TBMM / Alp Özden
AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar'ın hazırladığı 692 sayfalık "Gazi Meclis'te O Gece" kitabında, miletvekilleriyle röportajlar; milletvekillerinin darbe girişimini nasıl, nerede, ne zaman öğrendikleri; Meclise nasıl geldikleri; Mecliste o gece yaşanlar yer alıyor.
Ünüvar, kitap çalışmaları kapsamında 15 Temmuz ile ilgili 12 maddelik soru hazırladı ve bunları o gece TBMM'de bulunan 106 milletvekiline gönderdi. Ünüvar, isteyen milletvekilleriyle bizzat röportaj yaptı, bazı milletvekilleri ses kaydını gönderdi, bazıları da yazılı yanıt verdi. 74 milletvekili soruları yanıtladı. Ünüvar'ın röportaj yaptığı isimler arasında, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek de bulunuyor.
Kitap, 15 Temmuz akşam saatlerinden 16 Temmuz sabahına kadar geçen süreyi içeren bir akış şeması içeriyor.
Milletvekillerinin darbe girişimini nasıl, nerede, ne zaman öğrendiği ve Meclise hangi şartlarda geldiği kitabın birinci bölümü; Meclis bahçesine girmelerinden itibaren Genel Kurul salonunun bombalanmasına kadarki süreç ikinci bölümü; bombalanmayı müteakip sabah saat 8’e kadar devam eden süreç üçüncü bölümü; TBMM’nin uğradığı saldırının yurt içi ve yurt dışı heyetler nezdindeki yansımaları ise dördüncü bölümü oluşturuyor.
Kitapta, o gün Mecliste bulunan milletvekillerinin sosyal medya paylaşımları da yer alıyor. Ayrıca, kitapta, fotoğraf ve dokümanların yanında "karekod" uygulamasıyla cep telefonlarından ilgili videolara da ulaşılabiliyor.
15 Temmuz gecesini TBMM'de geçiren ve yaşananlara şahitlik eden Anadolu Ajansı Parlamento Muhabiri Coşkun Ergül'ün izlenimleri de kitapta yer alıyor.
Ünüvar, kitapla ilgili "Bu kitap 15 Temmuz Gecesi Mecliste yaşananları tarihe not düşmek adına, bizzat yaşayanların gözüyle ifade edilmek üzere yazılmıştır. Kitabı hazırlamak ve yazmak için çok çalışılmış olsa da bir yönüyle eksik kaldığını belirtmek durumundayız. Başlangıcı karanlık ama sonu aydınlık o günün yaşandığı tek mekan TBMM değildi, o anları yaşayan milletvekilleri de sadece o gece Mecliste bulunanlardan ibaret değildi." değerlendirmesini yapıyor.
Erdoğan: Ölümü kendi içimizde öldürerek
Kitapta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ön sözü de bulunuyor.
"Millete hizmetin, her türlü tehlikeyi göze almak anlamına geldiğinin idrakiyle, 'ölümü kendi içimizde öldürerek' bu yola çıktık. Karşılaştığımız tüm engellemelere, yaşadığımız tüm haksızlıklara rağmen, şiddeti dışladık, siyaseti yegane mücadele yöntemi olarak savunduk." ifadesini kullanan Erdoğan, şunları kaydetti:
"15 Temmuz’da, dışarıda millet, Meclis içinde ise vekilleri, milli irade hırsızlarına karşı cesur bir mücadele verdiler. Darbe girişiminin yapıldığı bir gecede TBMM’nin kapılarının açılması, ışıklarının yanması, milletvekillerinin akın akın Genel Kurula koşması, millete azim ve cesaret verirken, darbecilere korku salmıştır. Bu manzara karşısında çılgına dönen darbeciler, tam da hainlere, tam da işgal kuvvetlerinin milis güçlerine yakışır şekilde, milletin Meclisini, gazi Meclisi bombalama cüretini göstermiştir. Tehditler ve bombalama şeklinde sergilenen şiddet, milletin de, vekillerinin de çelikten iradesini kıramamıştır. Meclis ve milletvekilleri, halkıyla birlikte cesaretle direnmek suretiyle darbe girişimini başarısızlığa uğratmışlardır. Nasıl ki açılışından 96 yıl sonra bile TBMM’nin Kurtuluş Savaşı’ndaki kahramanlığını unutmuyor ve unutturmuyorsak, ikinci kez gazi olan Meclisimizin 15 Temmuz kahramanlığını da asırlar boyu unutturmayacağız."
Kahraman: Biz Türkiye’yiz. Ne böldürürüz, ne bölebilirler
TBMM Başkanı İsmail Kahraman, ön sözünde, 15 Temmuz'un, milletin kendi güvenliği için emanet ettiği tankları, uçakları kendi halkının üzerine sürmekten ve hunharca bombalamaktan imtina etmeyen bir grup "üniformalı terörist"in darbe girişimi olduğunu ifade etti.
15 Temmuz'un sadece bir darbe girişimi değil, aynı zamanda ülkeyi işgal hareketi olduğuna dikkati çeken Kahraman, şu ifadeleri kullandı:
"Milli iradeye konulmak istenen ipoteğe itiraz ederek ikinci defa Meclisimiz gazilik payesini hak etti. 15 Temmuz’dan çıkarılacak çok ders var. Türkiyemiz ve milletimiz, içeriden ve dışarıdan büyük tehditlerle, huzur ve güvenliğini bozarak kalkınmasını engellemek isteyen şer güçlerle karşı karşıyadır. Biz şanlı bir tarihin ve misyonun sahibiyiz. Biz Türkiye’yiz. Ne böldürürüz, ne bölebilirler. Ay yıldızlı bayrağımız altında; tek millet, tek devlet, tek vatan şuuru izinde olduğumuzu bütün dünyaya haykırıyoruz. Bu ülkede darbe yapmayı düşünenler artık bir değil, bin defa düşünmek zorunda olacaklar."
Yıldırım: Adeta istiklalimizi yeniden kazandık
Başbakan Binali Yıldırım da önsözünde 15 Temmuz'da doğrudan milletin iradesini hedef alan bir darbe teşebbüsüne şahit olunduğunu belirtti.
"O gün, milletçe, ülkemizi işgal edilebilir hale getirmek niyetiyle girişilmiş bir darbe girişimini boşa çıkarmakla kalmadık, adeta istiklalimizi yeniden kazandık." değerlendirmesinde bulunan Yıldırım, Türkiye’nin hukukuna, seçilmiş hükümetine ve milli iradesine sahip çıkan milletin, o gece meydanlara koşarak hükümetin yanında yer aldığını ve eşsiz bir demokrasi destanı yazarak karanlık geceyi ülke için aydınlık bir sabaha bağladığını kaydetti.
dikGAZETE.com