çok yoğun çalışma tempomuz vardı. Onun için evliliğe fazla vaktim de olmadı. 'Bunun için pişman mısınız?' derseniz, hayır, şu anki halimden son derece memnunum. İnanıyorum ki 'alo' dediğim an birçok kızım yanıma gelecek. Çünkü aramızda öyle bir bağ var."
Yavuzer, yetiştirdiği ve "kızım" dediği birçok öğrencinin mevki ve makam sahibi olduğunu belirtti.
Öğrencilerinin başarısını görmenin en büyük mutluluk kaynağı olduğunu vurgulayan Yavuzer, "Çok küçük yaşta annesiz kalan bir çocuk, anne sevgisini o kurumdaki kişiyle dolduruyor. O kişiler de biziz işte. Kuruluşlarda yaptığımız aktif öğretmenlik değil, kara tahta karşısına geçerek bir şeyler anlatmak değil. Bizim görevimiz onlara hayatı anlatmak, hayatlarındaki birtakım eksiklikleri doldurabilmek. Bunu da yaptığımıza inanıyorum." diye konuştu.
