Türkiye ekonomisinin kaldıraç sektörlerinden perakendenin sürdürülebilir gelişim ve büyüme beklentisini karşılamak hedefiyle Birleşmiş Markalar Derneği (BMD), Vodafone ve PwC Türkiye tarafından hazırlanan 'Geleceğe Hazırlanırken Türkiye Perakende Sektörü Raporu' açıklandı. Perakende sektörünün ana konularını ve gelişim alanlarını ortaya koyan raporda, dünyada ve Türkiye’de perakende sektörünü etkileyen mega trendler değerlendirilerek, Türkiye perakende sektörünün ana değişim alanları ve yol haritası tespit edildi.
Markalaşma, danışmanlık ve teknoloji olmak üzere 3 ayrı disiplinin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan rapor, geleceğe hazırlanmak isteyen perakende firmaları için bir rehber niteliği taşıdığı belirtildi. Türkiye perakende sektörünün önde gelen firmalarıyla yapılan değerlendirmelere dayanılarak hazırlanan 'Geleceğe Hazırlanırken Türkiye Perakende Sektörü Raporu', BMD Başkanı Sami Kariyo, BMD Başkan Yardımcısı Jaklin Güner ve Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy’un katılımıyla düzenlenen bir toplantıyla tanıtıldı.
“PERAKENDEDE HIZLI DÖNÜŞÜMÜ YAKALAMAMIZ KOLAYLAŞACAK”
“Geleceğe Hazırlanırken Türkiye Perakende Sektörü Raporu” ile sektöre bir yol haritası sunduklarını belirten BMD Başkanı Sami Kariyo, BMD üyelerinin, 2023 yılında 114 milyar doların üzerinde bir ciroya ulaşmasını öngördüklerini söyleyerek “Teknolojinin bireyleri ve kurumları güçlendirmesi sonucunda, daha evvel örneği olmayan sosyal organizasyonlar, alışveriş formatları beliriyor. Teknolojinin sunduğu imkanlar sayesinde güçlenen birey, perakendecilerden sadece ürün değil, bir alışveriş deneyimi de bekliyor. Dünyanın dijital şekilde yeniden yazıldığı bir dönemde, tüketici markaya güvenmek, bunun sağladığı iç huzuruyla alışveriş yapmak, hızlı hizmet almak, doğru ürün dizisine erişmek istiyor; aldığı ürünün verdiği paraya değmesini arzu ediyor. ‘Geleceğe Hazırlanırken Türkiye Perakende Sektörü Raporu’ ile değişen dünyayı daha kolay anlamamızı sağlayacak, perakendede hızlı dönüşümü yakalamamızı kolaylaştıracak, bir anlamda gelişmeleri hepimize tercüme edecek bir çalışma kurgulayarak, markalarımıza bir yol haritası oluşturmaya çalıştık.
Markalarımıza yeni trend ve uygulamaları aktarmaya çalışırken, organizasyonlarını bu düzene nasıl uyarlayabileceklerinin ipuçlarını verdik. Öte yandan müşteri beklentilerinin karşılanması ve güçlü biçimde nasıl ayakta kalınabileceğine dair öngörüleri paylaşmayı hedefledik” ifadelerini kullandı. BMD Başkan Yardımcısı Jaklin Güner de “Kuramsal bir temele dayanmayan yöntemlerle bilgiyi işleme dönemi artık geride kaldı. Kitlesel ve geometrik olarak büyüyen veri tabanından anlamlı sonuçlar türetecek modellemeleri yapabilecek ‘yetkin matematikçileri’ istihdam etmemiz gerekiyor. Şirketlerde yeni bir birim olarak ‘kurumsal zeka’ departmanlarının kurulmasını kaçınılmaz bir değişim olarak görüyoruz. Dijital zeminde buluşan tüketici-müşteri gruplarını tanımak, onların duygularını ve beklentilerini anlamak zorundayız. Sektördeki liderlerin dijital dönüşümü gerçekleştirecek insan kaynağını bulup sürece katmaları gerekiyor. Modern perakendenin toplam perakende içindeki payı yüzde 33 civarında.
Organize perakende Türkiye ekonomisine göre 2,5 kat daha hızlı büyüyor. Bunun en önemli nedeni Türkiye’deki hızlı nüfus artışı ve ekonomik büyüme. Gelecek 3 yılda yıllık harcanabilir geliri 25 bin doların üzerinde olan hanelerin toplam haneler içindeki payı yüzde 41’den yüzde 62’ye çıkacak. 50 bin doların üzerinde olanların payı ise yüzde 13’ten yüzde 27’ye yükselecek. Türkiye’de halen yüzde 2 olan e-ticaret pazarının da toplam organize perakendecilik içindeki payının yükselmesini bekliyoruz” tespitlerinde bulundu.
“PERAKENDEDEKİ TEMEL ZORLUKLAR DİJİTALLEŞME İLE AŞILACAK”
Perakende sektörünü bekleyen temel değişim alanlarından birinin dijital dönüşüm olduğuna dikkat çeken Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy ise “Vodafone olarak dünya çapında 15 bin 500 mağazamız, 450 milyon müşterimiz, aktif olduğumuz 26 ülkeye ek olarak 50 ülkede daha sürdürdüğümüz iş ortaklıklarımız ve 50 bin perakende uzmanımız ile büyük bir perakende şirketiyiz. Gerek online ortamda gerekse mağaza ortamında kesintisiz akan bir perakende deneyimi yaratmanın ne kadar önemli olduğunu iyi biliyoruz. Bu bakış açısıyla, mağazalardan depolara, perakende sektörünün tüm bileşenlerini birbirine bağlayan, her şeyin ve herkesin daha iyi bağlantılı olmasını sağlayan teknolojiler sunuyoruz” diye konuştu.
T ürkiye’de de dijital dönüşüm vizyonumuzla, her sektörde olduğu gibi perakende sektöründe de dijitalleşmenin öncüsü olmayı hedeflediklerini vurgulayan Aksoy, “Perakende sektörünün, karşı karşıya olduğu temel zorlukları etkili ve sürdürülebilir bir biçimde çözmek için, teknolojik gelişime ayak uydurmak ve dijitalleşerek gelişme fırsatını çok iyi değerlendirmek zorundayız. Araştırmalarımıza göre, dünyada değişimi tetikleyen, alışveriş davranışlarını etkileyen ve yeni fırsatlar vaat eden 6 temel trend bulunuyor: Kolaylık, mağaza, müşteri etkileşimi, dinamik tedarik zinciri, güçlü-güvenilir-esnek arka plan sistemleri, dijital donanımlı insan kaynağı.
Bu trendlerin ortak paydasını ise dijitalleşme oluşturuyor. İşletmeleri dijital yarına hazırlama hedefiyle hayata geçirdiğimiz dijitalleşme endeksini perakende sektörü için hesapladık ve sektörün dijitalleşme skorunu yüzde 63 olarak tespit ettik. Firmaların yaklaşık yüzde 50’sinin aynı sektörde rekabet ettikleri diğer firmalara göre ortalamanın altında kaldıklarını ve gelişime açık yönleri olduğunu gördük. Bu veriler, perakende sektörünün yeni nesil teknolojilerle buluşmasında ve geleceğin dijital dünyasına hazırlanmasında önemli rol oynayacak. Kapsamlı, doğru ve net olarak oluşturulmuş Dijital Dönüşüm stratejisi ve eylem planı, perakende firmalarının rekabette farklılaşabilmesini, müşteri deneyimini iyileştirmesini ve gelirlerini artırmasını sağlıyor” dedi.
Rapordan dikkat çekici bazı başlıklar şu şekilde:
“Sektörde modernleşme ve gelişme artıyor. Ancak, pazar payları, mağaza sayıları ve benzeri göstergelerde sektörün hedeflenen modernleşme seviyesine ulaşması için hâlâ yol kat etmesi gerekiyor. Türkiye, 30 yaş ortalaması ve yüksek potansiyeli ile perakende sektörü açısından büyük potansiyel gösteriyor. Türkiye’de ekonomik büyüme ve şehirleşmenin artmasıyla birlikte orta sınıfın büyümesinin ve AB sosyoekonomik segmentin yoğun olarak yaşadığı metropollerin güç kazanmasının, müşteri davranışlarını ve dolayısıyla perakende sektörünü etkilemesi bekleniyor.
Özellikle kadın müşterilerin farklı kanallarda ve kanal içinde farklı noktalarda fiyat araştırması yapmaya eğilimli olması, ürün içerikleri konusunda gösterilen hassasiyet, eğitim ve gelir seviyesi ile artan kalite ve kolaylığa yönelim, perakende şirketlerini hizmet sunumunda etkiliyor. Türkiye’de sıcaklığın ülke genelinde 2,5°-4°C artması ve bu durumun özellikle hem ürün sezonu hem de tedarik zinciri yönetimi üzerinde baskı yaratması öngörülüyor. Türkiye’de yüzde 2 seviyesinde olan e-ticaret pazarının toplam organize perakendecilik içindeki payının yükselmesi bekleniyor”.
dikGAZETE.com