Samsun’un Bafra ilçesinde bir genç, Tarım ve Orman Bakanlığının "Genç Çiftçi Projesi" ile hayata geçirdiği serada yetiştirdiği ürünler adeta yok satıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen, kırsal alanda yaşayanların desteklenmesi amacıyla başlatılan ’genç çiftçilere 30 bin liralık hibe desteği sağlanması’ kapsamında 1 dönümlük alanda kurduğu serada sebze yetiştiren 28 yaşındaki Refik Arslan, pazarlama sorunu yaşamadığını söyledi. Genç çiftçi Arslan, "Serayı Tarım ve Orman Bakanlığının Genç Çiftçi Projesi ile hayata geçirdim. 500 metre kareyi genç çiftçi projesinden, 500 metre kareyi de bir bankadan aldım ve işletmemi büyüttüm. Bu benim hayatımın dönüm noktası oldu. Ben de bu vesile ile üretime katıldım. Domates, salatalık sebze yetiştiriyorum. Daha da büyütmeyi düşünüyorum. Bütün gençlere tavsiyem projeye başvursunlar. Kazancı güzel, memnunum. Bu projede sadece seracılık yok. Mantar yetiştiriciliği, kanatlı hayvan yetiştiriciliği var. Önemli olan uygun yere uygun projeyi yapmak. Kırsal alana gidip de seracılık yapmak sizin puanınızı biraz düşürüyor. Eğer projeye bayan olarak müracaat yaparsanız 10 puan, 20 puan farklı puanınız oluyor" dedi.
"PAZARLAMA SORUNU YAŞAMIYORUM"
Pazarlama sorunu yaşamadığını anlatan Arslan, "Açıkçası pazara hiç inmedim. Çünkü manav ürünü olduğu, örtü altı ürün olduğu için açık alandaki üründen biraz daha kaliteli oluyor. Zaten ürün kendini gösteriyor, sıkıntısı olmuyor. Müşteri kendisi gelip alıyor. Şu an domates fiyatları 2 buçuk, 3 lira arasında. Salatalık biraz ucuz. Çünkü Antalya’dan ürün geliyor, 75 kuruşa veriyorlar. Tabii, bunlar kışın 5 liradan, 6 liradan sattılar ürünlerini. Bafra çiftçisi bu konuda mağdur. Bafra çiftçisi 1 buçuk liraya salatalık veriyor. Sera salatalığı aslında daha farklı olması gerekiyor ama ne yazık ki bu konuda tarım politikamız biraz daha zayıf. Bizim maliyetlerimiz ilaçla alakalı, yakıtla fazla bir işimiz yok. Neticede 1 dönüm alan elektrik fazla kullanılmıyor. Damlama sulama sistemi olduğu için fazla bir su da harcamıyoruz, gübreyi de fazla harcamıyoruz. Yıl boyunca açık alana göre daha düşük ama ilaçlar biraz pahalı. Çünkü ilaçla mücadele oldukça zor. Antalya’da ben bunun araştırmasını yaptım. Bir ilaç aldım denedim ve şu anda beyaz sinek olayını aştık. Doğal ilaç olduğu zaman kimyasal ilaca göre daha uygun oluyor hem de ilaç kalıntısı olmuyor. İnsan sağlığına da zararlı olmuyor” şeklinde konuştu.
(Ahmet Şükrü Uluçay /İHA)