Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, AP’nin sözde Ermeni soykırımı tasarısını kabul etmesine sert tepki göstererek, “Türkiye yerine Müslüman olmayan bir ülke olmuş olsaydı kesinlikle AP’den böyle bir karar çıkmazdı” dedi.
Avrupa Parlamentosu’nda (AP) Türkiye’yi sözde Ermeni soykırımını tanımaya çağıran tasarının kabul edilmesine tepkiler çığ gibi büyüyor.
TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın moderatörlüğünü yaptığı “Neler Oluyor?” programına konuk olan Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, AP’nin Türkiye’yi sözde Ermeni soykırımını tanımaya çağıran tasarıyı kabul etmesine sert tepki göstererek, sözde Ermeni soykırımı iddialarının yüzüncü yılında genel olarak bir atağın beklendiğinin altını çizdi.
Ermenistan’ın bu iddialarını legalleştirmek için yüzüncü yılını bir araç ve yeni bir platform olarak gördüklerini vurgulayan Canikli, “AP’nin böyle bir karar alması böyle bu anlamda bir farklılık olarak değerlendirilebilir. Bugüne kadarki bu kendi açıların mücadelelerinde bu düzeyde bir kabulü sağlayamamışlardı” dedi.
“KARARLA HİÇBİR ŞEY DEĞİŞMEYECEK”
Bakan Canikli, AP’nin Türkiye’yi sözde Ermeni soykırımını tanımaya çağıran tasarıyı kabul etmesinin hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini belirterek, “Ne bizim açımızdan ne de sözde soykırım iddiasının uluslararası alanda herhangi bir boyutuyla hayata geçirilmesi ya da realize edilmesi noktasında herhangi bir değişiklik, yeni bir durum ortaya çıkarmayacak. Bunun önce net bir şekilde ortaya konulması gerekiyor. İster uluslararası hukuk açısından bakın ister siyasi açıdan bakın hangi açıdan değerlendirirseniz değerlendirin AP’nin böyle bir kararın bu sonuçları sağlayacak bir gücü yok. Bunu taşımıyor. Yapısı itibariyle de taşımıyor” dedi.
“KARARIN HERHANGİ BİR UYGULAMA AĞIRLIĞI YOK”
Sözde Ermeni soykırımı iddialarının bilimsel bir konu olduğunu dile getiren Bakan Canikli, açıklamalarına şöyle devam etti:
“Tarihi boyutu olan bir iddia varsa bunun mutlaka kendi kulvarında araştırılması ve ilgilileri tarafından tespit edilerek kamuoyu ile paylaşılması gerekiyor. AP tarafından bu iddia gündeme getiriliyor. AP, siyasi bir organizasyon. Bunu tartışmaya gerek yok ama iddia edilen husus tarihi, bilimsel boyutu olan ve o açıdan masaya yatırılması gereken bir konu. Dolayısıyla AP’nin böyle bir alanda bu özelliği ile bir karar vermesi bu anlamda da kararın ağırlığını da büyük oranda sonuçları itibariyle azaltacak olan bir durumdur. Bir sonuç itibariyle herhangi uygulama kabiliyeti olmayan bir karardır. AP’nin zaman zaman Türkiye’ye yönelik olarak bu tür kararları çok rahatlıkla alabiliyor. Şimdi burada AP’nin yapısının yani dünya görüşünün, ideolojinin ve hatta dini inançlarının bu kararların alınmasında çok etkili olduğunu düşünüyorum. AP’nin buna benzer bir kararla karşı karşıya kaldığı zaman ikilemle, yol ayrımına geldiği zaman mutlaka tercihini o ideolojik önceliğini dikkate alarak veriyor. Bunun sayısız örnekleri var. Açık söylemek gerekirse dini faktörler çok belirleyici bir unsurdur.”
“TÜRKİYE YERİNE MÜSLÜMAN OLMAYAN BİR ÜLKE OLSAYDI BÖYLE BİR KARAR VERMEZLERDİ”
Bakan Canikli, AP’nin dini öncelikleri öne çıkartarak verdiği bir karar olduğunu söyleyerek, “Varsayalım ki, Türkiye yerine Müslüman olmayan bir ülke olmuş olsaydı kesinlikle AP’den böyle bir karar çıkmazdı. Yani Ermenistan veya onların dünya görüşünü benimsiyorlar, ona yakınlar. Kararlarında onun izini ve ağırlığını görmek söz konusu diyebiliriz. Belki ağır bir suçlama olacak ama geçmişteki uygulamalarını dikkate aldığımızı da görüyoruz” şeklinde konuştu.
“BUNLAR SEÇİM DÖNEMİNE GİREN TÜRKİYE’YE BİLEREK YAPILIYOR”
Türkiye’nin seçim dönemine girmesi ile birlikte benzer hareketlerin gündeme getirilmesi ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunan Bakan Canikli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bir tesadüf müdür tam seçim öncesinde benzer hareketlerin, kalkışmaların uluslararası alanda etkili birçok çevre tarafından gündeme getirildi. Birçok Avrupa ülkesinin çok net bir şekilde bölgede dengeleri değiştirecek bir takım hamleler içerisinde olduklarını biliyoruz. Kendileri açıklıyorlar. Silah yardımları olmak üzere onlar görünenler, görünmeyen başka şeyler de var. Bölgedeki dengeyi Türkiye aleyhine bozacak çok net aktif eylem içerisindeler. Yani hareket halindeler. Bunlarla birlikte düşünüldüğünde bir anlam kazanabilir. Bu bir iddia tabii ki, bununla ilgili bir parmak izi işareti gibi somut bir delil yok ama sosyal olaylar doğal olarak ancak bu şekilde açıklanabilir. Ama yeterince elimizde done olduğunu düşünüyorum. Papa açıklaması, dolardaki bu gelişmeler, AP’nin açıklamaları… AP böyle bir karar verdiği zaman bunun iç siyasette yansımasının etkisinin olacağını çok net bir şekilde biliyor. Bu değerlendirmeyi AP yapabilecek kapasitede. Dolayısıyla bunu bilerek yapıyor. AP gerçekten böyle bir olayın samimi olarak bilse bile böyle bir açıklamanın böyle bir zamanda yapılmaması gerekir. Özel dönemler geçtikten sonra yapılır. Türkiye’deki seçim sonuçlarını belki de etkileyecek tarzda olabilir.”
AP’nin seçimi etkilemeye yönelik karar aldığının altını çizen Bakan Canikli, böyle bir ihtimalin çok kuvvetli olduğunu düşündüğünü dile getirdi.
(İHA)